06 Aralık 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Vergi yükü işçinin sırtında

En düşük işçi ücreti olan asgari ücretle çalışanlar, yıl boyunca yaklaşık 3 aylık ücretlerini bulan vergi ve sigorta kesintisiyle karşı karşıya kalıyor.

Alınan bilgiye göre, Türk-İş, asgari ücretlilerin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıyı ortaya koymak amacıyla bir rapor hazırladı. Raporda, asgarî ücretlilerin aylık çalışmaları karşılığı aldıkları ücretten yıl boyunca yapılan vergi ve sigorta primi kesintilerinin yüksekliğine dikkat çekildi. Raporda, halen brüt 760.50, net 599.12 lira olarak uygulanan asgarî ücretten sosyal güvenlik işçi primi, gelir vergisi, işsizlik sigortası gibi ödemeler için yüzde 21,2 oranında kesinti yapıldığı belirtildi.

Asgarî ücretli bir çalışanın 2010’da bordrodan yapılan kesintiyle doğrudan toplam 542,24 lira vergi ödemek durumunda kaldığına işaret edilen raporda, dolaylı vergi olarak ödenen KDV, ÖTV ilave edildiğinde yapılan toplam vergi ödemesinin, ‘’her türlü ölçünün üstünde ağır, dengesiz ve adaletsiz’’ bir noktaya ulaştığına dikkat çekildi. Raporda, ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile işsizlik sigortası primi için asgarî ücretlinin ödemek durumunda kaldığı toplam tutarın bin 340,58 olduğu ifade edildi. Asgarî ücretin net 599.12 lira olduğu dikkate alındığında, asgarî ücretlilerden yıl içinde yapılan vergi kesintisi 1, sigorta kesintileri ise yaklaşık 2 aylık ücrete karşılık geliyor. Türk-İş hazırladığı raporda bu durum da dikkate alınarak, "Asgarî ücret düzeyinde gelir elde eden çalışanların içinde bulunduğu şartlar ‘ekonomik zulüm’ olarak nitelendirilebilecek kapsamdadır’’ değerlendirmesine yer verildi.

İŞVERENLER SÜBVANSE EDİLİYOR

Raporda, ayrıca hükümetin, ‘’asgarî ücretlinin durumunu düzeltmek yerine, işverenlere teşvik ve indirim yapma yolunu siyasî bir tercih olarak uygulamaya koyduğu’’ eleştirisinde bulunuldu. Kayıt dışı çalışmayan ve çalıştırmayan, kurallara uygun olarak faaliyet gösteren işverene asgarî ücretin maliyetinin Ocak 2004’te 560,1 lira olarak hesaplandığı hatırlatı lan raporda, ancak hükümetin, yasal düzenleme ile 1 Nisan 2004’ten itibaren yüzde 26 oranında arttırılarak 577,1 liraya yükseltilmesi gereken SSK primine esas kazanç alt sınırını, artışta indirim yaparak, yüzde 20 artışla yılbaşından itibaren 549,63 lira olarak belirlediği ifade edildi. Raporda, böylece asgarî ücret artışından dolayı meydana gelen maliyet farkının 46,2 lirasının hazine tarafından karşılandığı kaydedildi. SSK primine esas kazanç alt sınırının asgari ücrete eşitlenmesiyle yapılan iyileştirmenin kayıtlı istihdamı arttırdığı yönünde bir sonuç doğurmadığına dikkat çekilen raporda, buna rağmen, Mayıs 2008’de yapılan düzenleme ile işveren prim payının 5 puan daha düşürüldüğü belirtildi. Raporda, böylece bugün itibariyle istihdam ettiği her işçi için işverenlerin her ay 38,03 lira sübvanse edildiği vurgulandı.

ÜCRETLER ÜZERİNDEKİ

İLÂVE YÜKLER DÜŞÜRÜLMELİ

Türkiye’nin, ücretten yapılan kesintilerin yüksekliği bakımından OECD üyesi ülkelerin başında geldiğine işaret edilen raporda, şu görüşlere yer verildi: "Bugün ücretliler üzerinde taşınmaz boyutlarda vergi yükü bulunmaktadır. Aynı şekilde, sosyal güvenlik için kesilen prim asgarî ücretli için yüksektir. Ülkemizde istihdam vergisine dönüşen ücretler üzerindeki ilâve yükler düşürülmeli ve AB ülkeleri düzeyine getirilmelidir. Ancak kıyaslama yapılırken, gerek millî gelir içindeki ücretlilerin payı ve gerek toplam satış hasılatı içinde iş gücü maliyetinin oransal ağırlığı ile ücret düzeyi de dikkate alınmalıdır. İşverenlerin SGK’ya verdiği bildirgelere göre, özel kesimde kayıtlı işçilerin ortalama brüt aylığı Temmuz 2010 itibariyle sadece bin 163,40 lira düzeyindedir. Özel sektörde çalışanlar bakımından SGK’ya kayıtlı her 5 işçiden ikisinin prime esas kazancı asgarî ücret düzeyindedir. Aynı ay itibariyle brüt asgarî ücret 760,50 liradır. Bu ücret düzeyinden kesilen primlerle çalışanların sosyal güvenlik harcamalarının karşılanması elbette mümkün değildir. Sosyal güvenlik açıklarını gerekçe yaparak hak kayıplarını gündeme getirenlerin, öncelikle, işverenlere sağlanan sigorta primi indirimi konusundaki yaklaşımlarını gözden geçirmesi gerekmektedir.’’

06.12.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Başlıklar

  Vergi yükü işçinin sırtında

  Hayvan sahiplerine küpe uyarısı

  Buğday, 'can suyu' bekliyor

  Konut satışları düşüyor

  Ticaret Kanunu 2-3 günde çıkar

  Arıcılar desteklerin eşit olmasını istiyor

  Halka arzlardaki sorun, farkındalık

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.