Freedom House – Özgürlük Evi adlı insan hakları örgütü, darbe ve darbe girişimlerini inceleyen kendi verileriyle ele aldığı bir analiz yayımladı.
Amerika'nın Sesi'nin habirene göre her yıl ülkeleri, sivil haklar, özgürlükler, demokratik haklar, basın özgürlükleri gibi çok sayıda değişik kategorilerde mercek altına alan kuruluş, hazırladığı yıllık dünya raporlarında verdiği kategorik notlarla ülkelerin sıralamasını yayımlıyor.
Freedom House’a göre, darbe veya darbe girişimin yaşandığı ülkelerin sıralamaları kendi endekslerinde düşüyor, demokrasi bu ülkelerde azalıyor. Darbe girişimi yaşanan ülkelerde asker kendi kışlasına geri döndükten sonra bu ülkelerde demokratik koşullar uzun bir süre daha da kötüleşerek sürüyor.
Kuruluşa göre “15 Temmuz darbe girişimin ardından Türkiye’yi demokrasi bakımından oldukça zor günler bekliyor. Sivil hükümet yaşanan darbe girişimini savuşturmuş olsa da, küresel veriler son yaşanan darbe girişimin ardından Türk demokrasisinin tehlike içinde kalacağına işaret ediyor.”
Darbe ve darbe girişimlerinin bedeli çok ağır
Freedom House, darbe ve darbe girişiminin yaşandığı ülkelerde yaşananları analiz etti:
“Türk ordusunun bazı unsurlarının geçen ay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti devirmek için giriştiği başarısız darbe sonrasında, darbeciler medya aracılığıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin anayasal düzeni, demokrasiyi, hak ve özgürlükleri, hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etmek amacıyla, Türk milletinin ve devletinin güvenliğini sağlamak adına Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm hükümet sorumluluklarını üstlendiğini açıkladılar. Ancak ‘Freedom House’un’ verilerine göre Türk darbecilerin başarılı ve başarısız çoğu darbelerle koruyacaklarını iddia ettiği birçok şey uzun süreli zarar gördü. “
‘Uzun vadede bu ülkelerde büyük hasar yaşanıyor’
“Darbe ve darbe girişimin yaşandığı ülkelerde, siyasal haklar, anayasal düzenin askıya alınması veya seçilmiş organların görevden alınması sonucunda ilk yıl içerisinde bu ülkelerin demokratik haklar konusundaki notları düşüyor. Darbe ve darbe girişiminin yaşandığı ülkelerde siyasal yapının yıkılması, sivil özgürlüklerin kısıtlanması, gözaltılar, tutuklamalar, olağanüstü hal uygulamaları, sokağa çıkma yasakları, medyaya uygulanan sansür ve bu tür eylemler ülkenin değerlendirme notlarının düşmesine neden oluyor. Sivil liderlik hızla yeniden yapılandırılsa bile, bu tür önlemler, yeni anayasalar ya da kanunlar, özellikle ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü konularında uzun vadeli hasar yaşayabilir.”
Darbelerden en dertli Afrika ülkeleri
“Darbe ve darbe girişimlerinden en kötü etkilenen ülkeler incelendiğinde, yirmi darbe ve darbe girişimimin on birinin Afrika kıtasında yaşandığı görülüyor. Mali, 2012 yılında çıkan isyan ve darbe öncesinde göreli bir istikrar seviyesindeyken darbe sonrasında, bulunduğu durumun tam iki puan altında kalarak 2015 yılı özgürlük derecelendirilmesinde en dramatik skor düşüşünü yaşadı. Diğer ciddi düşüşler ile diğer Afrika ülkeleri Moritanya , Gine-Bissau ve Madagaskar oldu. Düşüşlerin yaşandığı diğer ülkeler,Tayland, Honduras, Ekvator, Filipinler, Solomon Adaları ve Fiji oldu. Özgürlük skorları zaten düşük olan Mısır ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti de dahil olmak üzere darbe ve darbe girişiminin yaşandığı bir çok ülke üç yıl sonra bile bu düşük skorlardan kurtulamadı.”
‘Venezuela darbe girişimi sonrası güçlendi ancak sonra durdu’
“Sadece Venezuela, 2002 yılında yaşadığı darbe girişimini savuşturduktan sonra, daha güçlenerek çıkıp sivil özgürlüklerini geliştirdi. Ancak, 2005 yılı itibariyle genel özgürlük notu düşük seviyede kalarak değişmedi.
Özellikle, değerlendirilen ülkelerin dörtte biri darbe ve darbe girişimlerinin ardından son 15 yılda büyük hasar yaşadı. Buna örnek ülkeler Tayland , Mısır, Fiji , Moritanya ve Gine Bissau. Bu ülkelerden bazılarında 20. yüzyıla kadar uzanan geçmişlerinde darbe yaşadıkları görüldü.
Geçen ay yaşanan darbe girişiminden önce, Türkiye askeri müdahalelere kendisini kapatmış bir görünümdeydi. Sivil hükümet yaşanan darbe girişimini savuşturmuş olsa da küresel veriler son yaşanan darbe girişimin ardından Türk demokrasisinin tehlike içinde kalacağına işaret ediyor.”