Umumi sıkıntının sebebi, Risale-i Nur yayınının durdurulmasıdır.
Bediüzzaman Said Nursi, 1940'lı yıllarda Kastamonu Lahikası isimli eserinde talebelerine yazdığı bir mektupta (121. mektup) ilginç tespitlerde bulunuyor.Asr Suresi'nin âyetleri üzerinde parlayan bir mucizelik parıltısını talebeleriyle paylaşan Bediüzzaman, surenin "İnne'l-insâne lefî husr" ["İnsan muhakkak hüsrandadır (zarardadır)." (Asr: 2.)] âyetinin, hem mana hem de cifir yönüyle, geçen asrın başında yaşanan Balkan ve İtalyan harpleri, I. Dünya Savaşı mağlubiyetleri, İslam şeâirlerinin tahrip edilmesi, akabinde gelen deprem ve musibetler ve II. Dünya Savaşı gibi arzî ve semâvî musibetlere işaret ettiğini söylüyor.Asr Suresi'nin "İllellezîne âmenû ve amilu's-sâlihât" ["Ancak imân eden ve güzel işler (salih ameller) yapanlar müstesnâ." (Asr: 3.)] âyetinin ise, yine hem mana, hem cifir yönüyle, bu büyük ve dehşetli zararlardan kurtulmanın ancak "iman ve amel-i salih" ile mümkün olduğunu gösterdiğini yazıyor.
"ANADOLU'NUN SAVAŞ MEYDANINA DÖNMEMESİNİN SEBEBİ RİSALE-İ NUR"
Mektubun devamında ise, İslâm âleminin II. Dünya Savaşı'ndan kurtulmasının sebebinin âyette işaret edildiği gibi "Kur'ân'dan gelen imân ve âmâl-i saliha" olduğunu ve "Anadolu'nun o zamanlarda bir savaş meydanına dönmemesi"nin sebebinin "'İllellezîne âmenû' kelime-i kudsiyesinin hakikatini fevkalade bir surette yüz bin insanın kalblerine tahkiki bir tarzda ders veren Risale-i Nur" olduğunu pek çok işaretlerin ortaya koyduğunu ifade ediyor.Bu işaretlerden birini ise, mektubun sonunda şöyle aktarıyor:"Emarelerden biri, Risale-i Nur'a sıkıntı veren, veyahut hizmetinden çekilen pek çok adamların tokat yemeleri gibi, bu sene, bu memleketin etrafında umumî bir tarzda Risale-i Nur'un intişarına sıkıntı verip şimdiki bir nevi tevakkuf devresi vermek hatasıyla, şimdiki umumî sıkıntının bir sebebi olduğunu göstermesidir."
(Kastamonu Lahikası, Yeni Asya Neş., yeni tanzim, mektup no: 121, s. 288)
Lahika / Yeni Asya