Bediüzzaman'ın dört kedisi varmış evinde beslediği. Talebelerine dermiş ki: "Bunlar benim minnettarım değil, ben bunların minnettarıyım. Allah bunların yüzünden benim rızkımı ihsan ediyor."
Nitekim, Mektubat, 21. Mektup'ta diyor ki:
"Benim yakın dostlarım bilirler ki, iki üç sene evvel hergün yarım ekmek-o köyün ekmeği küçüktü-muayyen bir tayınım vardı ki, çok defa bana kâfi gelmiyordu. Sonra dört kedi bana misafir geldiler. O aynı tayınım hem bana, hem onlara kâfi geldi. Çok kere de fazla kalırdı.
İşte şu hâl o derece tekerrür edip bana kanaat verdi ki, ben kedilerin bereketinden istifade ediyordum. Kati bir surette ilân ediyorum, onlar bana bâr değil. Hem onlar benden değil, ben onlardan minnet alırdım.
1- "Şüphesiz ki rızık veren, mutlak kudret ve kuvvet sahibi olan ancak Allah'tır." (Zâriyat Sûresi: 51:58)
2- "Yeryüzünde yürüyen ve kendi rızkını yüklenemeyen nice canlının ve sizin rızkınızı Allah verir." (Ankebut Sûresi: 29:60)"
21. Mektup'u okumak için tıklayınız