25 Aralık 2018, Salı 01:12
Medicana Çamlıca Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Cüneyt Aydemir, uzun sürede, yavaş gelişen ve hastayı ciddi solunum sıkıntısına sokan sebeplerin; iyi ya da kötü huylu tümörler, uzun süre solunum cihazına bağlı kalınması ve nefes borusunun direkt yaralanması olarak sayılabileceğini belirterek, “KOAH, astım gibi hastalıklarda sık görülen nefes darlığı şikâyetinin bu tip durumlarda karşımıza çıkabileceği unutulmamalıdır ve tedavinin gecikmeden yapılması sağlanmalıdır.” ifadesini kullandı.
Ani gelişen nefes borusunu tıkayıcı nedenlerin genelde kişilerin nefes borusuna kaçırdığı gıda parçaları olduğunu aktaran Aydemir, “Uzun sürede, yavaş gelişen ve hastayı ciddi solunum sıkıntısına sokan (nefes borusunu tıkayıcı) sebepler; iyi ya da kötü huylu tümörler, uzun süre solunum cihazına bağlı kalınması ve nefes borusunun direkt yaralanması olarak sayılabilir. Tüm bu nedenler, dikkatlice hastayı dinleyerek ve tam bir fizik muayene ile tespit edilecek sağlık sorunlarıdır ve hastalarda ortak olarak farklı seyirlerde nefes darlığı şikâyeti oluşturur. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus; KOAH, astım gibi hastalıklarda sık görülen nefes darlığı şikâyetinin bu tip durumlarda karşımıza çıkabileceği unutulmamalıdır ve tedavinin gecikmeden yapılması sağlanmalıdır.” ifadelerini kullandı.
Aydemir, kansere bağlı ölümlerde ilk sırayı akciğer kanserinin aldığını, sık görülen bu kanser türünün nefes yolunu daraltmasının ve tıkamasının da oldukça sık yaşandığını bildirdi. Tıkanan hava yolu nedeniyle hastanın onkolojik tedavilerine devam etmesinin gelişen enfeksiyonlardan dolayı imkânsız hale gelebildiğini aktaran Aydemir, “Genellikle ileri dönem kanser vakalarında gördüğümüz bu durum; tedavi edilmez gibi algılanabiliyor. Ancak tanısal görüntüleme yöntemleri ve tanısal bronskoskopik değerlendirme ile bu grup hastalarda faydalı olabileceğimiz durumları tespit edebiliyoruz. Terapotik bronkoskopik yöntemleri ile tıkalı nefes borusuna lazer, koter, cryo, balon gibi özel yardımcı teknikler kullanarak açabiliyoruz. Açılmış olan nefes borusunun yeniden tıkanmasına engel olmak için darlık bulunan bölgeye silikon ya da metal stentler yerleştirebiliyoruz. Böylece hastanın daha rahat nefes alması ve diğer tedavilerine devam edebilmesini sağlayabiliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Okunma Sayısı: 1349
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.