Sosyal paylaşım sitesindeki hesabından açıklamalar yapan Uysal şunları söyledi: “Öyle olsaydı bugün İstanbullu için toplanma alanı, iktidardan olanlar için rant alanı olur muydu? Öyle olsaydı bugün kendi özgürlük alanları “başka”ları için yasak olur muydu? Öyle olsaydı ülkede işsizlik en üst seviyede yaşanırken torpil ve liyakat konuşulur muydu? Öyle olsaydı adalet sistemi için “hakkaniyet” konuşulur muydu? Öyle olsaydı vicdanlar bu derece yara alır mıydı? Öyle olsaydı toplum, en küçük ortak paydada dahi buluşamayacak hale gelir, millet bu derece gerilir miydi? Öyle olsaydı gelecek kaygısı bu derece artar, korkular çoğalır, yetişmiş beyinler ülkeyi terk etmek için bir fırsat kollar mıydı? Öyle olsaydı; keşke öyle olsaydı! Olmadı! Oldurmadılar, olduramadılar... Milletin kendilerine verdiği şansı kullanamadılar.”

Çözüm üretin

Bütün kronik sorunlara, sıkıntılara, kaygılara çarenin olduğunun, çarenin demokraside olduğunu ifade eden Uysal, “Anladık, gördük ki iktidar bu işi beceremiyor! Ne ekonomik krizi, ne herhangi bir toplumsal krizi, ne de sismik krizi yönetebiliyor. Ülkeyi bir gün deprem yıkmasa dahi, iktidarın hırsları yıkacak! Önlem konuşacağımıza hala ‘davet edildi/edilmedi’yi konuşuyoruz. Filler tepişirken olan çimenlere oluyor. Bırakın artık ‘davet edildi/edilmedi’ kavgasını! Mesele davetse, millet sizleri hırslarınızı bırakıp, rekabeti bırakıp, birlikte memleket için çalışmaya davet ediyor. Türkiye’nin “milli güvenliğini” dahi tehlikeye atabilecek büyük bir depremden önce bizler sizleri laf, polemik değil çözüm üretmeye davet ediyoruz. Allah muhafaza, bahsi edilen büyüklükte bir depremde on binlerce insanımız ölmeden önce “egolarınızı, şahsi kaygılarınızı, kavgalarınızı, nefsinizi öldürün, önlem alın, çözüm üretin” diyoruz” dedi.

Ankara – Fatih Karagöz