İngiltere Başbakanı May, Londra'daki saldırılar hakkında, "Planlama, ev, icra bakımından son saldırılar arasında bağlantı yok ancak karşı karşıya olduğumuz tehditte yeni bir trend gördüğümüze inanıyoruz." dedi.
İngiltere Başbakanı Theresa May, Londra'da dün gece gerçekleşen saldırının ülkede 3 ayda 3'üncü saldırı olduğunu belirterek, "Planlama, ev, icra bakımından son saldırılar arasında bağlantı yok ancak karşı karşıya olduğumuz tehditte yeni bir trend gördüğümüze inanıyoruz." dedi.
• Londra'da terör saldırısı: Minibüs kaldırımdaki yayaların üzerine sürüldü
• Londra Köprüsü'ndeki terör saldırısında son durum: 3'ü saldırgan 9 ölü
• Dışişleri Bakanlığı'ndan Londra saldırısı açıklaması
May, başbakanlık ofisi “10 Numara”da üst düzey güvenlik bürokratlarının da katılımıyla yapılan acil durum kabine toplantısının (Cobra) ardından, gazetecilere terör saldırısına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Saldırıda, 3 saldırganın yanı sıra 7 kişinin hayatını kaybettiğini ve 48 kişinin yaralandığını belirten May, yaralıların pek çoğunun durumunun da ciddiyetini koruduğunu söyledi.
May, polisin dün gerçekleşen olaya, ihbarın alınmasının ardından 8 dakika içinde müdahil olarak saldırganları etkisiz hale getirdiğini vurguladı.
Bu saldırının ülkede 3 ay içinde meydana gelen 3'üncü terör olayı olduğunu hatırlatan May, güvenlik güçlerinin ve istihbarat servislerinin, bu süre zarfında, 5 terör eylemi planını da erken müdahaleyle önlediğini bildirdi.
"Saldırılar arasında bağlantı yok"
"Planlama, ev, icra bakımından son saldırılar arasında bağlantı yok ancak karşı karşıya olduğumuz tehditte yeni bir trend gördüğümüze inanıyoruz." ifadesini kullanan May, "Terör terörü beslerken ve failler saldırı ilhamı alırken birbirlerini kopya ediyorlar ve çoğunlukla en ilkel silahları kullanıyorlar." dedi.
Saldırıların örgütlü bağlantısı bulunmadığını ancak ortak noktalarının “İslami aşırılık” olduğunu ifade eden May, bunun "demokrasi, özgürlük ve insan haklarını, İslam diniyle bağdaşmaz değerler olarak gören bir ideolojinden kaynaklandığını dile getirdi. May, "Bu, İslam’ı ve hakikati çarpıtan bir ideoloji." ifadesini kullandı.
"Bu ideolojiyi yenmek zamanımızın en büyük meydana okumalarından birini teşkil ediyor." diyen May, bunun sadece askeri müdahaleyle veya kalıcı terörle mücadele operasyonlarıyla gerçekleştirilemeyeceğini ancak insanların zihinlerinin bundan uzaklaştırılmasıyla başarılabileceğini kaydetti.
"Siber alana yönelik düzenlemelere ihtiyaç var"
May, aşırılığın ve terör planlamasının internet üzerinden yayılmasının önüne geçilmesi için de uluslararası bir anlaşmayla siber dünyaya yönelik düzenlemelere gidilmesine ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Theresa May, bu konuda geçtiğimiz hafta yapılan G7 Zirvesi'nde de girişimlerde bulunmuş ve bilişim ve sosyal medya şirketlerinin kendi platformları üzerindeki aşırılık ve terör propagandasını engellemeye dönük adımlar atmasını istemişti.
Hapis cezalarını uzatma sinyali
Terörle internet üzerindeki mücadelenin yanı sıra "gerçek dünya"daki terörle mücadelede de adımlar atılması gerektiğini belirten May, şunları söyledi:
"Bu, DEAŞ’ın Irak ve Suriye’de yok edilmesi için askeri eyleme geçilmesi anlamına geliyor ama aynı zamanda burada, yurt içinde de eyleme geçilmesi demek. Bu alanda son yıllarda ilerleme kaydedildiyse de ülkemizde aşırılığa çok fazla tolerans gösteriliyor. O nedenle aşırılığı teşhis edip ortadan kaldırmakta daha sağlam tutum alacağız."
Terörle mücadele yasasının da yeni tehditlere göre güncellenmesi gerektiğini belirten May, bu kapsamda hapis sürelerinin uzatılmasının da gündeme gelebileceğini söyledi. May, uzatmanın "daha hafif görünen suçlar" için de yapılabileceğinin sinyalini verdi.
May, saldırının ardından bir günlüğüne ara verilen siyasi partilerin seçim kampanyalarına yarın yeniden başlanacağını bildirdi.
İngiltere'de perşembe günü erken genel seçim için sandık başına gidilecek.
AA