Proje kapsamında Türkiye içinde bin 810 kilometrelik kara kesiminde boru hattı inşası gerçekleştirilecek. Bu kapsamda ana merkezi Kars'ta kurulan projenin açılışını Türkiye, Azerbeycan ve Gürcistan cumhurbaşlanları 17 Şubat'ta görkemli bir törenle yapmıştı. Açılış için 3 helikopter pisti ve milyarlara mal olduğu iddia edilen tören çadırı ve masrafları vatandaşlar arasında uzun süre konuşulmuştu. İnsanı etkileyecek hiçbir ayrıntıdan taviz verilmeyen TANAP'ta eksi 30 derecede çalışan işçiler ise maaşlarını alamadıkları için greve gitti. 

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Gürcistan Cumhurbaşkanı Giorgi Margvelaşvili'nin katılımı ile açılışı yapılan 9.5 milyar dolarlık Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı'nın temel atma töreni sonrası yaşanan grev akıllarda soru işareti bıraktı. Bir günlük yapılan trilyonlarca lira masraf ve 2 aydır maaş alamayan işçilerin durumu karşısında şantiye yetkilileri basından kaçtı.

'18 KİŞİ ÇALIŞTIK VE PARAMIZI ALANA KADAR BURADAYIZ'

TANAP projesinin hayata geçirildiği şantiye önünde konuşan, parke bordur taşı işçisi İsa Karimiş, 2 aydan beri çalıştığını ve maaşını alamadığını söyledi. Evlerinde aşları ve çoluk çocuklarının yemelerinin olmadığını belirtti. Maaşları için firma yetkililerinin kendilerine, 'Bugün git yarın gel' diye oyaladıklarını aktardı. Karimiş, "Bu söylemlerle 2 ayı doldurdular. Bu paramızı kim ödeyecek? AKYIL'da çalıştık, BOTAŞ şantiyesinin taşeron firmasında 18 kişi çalıştık. Paramızı ödeyene kadar TREYSAN olsun, TANAP olsun biz bu şantiyede iş yaptırmayacağız." dedi.

'SAYIN CUMHURBAŞKANIM FAKİRİZ, FUKARAYIZ'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Karimiş, "Fakiriz, fukarayız, evimizde yiyecek ekmeğimiz yoktur. Paramızı öde Sayın Cumhurbaşkanım, sana sesleniyorum buraya açılışa geliyorsun, acaba burada çalışan guraba vatandaş hakkını almış mı? Bunun üstesinden gelin, bizim paramızı ödetin." diye seslendi.

'EKSİ 30 DERECEDE ÇALIŞTIK, EVİMİZDE EKMEK YOK'

Greve katılan Mahmut Karimiş, AKYIL firmasının kendilerini birinci ayda eksi 30 derecede çalıştırdığına dikkat çektiği konuşmasında, "Şu an bize sahip çıkan yoktur. Telefonlarımıza kimse cevap vermiyor." ifadesini kullandı.

6 nüfuslu bir ailesi olduğunu anlatan Karimiş, başta Allah'ın yardımı sonra da bileğinin gücü ile para kazandığını ifade ederek, "Beden gücü ile para kazanıyorum. Peki bu benim beden gücüme kim gözünü sokuyor? Yevmiye 50 TL alıyordum eksi 30 derecede, 40 derecede. Burada ben parke, bordür artı öbür işler ile uğraşıyordum. Benim hakkımı verin. Şu an benim unum yok, aşım yok. Zenginler, şefler, amirler gelin benim evime; 7 günlük aldığım 50 TL ile geçinin geçinebiliyor musunuz? Ve de bu ekmeğime göz dikiyorsunuz." diye tepki gösterdi.

Bülent Akkaya ise greve kendilerince gittiklerini dile getirdi. Bir başka işçi Rafet Tip de sıkıntıların giderilmesi için görüştükleri yetkililerden olumlu cevap alamadıklarını söyledi.

'ÜNİVERSİTEDE OKUYAN KIZ ÇOCUKLARIMA EV KİRASI GÖNDEREMİYORUM'

Grevdeki işçilerin çoğunun üniversitede okuyan çocukları olduğunu anlatan Hasan Karahan, "Benim 5 kız çocuğum var. 3'ü il dışında üniversitede okuyor. Ev kiralarını göndereceğim, gönderemiyorum. Adam evden atar ise çocuklarımın hayatı biter. Bugün bir üniversiteye gitmek için yıllarını ve birçok şeyini harcıyor." dedi.

Selim Kaymakamlığına başvurduğunu sözlerine anlatan Karahan, "Kaymakamlığa beni yönlendirdiler. Onlar da bana yardımcı olamadılar. Şimdi çocuklarımı evden atıyorlar. Bunun sonucu ne olur? Ve bunlar kız. Hayatımızla oynuyorlar. Bir yetkili gelsin bunun sonucunu bize anlatsın. Böyle birçok arkadaşımız var. Bizim kaderimiz buraya bağlanmış." ifadelerini kullandı.