BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Ra’ad el Hüseyin, Türkiye’de hükümete olağanüstü hali derhal kaldırması çağrısında bulundu ve OHAL ile muhalefetin alanı önemli ölçüde daraltıldığını vurguladı.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Ra’ad el Hüseyin, Türkiye’de hükümete güvenilir bir seçim için olağanüstü hali derhal kaldırması çağrısında bulundu. Zeid Ra’ad El Hüseyin yaptığı yazılı açıklamada “Muhalif görüşlerin ve iktidar partisine meydan okumaların böyle ağır bir şekilde cezalandırıldığı bir ortamda, güvenilir bir seçimin nasıl yapılabileceğini düşünmek zor” dedi. BBC’nin haberine göre açıklamada, Türkiye’de hükümetin 19 Nisan’da, 24 Haziran’da erken seçimlerin yapılacağını ilan etmesinden bir gün sonra OHAL’i 7. kez uzattığı ve böylece Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin, 19, 21, 22 ve 25’inci maddelerinin askıya alındığı hatırlatıldı. Bu maddelerin doğrudan temel insan haklarıyla ilgili olduğu belirtilirken, “Son iki yıla üst üste uzatılan OHAL ile Türkiye’de muhalefetin alanı önemli ölçüde daraltıldı” denildi.
1 Mayıs’ta yaşananlara da değinildi
El Hüseyin’in açıklamasında “Sadece Nisan ayının son haftasında en az az 29 gazetecinin terör suçlamalarıyla gözaltına alındı”, “1 Mayıs’taki yoğun güvenlik eylemleri ve tutuklamalar, ülkedeki toplanma özgürlüğünün ne kadar ağır bir şekilde kısıtlandığını bir kez daha gösterdi” ifadeleri de yer aldı. Açıklamada ayrıca şu ifadelere de yer verildi: “BM’nin açıklamasında ayrıca “Demokratik özgürlüklerden ve hukukun üstünlüğünden ödün verilen bir ortamda yapılan seçimler, oylamanın meşruiyeti konusunda soru işaretleri yaratır ve daha büyük bir belirsizlik ve istikrarsızlıkla sonuçlanır. Ülkenin anayasal düzeninin tam anlamıyla uygulanması ve hem yasalarda hem de uygulamalarda insan haklarına ve temel özgürlüklere tam olarak saygı gösterilmesi Türkiye halkının çıkarınadır.” BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Mart ayında yayımladığı bir raporda da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetini “kitlesel tutuklamalar, keyfi görevden almalar ve bazı durumlarda ‘toplu cezalandırmaya’ dönüşen diğer hak ihlalleri nedeniyle suçlamıştı.