Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Netanyahu başkanlığında kurulacak bir İsrail hükümetiyle İsrail-Filistin sorununda iki devletli çözümün mümkün olmadığını söyledi.
İsrail’de genel seçimleri Netanyahu’nun partisi Likud'un kazanması sonrasında konuşan Abbas, "Netanyahu’nun iki devletli çözüm ve Filistinlilere karşı yaptığı açıklama bir kanıt niteliğinde. Bu da İsrail hükümetinin siyasi çözüm bulmak ve barışı gerçekleştirmek konusunda ciddi olmadığını gösterir” dedi.
Seçimi kazanan Başbakan Binyamin Netanyahu, seçimden önce, iki devletli çözüm olmayacağını ilan etmişti. Ayrıca Netanyahu, Filistin Yönetimi’nin otoritesi altında kalması gereken C bölgesinde yer alan ve BM’nin kanunlarına göre Filistin toprağı olarak kabul edilen Doğu Kudüs’te gayri meşru yerleşimleri genişletmeye devam edeceğini belirtmişti.
İsrail’de genel seçimlerin resmi sonuçlarına göre, Likud partisi 30 sandalye ile birinci parti oldu, Siyonist Birlik partisi 24 sandalye ile ikinci oldu, üçüncü parti ise 13 sandalye ile Birleşik Arap Koalisyonu Arap oldu.
‘Diplomatik mücadeleye devam’
Filistin Yönetimi ise, seçim sonuçlarının ardından, uluslararası camiada başlattığı diplomatik hamleyi devam ettireceğini ve hızlandıracağını duyurmuştu.
AFP’ye konuşan Filistin başmüzakerecisi Saib Erekat, “Netanyahu’nun hükümeti kuracağı belli. Biz daha önce başlattığımız hamleyi devam ettireceğiz. Hızlı bir şekilde Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) başvurularımızı tamamlayacağız” demişti.
Netanyahu’nun seçim kampanyasındaki vaadlerini yakından takip ettiğini ifade eden Erekat, “Netanyahu, Filistin devletinin kurulmasına müsaade etmeyecek ve gayri meşru Yahudi yerleşimlerini geliştirecek. Uluslararası camianın bu konudaki sorumluluğu Filistin’in işgal altında kalan bir devlet olarak başlattığı diplomatik hamleyi desteklemek ve UCM’ye katılmak için gereken işlemlerinde destek sunmaktır” ifadeleri kullanmıştı.
Netanyahu’nun ‘Filistin devleti olmayacak’ açıklamasını ‘savaş suçu’ olarak sayan Erekat, “Filistin’in meşru haklarını kazanmak için bizim tek seçeneğimiz UCM ve diğer uluslararası kuruluşlara katılmaktır” demişti.