Eski bir Doğan Medya Grubu yöneticisi, “Toplum yüzde 80-90 oranında iktidar tarafından kontrol altında tutulan bir medya istemiyor. O yüzden seçimlerden sonra bir yol bulunacaktır. Büyük bir boşluk var” dedi.
Doğan Medya Grubu’ndaki Hürriyet gazetesi ile CNN Türk ve Kanal D televizyonlarının Demirören Holding’e satış ve devrinin resmen tamamlanmasından yaklaşık bir hafta sonra söz konusu yayın organlarında özellikle yönetici kadrosu ve ekran önündeki birçok ismin işine son verildi. CNN Türk ve Kanal D’de son birkaç gün içinde 50’yi aşkın gazeteci ile yollar ayrıldı.
Satış sürecinde Hürriyet gazetesi, hurriyet.com.tr, CNN Türk ve Kanal D Haber’in en üst düzey yayın sorumlularının yerine yeni isimler getirilirken, bazı gazetecilerin televizyondaki programlarına son verildi. Ancak bu isimlerin gazetedeki diğer görevlerine devam ettiği görüldü.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş’a göre, tasfiye sürecinde önceliğin ekran önündeki isimlere verilmesinin nedeni, televizyon kanallarının kitlelere daha hızlı ulaşması. DW Türkçe’ye konuşan Durmuş, “Şu anda aldığı gruptaki herkese yönelik topyekûn bir girişim başlatması daha fazla tepki çekeceği için önce hızla insanlara ulaşım aracı olan televizyonda bu düzenlemelere başladı” diyor.
DW Türkçe’ye konuşan eski Doğan Medya Grubu yöneticisi de, gerçekleştirilen satışın ticari değil siyasi bir hamle olduğunu belirterek, “Çünkü aslında Doğan Medya Grubu kârlı bir kuruluş değil. Yaygın inanış, Demirörenler’in Doğan Grubu’nu başka bir şeye dönüştürdüğü. O dönüşürken de kendileriyle birlikte uyum sağlayacak adamlarla çalışmak istiyorlar” diye konuştu.
Medyada yeni arayışlar
Ancak deneyimli gazeteciye göre, ana akımın ortadan kalkması sonucu oluşan boşluk 24 Haziran seçimlerinden sonra kurulacak yeni bir yayın organıyla doldurulacak. “Bu durum Türk toplumunun doğasına uygun değil. Yani toplum yüzde 80-90 oranında iktidar tarafından kontrol altında tutulan bir medya istemiyor. O yüzden seçimlerden sonra bir yol bulunacaktır. Başka bir şey olacak. Ticaret de bunu gerektiriyor. Toplumda böyle büyük bir talep oluştu. Büyük bir boşluk var. O boşluğa talip olan birileri, bunu dolduracaktır.”
“Milliyet ve Vatan kapanabilir”
Demirören Grubu’nun, bünyesindeki diğer yayın organları olan Vatan ve Milliyet ile ilgili alacağı kararlar da merak konusu. TGS Başkanı Durmuş, seçimler sonrasında AKP’nin iktidarda kalması hâlinde; Demirören Holding’in Milliyet ve Vatan gazetelerini kapatabileceğine işaret ederek “Demirörenler’in Hürriyet ve Posta’ya dokunacağını düşünmüyorum. Milliyet ve Vatan üzerinde bir kapatma süreci yaşanacağını düşünüyorum. Milliyet’in internet haberciliği üzerinden devam edeceğini, Vatan’ın tamamen kapanacağını düşünüyorum. Tabiî eğer iktidarda bir değişim yaşanmazsa. Her ikisi de zarar eden kurumlar” diyor.