AB, güvenliğini sağlayacak güçlü bir orduya sahip değil.
2. Dünya savaşı sonrasında, Almanya başta olmak üzere kendilerine ait bir ordu kuramadılar. Bunun yanında güçlü bir orduya sahip, olan Türkiye’yi ise hala AB bünyesine almak istemiyorlar. Terör belası ile yıllardır aktif savaş halinde olan, dinamik, becerikli ve krizleri yönetebilen Türkiye’nin ordu gücü AB’ ye yardımcı olabilir. Bu yüzden Türkiye’yi AB’ye almalılar. Ticaretin temel felsefesi önce güvenlik. Güvenliğin temel felsefesi ise Ekonomi. Bu unutulmamalı.
AB, Rusya’yı tehdit olarak algılıyor. Rusya-Ukrayna savaşı, kırmızı çizgileri zorlasa da tüm AB ülkeleri bu konuda tetikte, aynı senaryonun başlarına gelmesinden korkuyorlar. Bunun yanında ABD destekli NATO ise genişleme hayallerinde. Rusya, NATO’nun genişlemesini ABD’nin genişlemesi olarak değerlendiriyor ve kırmızı çizgi olarak niteliyor. İsveç bu tehdit üzerine NATO ya üye olmuştu.
Bu duruma nasıl gelindi. Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattı, Baltık Denizi altından, Rus doğalgazını Almanya üzerinden AB ülkelerine ulaştıran boru hattıdır. Rusya’daki Vıborg şehrinden Almanya’daki Greifswald kasabasına uzanır. Rus doğal gazı AB’ye bu boru hattı üzerinden taşınmaya başlamıştı ki, ABD karşı çıktı. AB ülkeleri ısınma ihtiyaçlarını fosil yakıttan ziyade doğal gazı tercih ederken, iklim krizi nedeni ile fosil yakıtlardan (fueloil, kömür) uzaklaşmışlardı. ABD’nin de etkisi ile bu konuda hayli mesafe de kat ettiler.
ABD, doğal gaz boru hattının Rusya’yı palazlandırmasından endişe ederken, projeyi durdurmaya yönelik alternatif çalışmalar yapmaya başlamıştı. Fakat halkın ısınma gibi temel ihtiyaçları, hükümetleri zorluyordu. Tam bu sırada Ukrayna devlet başkanı Zelensky’nin NATO’ya üye olma başvurusu, ABD’nin can simidi olmuştu. NATO’nun Ukrayna’yı bünyesine alma girişimi başlatması Rusya için tehdit algısı oluşturdu. Rusya Ukrayna’nın NATO üyeliğini Kırmızı çizgi olarak gördü.
Savaşın başlaması ile Doğal gazın Rusya’dan Avrupa’ya ihracı durdu. Avrupa’da kış çok soğuk geçince, iklim anlaşmasına imza koyan ülkelerin tümü, ısınmak için fosil yakıtlara tekrar geri dönüş yaptılar. Almanya bizzat kömür kullanmaya başladı.
ABD bir taşla bir çok kuşu vurmuştu. Rusya’nın yayılmacı şeklinde dünyaya lanse edilmesi, Doğal gaz gelirinin bloke edilmesi, AB ülkelerindeki Rusya’nın mal varlıklarına el konulması, AB ülkelerinin silahlanma yarışına girmeleri gibi. Rusya Ukrayna’ya savaş açmasından bu yana doğal gaz ihracından olmuş, yıllık 2 milyar metreküp doğal gaz elinde patlamıştı. Bununla birlikte askeri, insani ve ekonomik kayıplar ise cabası. Hollanda, Polonya ve İsveç hala Rusya’yı tehdit olarak görüyorlar. Savunma ve askeri noktadan hazır olmak için harcamalarını artırdılar.
NATO’nun genişlemesi AB’yi korur mu? Ayrıca Rusya, ABD benim sınırlarıma kadar yaklaşamaz diyor. Hangisi doğru ? Ortada bir tehdit ve diplomatik incelikler var. Ülkemizin savunma sanayini geliştirecek ve önünü açacak projelere NATO destek vermiyor. F16 projesi, İsveç’in NATO ya üye olabilir yaklaşımı sonrası hayata geçti. F35 projesinden sebepsiz uzaklaştırıldık. AB’nin güvenliği sağlamak için ‘’Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası’ ’geliştirmesinin yanında, AB’ye yönelik Rusya yada başka bir merkezden gelebilecek tehditlerin bertaraf edilebilmesi için, Avrupa ordusunun kurulması ve Avrupa’nın askeri kanadında Türkiye’nin de mutlaka yer alması gerekli.