CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Dünya üzerinde ezansız bir vakit yoktur, bir yerde ezan susarken, başka bir yer de ezan okunmaya başlar. Dolayısıyla ezan, milletimizin kutsalıdır” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Dünya üzerinde ezansız bir vakit yoktur, bir yerde ezan susarken, başka bir yer de ezan okunmaya başlar. Dolayısıyla ezan, milletimizin kutsalıdır. Milletimizin hiçbir ferdinin ne Ezan-ı Muhammedi ne de diğer kutsallarla ilgili herhangi bir sorunu yoktur” dedi. 8 Mart yürüyüşünü düzenleyen kadın örgütlerinin, ezan okunurken gerçekleşen gürültünün “kendilerinin meydana girmesini engelleyen polise karşı yapıldığını” açıkladığını aktaran Öztrak, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Türkiye geçmişte bir Kabataş olayını yaşamıştır ama milletimizin sağduyusu nedeniyle Kabataş gibi ağır bir provokasyon dahi milletimizi birbirine düşürememiştir. 3-5 belediye kaybetmeyeceğim diye milleti bu şekilde provoke ederek birbirine düşürmeye çalışmak, nefret tohumları ekmek hiçbir işe yaramaz. Hele hele bunu yapan üstüne Cumhurbaşkanı gömleğini giymiş Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı’ysa bu hiç olmaz. Çünkü Cumhurbaşkanı gömleği varsa üstünde, milletin birliğini ve beraberliğini sağlamakla yükümlüdür”
Saray’ı mutfaktaki boş tencerenin korkusu sarmış
Eski Cumhurbaşkanlarından Süleyman Demirel’in, “Tencerenin düşürmeyeceği hükümet yoktur” sözlerini hatırlatan Öztrak, “Şimdi saray sosyetesini ve bekçilerini mutfaktaki boş tencerenin korkusu sarmış, belediyeleri ellerinde tutabilmek için milleti ortadan bölüp parçalamaya uğraşıyorlar” diye konuştu. İktidarın, milletin kutsallarını kullandığını, partilere ve parti liderlerine açıktan baskı ve tehdit uygulamaya başladığını ileri süren Öztrak, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Dünya tarihi bu seviyesizlikte bir seçimi ve seçim kampanyasını herhalde en son 1932’de Almanya’da nazilere yol veren seçimlerde görmüştür. Kendinden başka herkesi düşman etme, diğer partilere oy verenlere hakaret etme, rakiplerini hapisle tehdit etme, milyonlarca liralık tazminat davalarıyla baskı altına çalışma... Bunların hepsi Goebbels ve Hitler taktikleridir, ama bu taktiklerin sonunda neler olduğunu tüm dünya biliyor. Niyet bellidir, 31 Mart’a kadar milletin gerçek gündemi olan milletin mutfağındaki yangını konuşturmamak, artan işsizliği ve ekonomideki daralmayı gizlemek. Sarayın ve saray sosyetesinin nezdinde milletin dertlerinin hiçbir önemi yoktur. Millet, sadece onların saltanatlarını sürdürmek için bir araç haline gelmiştir.”
AA