Mustafa Akça, Abdulkadir Sinoğlu, Behlül Semerci, Furkan Alyakut, Hakkı Şimşek, Kamer Said Mor, Kamil Tekin, Muhammed Okur, Muhittin Aslan, Mustafa Said Yaykal, Safa Okay, Şükrü Kalı, Veysel Karahan, Y. Erkam Nurlan, Zeynel Abidin Borazan

***

Ayşe Nur Özer, Canan Güneyi, Ece İrem Toros,

Meslihan Çetin, Nuray Çiftkaya, Nurseza Okur,

Sümeyye Tuğçe Engiz, Zeynep Toprak, 

Beyza Nur Altınbaş, Sema Nur Önbaş

***

•Başkasını yutmakla beslenen menfi milliyet fikri düşmanlık hislerini uyandırarak çatışmaya ve kaosa sebep olmaktadır. Bu durum dünya savaşlarında görüldüğü gibi dünya barışının da en büyük engelidir. 

•Müspet milliyet tanışma, dayanışma, yardımlaşma ve kardeşlik esaslarına dayanır. Müsbet  milliyet ülkesine ve milletine aidiyet hissederek maddi ve manevi ortak değerlere sahip çıkmaktır.   

•Menfi milliyet tehlikeli bir gençlik ideolojisi ve coşkusudur.  Bu tehlikeyi ortadan kaldırmak için Medresetüzzehra’nın eğitim sistemine ihtiyaç vardır. 

•Medresetüzzehra projesi, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu kardeşliği, İslam âleminin muhtaç olduğu birlikteliği ve dünyanın aradığı barış ve huzuru temin edecek niteliklere sahiptir. 

•Mü’minlerin hakiki saadeti uhuvvet, muhabbet ve meşverete bağlıdır. İnsanlığın saadeti de gerçek İslam’ı samimi yaşayan Müslüman toplumlarla tanışmakla ve İslam hakikatlerini anlamakla gerçekleşecektir. 

•Farklı işler gören hücrelerin Allah’ın yaradılış kanununa itaat ederek bir arada ve uyum içinde yaşaması gibi, farklı milletler de bu fıtrat kanununa uyarak birlik içinde yaşamalıdır.

•İslam’ın iktisat, kanaat ve zekat gibi değerleri, dünyayı küçük bir köy haline getiren küreselleşmenin yardımıyla diğer milletlere ulaştırılabilir ve bu sayede milliyetçi yaklaşımlardan doğan çatışmalar da sonlandırılabilir.

•Üyelerine insan haklarını, hürriyeti, adaleti ve demokrasiyi temin eden Avrupa Birliği’ne üye olmak, toplumun birlik ve beraberliğini bozan ırkçılık ve benzeri ideolojilerin de yıkılmasını sağlayacaktır.

•Sulh-u umumiye engel olan kitlesel ihtiraslar ve manevi tahripler ancak Sünnet-i Muhammediye’ye (a.s.m) ve Kuran hakikatlerine bağlanmakla aşılabilir. 

•İslam coğrafyasında iç barışın temin edilmesi bütün Müslümanların vazifesidir. Bütün dünyada barışın temin edilmesi ise insanlığın vazifesidir. Kur’an Medeniyetinin esasları bu noktada yol göstericidir.