Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Kâzım Güleçyüz, Allah’ın emri olan meşveretin mutlaka uyulması gereken bir kural olduğunu belirterek, inananların birlik ve beraberliğinin ancak meşveretle sağlanabileceğini belirtti.
Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Kâzım Güleçyüz, Allah’ın emri olan meşveretin mutlaka uyulması gereken bir kural olduğunu, inananların birlik ve beraberliğinin ancak meşveretle sağlanabileceğini belirterek, meşveretin saygınlığını korumak gerektiğinin altını çizdi. Bununla beraber meşveret kararlarına uyma konusunda gevşek davrananların şefkatle muamele edilerek korunması gerektiğini de kaydeden Güleçyüz, meşvereti inciten ve tahrip eden söz ve davranışlara müsamaha gösterilmemesi lüzumunun da önemine değindi.
Demokratik Eğitimciler Derneği’nde “İttihad-ı İslâm ve Meşveret” konulu bir seminer veren Güleçyüz, Bediüzzaman Said Nursî’nin İttihad-ı İslâm’ı bütün Müslümanları içine alan geniş bir tarifini yaptığını ifade ederek, “İttihadın ilimle olacağını” ifade etti ve “İttihat cehl ile olmaz, ittihat imtizac-ı efkârdır. İmtizac-ı efkârın maarifin şuâı ile olacaktır” dedi. Bediüzzaman’ın “Medresetü’z-Zehrâ” Projesine verdiği değerin bu noktadan kaynaklandığını söyleyen Güleçyüz, Medresetü’z-Zehra, vicdanın ziyası din ilimleri ile aklın nuru olan fen ilimlerinin beraber okunduğu akıl ve kalbin ittifakına dayanan bir eğitim modelidir” diye konuştu.
MEŞVERET EMRİ
Meşveretin “Şura Sûresi”nde emredildiğini ifade eden Güleçyüz, Yüce Allah’ın “Mü’minlerin aralarındaki işlerinin şûrâ iledir” (Şura Sûresi, 42: 38.) âyetini yorumlayarak bu konuda Peygamberimizin (asm) “Uhud Savaşı” öncesi yaptığı şûrâyı örnek verdi. Peygamberimizin (asm) “Medine Müdafaası” şeklindeki görüşüne rağmen meşveretten “meydan muharebesi” kararının çıktığını, Peygamberimizin (asm) kendi görüşünü terk ederek şûrânın kararına uyduğunu, sonuçta bozgun yaşandığı halde bu kararın yanlışlığını asla dile getirmediğini ifade etti. Peygamberimizin (asm) sonuçtan ne meşveret kararını ve ne de bozguna sebep olanları suçlamadığını belirten Güleçyüz, Yüce Allah’ın Âl-i İmran Sûresinde “Onlara yumuşak davran ve yine onlarla istişare et. Bir de azmettin mi Allah’a tevekkül et!” (Âl-i İmran Sûresi, 3: 159.) buyurarak Peygamberimizin (asm) bu tavrını desteklediğini belirtti. İstanbul / Yeni Asya