Bu yıl 27'ncisi düzenlenen kongreye dünya genelinden gelişmiş, gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerin arasında bulunduğu 3 binden fazla bilim insanı katıldı.

Türkiye Organ Nakli Vakfı (TONV) Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Çakıroğlu, TONV Yönetim Kurulu Üyesi Yrd. Doç Dr. Ata Bozoklar ve beraberindeki heyet, açılan stantta Türkiye'de alana ilişkin yapılan çalışmalar hakkında katılımcılara bilgi verdi.

TONV Başkan Yardımcısı Ahmet Çakıroğlu, 5 gün süren kongrenin, ülkelerin bu alanda yürüttükleri çalışmaları aktarmaları, eksikliklerin belirlenmesi açısından önem taşıdığını söyledi.

Gerçekleşen Uluslararası Organ Nakli Kongresi'nin, dünyanın önde gelen büyük kongreleri arasında yer aldığını belirten Çakıroğlu, bilim insanlarının gerçekleştirdikleri çalışmaları, bildiri ve sunumlarla bilimsel bir ortamda aktarabilme fırsatı bulduğunu ve sonuçların da katılımcılarla tartışılarak ele alındığını ifade etti.

Ahmet Çakıroğlu, nakil sürecindeki tüm paydaşların bir arada bulunduğunu, bunun sosyal açıdan kongreyi güçlendirdiği ifade etti.

İlgili sivil toplum kuruluşlarının da çalışmalarla kongrede etkin rol aldığını aktaran Çakıroğlu, "Türkiye'den de biz paydaşlarımızla birlikte yapılan çalışmalarla Türkiye'yi tanıtmak, Türkiye'deki gelişmeleri duyurmak istedik. Standa katılım çok yoğundu. Önemli bilgi paylaşımı oldu." dedi.

"Sesimizi dünyaya duyurmak zorundayız"

Yapılan çalışmaların ulusal programların dışında uluslararası platformalarda duyurulmadığı sürece dünyaya tanıtımın mümkün olmayacağı değerlendirmesinde bulunan Ahmet Çakıroğlu, bunun ancak bildiri ve sunumlarla mümkün olabileceğini, yapılan çalışmaların verilere yansıtılması gerektiğini bildirdi.

Türkiye'nin organ naklinde çok başarılı olduğunu, ancak uluslararası kongrelerdeki bildiri ve sunumlarının yeterli düzeyde olmadığını belirten Çakıroğlu, tüm bilim insanlarının bu konuda çok daha hassas davranarak yurt dışında Türkiye'nin başarısını verilerle ortaya koymaları gerektiğini söyledi.

Ahmet Çakıroğlu, "Çünkü yapılanlar yazılmaz, duyurulmaz ve tanıtılmazsa hem yaptıklarınız görünmüyor hem de hakkında yanlış bilgiler yayılabiliyor. Bu da o ülkenin tanıtımını olumsuz etkiliyor. Bunun için bilim insanları olarak yaptıklarımızı verilerle ortaya koymak ve sesimizi dünyaya duyurmak zorundayız." diye konuştu.

AA