Yazar, Şair Sunay Akın, Aliağa Belediyesi’nin Ramazan ayı etkinlikleri kapsamında düzenlenen söyleşiye konuşmacı olarak katıldı.
Duayen oyuncu yaptığı konuşma da; toplumun öz değerlerine yeterince sahip çıkmadığından yakındı.
Aliağa Belediyesi Çok Amaçlı Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen söyleşiye vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Toplumun özellikle son yıllarda bazı değer yargılarını kaybettiğini dile getiren Akın, şunları söyledi:
“Biz kendi tarihimizi, duygularımızı, gerçek zenginliklerimizi çamaşır leğeni karşılığında sokaktan geçen eskicilere verdik. Plastik kova, mandal karşılığında hatıralarımızdan vazgeçtik. Eskiden evlerimizde bulunan cam büfelerin içinde aile yakınlarımızın, dedelerimizin, ninelerimizin eşyaları olurdu. O büfeler müze gibiydi. Yani eskiden her evde müze vardı. Antika eşyalar satılmaz, atılmaz saklanırdı. Eskiden evimize misafir gelirdi. Şimdi insanlar bir birlerinin yüzüne bakmıyor. Misafirlerimizi çek yatlarda yatırırdık. O çekyatların üst kısmından kitaplık olurdu. Bugün gidin mobilya satan mağazalara kaçında kitaplık görebilirsiniz”
'ANKARA’YA GÖNDERDİĞİMİZ MÜZİSYENLER NOTA BİLMELİ'
Konuşmasında demokrasi vurgusu yapan Akın, “Bir orkestrada farklı farklı enstrümanlar vardır. Herkes farklı enstrümanları çalar. İşte demokrasi de böyle bir şeydir. Farklı farklı düşüncelerde sıkıntı yok. Sorun sadece şudur; seçip Ankara’ya gönderdiğimiz müzisyenler nota bilmelidir.” dedi.
Geçmiş ile günümüz arasında ki kültürel değişimi çeşitli örnekler vererek anlatan Akın, “Benim çocukluğumda evlerin içinde, duvarda saatli maarif takvimi vardı. Her günü gösteren yaprağın arkasında şiir yazılıydı. 365 güne bir yaprak ve her yaprağın arkasında bir şiir vardı. Benim çocukluğumun geçtiği salonun duvarında 365 tane şiir asılıydı. Şimdilerde ise saatli maarif takvimi kullanan neredeyse yok. O takvim yapraklarının arkasındaki şiirleri okuyabilmek için kendi kendime okuma yazma öğrendim” diye konuştu.