"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İYİ Parti Genel Sekreteri Av. Uğur Poyraz: Toplumun orta direği makulde buluşuyor

12 Ocak 2023, Perşembe 02:31
RÖPORTAJ: BAŞKENT SOHBETLERİ - 1 - CEVHER İLHAN - MEHMET KARA - MUHAMMET ÖRTLEK

TAKDİM

1977’de Emirdağ’da doğan ve ilk, orta, lise eğitimini Ankara Yükseliş Koleji’nde tamamlayan Uğur Poyraz, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı’nda Anayasa Hukuku alanında akademik çalışmalar yaptı; “Çıkar Amaçlı Suç Örgütlerinin Uyum Yasaları Çerçevesinde Anayasal Değerlendirilmesi” başlıklı teziyle yüksek lisansını tamamladı.

“Anayasa Hukuku” ile “Sınır Aşan Suçlar ve Örgütlü Suçlar” konularında da uzman olan Poyraz, kurduğu hukuk şirketi bünyesinde avukatlık yapmakta; ayrıca sanayici ve iş insanı olarak turizm ve sağlık alanlarında çeşitli yatırımları bulunmakta.

İYİ Parti Genel Sekreteri Av. Uğur Poyraz’la öncelikle siyasi gidişatı, “altılı masa”nın “tek kişilik rejim”in tasfiyesi için “parlamenter sistem” ortak paydasındaki işbirliğini, süreçte “geçiş yol haritası”nı, “temel politika alanları” ekseninde devam eden demokratikleşme çalışmalarını ve seçim ittifaklarıyla seçim kampanyasında ortak programları konuştuk. 

Ayrıca bir hukukçu olarak “altılı masa”nın “güçlendirilmiş parlamenter sistem Anayasa değişikliği önerisi”ni, Anayasanın açık hükmüne rağmen Erdoğan’ın üçüncü kez adaylığı dayatmasını, “azıcık öne alınmış seçim”e dair değerlendirmelerini aldık. 

Bu meyanda insan hakları, demokrasi ve hukukta AKP’nin yirmi yıllık dönüşümünü, “İmamoğlu davası”, başörtüsü meselesi ve özellikle OHAL-KHK’leriyle dayatılan haksızlıklara ve hukuksuzluklara dair hukukî analizlerini kaydettik…

Av. Uğur poyraz’ın tesbitleri, siyasi gelişmelere ve ülkenin geleceğine ışık tutuyor… 

MERKEZDE İNŞA, MÂKULDE BULUŞMA… 

A ltılı Masa’nın “güçlendirilmiş parlamenter sistem” işbirliği nasıl gidiyor, “yol haritası” hakkında bilgi verir misiniz? Ortaklaşma çalışmaları nasıl devam edecek?

Öncelikle şu tesbitleri yapalım: Sayın Genel Başkanımızın da katıldığı birçok alanda ifade ettiği üzere, İyi Parti 25 Ekim 2017’de kurulduğunda bir erken seçim durumu söz konusu değildi. Bir erken seçim olacak, bu seçimde ittifaklar kurulacak, daha sonra AKP’den bazı isimler ayrılacak, onlar parti kuracak diye bir durum da sözkonusu değildi. Dolayısıyla medya ya da sosyal medyada bir takım ifşaatları gözeterek ve planlayarak bir parti kurmadık.

Bizim parti kurmamızın sebebi şu; merkezde siyaset yapma kararı almış insanların merkezde inşa ettikleri bir partiyiz. Yeteri kadar mütedeyyin, yeteri kadar milliyetçi, yeteri kadar demokrat… O “eski Türkiye”de, çiftçi, işçi çocuğunu okutur, orta direğe tayin ederdi. Onlar orta direkte demlenirler, kendi çocuklarının ana babalarının onlara yaptığı yatırımdan daha fazlasını yapar ve onları daha üst bir alana doğru taşımaya çalışırlardı.

Ekonomik olarak, entelektüel anlamda her görüş için söylüyorum. Sosyal demokratı, mütedeyyini, muhafazakârı, milliyetçisi için de bütün ebeveynler bu güdülerle hareket ettiler. Bu Cumhuriyetin inşasıyla birlikte, Türkiye’nin o sakin, itidalli, mâkulde buluşan, zengin, fakir ve her türlü görüşteki ideolojik eksendeki insanların merkezde toplanabildikleri orta direk. Ekonomik, entelektüel ve dünya görüşü anlamında da buydu. Yani fikirlerin demlendiği, sakin bir alandı.

YENİ MODELİN ADI İŞBİRLİĞİDİR

“Altılı masa”ya gelmeden önce, bir gerçeğin anlaşılmasını çok önemli buluyorum. İyi Parti’yi bu anlamda tanımlamak gerekiyor. İyi Parti her türlü görüşe, düşünceye, duruşa, katılmayabilir. Ama saygı duyar. Mâlum önce erken seçim kararı alındı. MHP ile AKP kendilerine “cumhur ittifakı” ismi vererek deklarasyonda bulundu. Şimdi “ittifak” kelimesi, sosyal hayatınızda 2018 yılına kadar kullanmadığınız bir kelime. En son Birinci Cihan Harbi anlatılırken “İttifak Devletleri ile İtilaf Devletleri”nde hatırlıyoruz. İlk ve orta öğretim müfredatında kullandığımız bir kelime iken, son beş yıldır hayatımızın her alanına sirayet etmiştir.  Bu, 2017 referandumundan sonra Seçim Kanunu’na eklenen ve açılımı “seçim ittifakı” olarak tanımlanan bir kavramdır. Adı üstünde seçimin başlangıcında kurulur, seçim sonuçlarını kesinleşinceye kadar devam eder. Seçim kesin sonuçları açıklandıktan sonra, ilişkinin tüzel kişiliği sona erer. 

Yani evvela AKP ve MHP kendilerini “cumhur ittifakı” olarak tanımladı. Nisan ayında erken seçim kararından sonra. Daha sonra CHP, İyi Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti bir araya gelerek onlarda 2018 seçimleri için, “biz de ‘millet ittifakı’yız” dediler. Yani “millet ittifakı”, 2018 seçimlerinde partilerin bir araya geldikleri seçim ittifakının tanımıdır. 

Yine 24 Haziran 2018 seçimlerinden sonra CHP, İyi Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti açısından “seçim ittifakı” dört parti arasındaki ilişki nezaketli bir işbirliği, centilmence bir işbirliği ve diyalog süreci olarak devam ediyor. Bundan sonraki ilişki modeli de işbirliğidir. Nezaket, tahammül, etkili dinleme, karşı tarafın ne anlattığını ve onun kararlarına saygı duyma, katılıp katılmamak ayrı parantez, ama siyasette bir diyalog alanıdır.

“Siyasette etkili dinleme”den bahsettiniz; siyasette bunun anlamını açıklar mısınız?

Türk siyaseti hep hatipler, iyi konuşanlar üzerine inşa edildi. Bana göre etkili dinlemenin kaynağı Meral Akşener’dir. Esnaf gezilerinde, millet kürsüsünde Akşener etkili konuşan bir siyasetçi olmanın dışında etkili dinleyen bir siyasetçi olarak da Türkiye’nin son beş yılına damga vurmuştur. 

Etkili dinleme şudur: Bir sorunu, sorunun sahibinden can alıcı bir şekilde dinlemeden o soruna çözüm bulamazsınız. Kitlelerin, katmanların, sosyal grupların sorunlarını dinlemeden o sorunlarla ilgili beyanda bulunamazsınız. Bunun içindir ki emeklinin, öğrencinin, engellinin, kamu görevlilerinin, taşeronların ve benzeri kesimlerin sorunlarıyla ilgili oturup konsantreli dinlemeniz gerekiyor. 

Sayın Genel Başkanımız toplumun her kesimiyle diyalog içinde. İnsanlar sorunlarını anlatırken, bir takım çözüm önerileri de yapıyor. İyi Parti’nin siyaset anlayışı “ben bilirim” deformasyonundan uzak “ben, seni dinliyorum, seni dinledikçe öğreniyorum, öğrendiklerim üzerinden de gerek mevzuat gerekse ilgili alanlardaki bilim dallarıyla nasıl çözüm üreteceğimi, bu çözümü toplumun her kesimine nasıl yayacağımı araştırıyorum ve bunları sunuyorum” siyasi anlayışıdır…

“CUMHUR KOALİSYONU”NA KARŞI “MİLLET İTTİFAKI”

“Tek adam rejimi”nin bertaraf edilmesi için “parlamenter sistem” ortak paydasında yapılan işbirliğine “iktidar cephesi”nin ithamlarına cevabınız nedir?

Biz “parlamenter demokrasi”yi vurguladıkça, iktidardakiler koalisyonları hatırlatıyorlar. Halbuki AKP-MHP’nin Meclis’te 301 milletvekiliyle salt çoğunluğu elde edebilmek için ilişkileri bir koalisyondur. Meclis’te kanunların kabulünde, kanun tekliflerinin reddinde beraber hareket ediyorlar. Anayasa hukuku ve siyaset bilimi açısından bu ilişkinin adı koalisyondur. Bunu inkâr etmenin, başka kelime oyunlarıyla üzerini kapatmanın anlamı yok. 

Yani bu iki parti “cumhur koalisyonu”nu kurmuş. Çünkü Meclis’te AKP’nin 286 milletvekili var, MHP’ninde yaklaşık 50 civarında. Bu ikisinin ilişki modeli, artık koalisyona evrildi. Kendilerini “cumhur ittifakı” diye tanımlıyorlar ama bir kelime oyunu oynanıyor, zira bunun asıl ismi koalisyondur. 

Hatırlanacağı üzere, eskiden partiler Meclis’te güvenoyu alabilmek için koalisyon kurar, koalisyon protokolu yapar, bakanlıkları paylaşırdı. Kısacası, MHP ile AKP bir koalisyon oluşturdu. 2019 yerel seçimlerde yanlarına BBP’yi de aldılar. 

Siyaset sorun çözme sanatıdır. Çok mahir bir siyasetçi olarak Sayın Akşener’in girişimiyle CHP ile “ittifak” kararı alındı ve yerel seçimlerde de muazzam bir mücadele verildi. “Millet ittifakı” olarak seçimlere girdiğimiz alanlarda, yerel yönetimler kazanıldı… 

— DEVAM EDECEK —

Okunma Sayısı: 3276
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • ahmet

    12.1.2023 17:31:34

    Röportajı yapanlardan, emeği geçenlerden Allah razı olsun. Bunlar Yeni Asya'yı ayağa kaldıracak, eskisi gibi güçlü ve dolu dolu yayın anlayışına dönüştür, bu ve benzeri röportajlar. Yeni Asya'nın her kesimle iletişim kurduğunun her kesime, sahip olduğu kendi değerleri anlatabildiğinin kanıtıdır, bu röportajlar. Sıradaki röportajları sabırsızlıkla bekliyoruz. Allah razı olsun Yeni Asya. Allah razı olsun CEVHER İLHAN - MEHMET KARA - MUHAMMET ÖRTLEK. Bu abi ve kardeşlere dua ve destek olmamız hepimiz için zorunluluktur. Güzel gelişmelere engel değil, destek olmalıyız.

  • ahmet

    12.1.2023 12:59:36

    CEVHER İLHAN - MEHMET KARA - MUHAMMET ÖRTLEK'i binler tebrik ediyorum. Gazetemizde bunun gibi röoportajlara ihtiyaç var. Gündem açısından isabetli bir röportaj. Devamını bekliyoruz. Ankara'da bazı abi ve kardeşlerin, gazetemiz için birşeyler yapmaya gayret ettikleri anlaşılıyor. Allah muvaffak etsin.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı