08 Kasım 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Kültür-Sanat

 

GENÇ YAKLAŞIM kapı komşumuz Ermenileri ağırlıyor

ERMENİLERLE ilgili dönemsel haberler okumaya alıştık. Özellikle Hrant Dink cinayeti sonrası Ermeniler gündemden hiç düşmedi. Ermeni okulu tartışmaları, Akdamar Kilisesi ile ilgili gelişmeler, yeni anayasayla gündeme gelen azınlık hakları gibi maddeler bu aidiyeti tekrar tekrar ülke gündemine taşıyarak, üzerinde düşünmeye sevk ediyor.

Genç Yaklaşımcılar gündemden düşmeyen bu meseleyi Genç Yaklaşım gözüyle değerlendirdi. Gençlerin büyük oranda boşlukta sallandığı günümüzde, ülke meselelerini önemseyen ve genç bir bakış açısıyla değerlendirmeye çalışan Genç Yaklaşım Dergisi bu ay sayfalarında kapı komşusu Ermenileri ağırlıyor. Gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesinin ardından 2007/Mart ayında da bu konuyu ele alan Genç Yaklaşım, bu defa “dostluk” açısından meseleye yaklaşıyor. Kasım sayısında “Yaklaş! Bu dergide dostluk var!” sloganıyla yola çıkan Genç Yaklaşım, dostluk ilişkilerine vurgu yapıyor.

Bediüzzaman’ın tesbitleri ve çözüm teklifleri ışığında kapak dosyasını ortaya çıkaran dergi, gündemdeki yerini almaya hazır. Ermeniler kimdir? Ne zamandan beri Türkiye’de yaşıyorlar? Osmanlı’nın millet-i sadıkası gözbebeği bu millet bugün Türkiye topraklarında hangi şartlarda yaşıyor? Bediüzzaman Hazretleri neden Ermenilerle dost olarak terakki edeceğimizi söylüyor?

DIŞİŞLERİ BAKANI DAVUTOĞLU GENÇ YAKLAŞIM’A KONUŞTU

Bu ve benzeri soruların cevabını almak için geniş araştırmaların yapıldığı sayının kapak dosyasında ilk olarak, Fatma Yılmaz’ın Dışişleri Bakanı ile yaptığı mülâkat yer alıyor. Genç Yaklaşım soruyor, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu cevaplıyor.

Kapak dosyasının bir diğer çalışması M. Latif Salihoğlu’na ait. Ermenilerle olan komşuluk ilişkilerini anlattığı yazısında Gregoriyen ve Diaspora kavramlarına değinen Salihoğlu, dünden bugüne Ermeni tarihini ele alarak okuyuculara yeni ufuklar açıyor.

Akdamar ve Ayasofya arasında kurduğu bağlantıyla Ermenilerle dostluk meselesini makalesinde anlatan Kâzım Güleçyüz ise mabetler üzerindeki hukuk dışı, antidemokratik ve laiklikle çelişen bütün kısıtlamaların kaldırılmasının gerekliliğini ifade ediyor.

Ermeni aktivist Garo Paylan, dergideki konuklar arasında. Ermeni okulunda yönetici olan Paylan, bütün içtenliği ile Genç Yaklaşım’ın sorularını cevaplayarak, bu ülkede Ermeni bir vatandaş olarak hangi şartlarda yaşadığını anlatırken önemli açıklamalarda bulunuyor.

Recep Bozdağ, kapak dosyasının aktüalite bölümünde iki çalışmaya imza atıyor: “Sarı Gelin” türküsünün ve Akdamar Adasının ortaya çıkış hikâyelerinden bahsettiği çalışmasında, okuyucuyu ilginç bir tarih yolculuğuna çıkarıyor. Cumhuriyet Gazetesinin emektar yazarlarından olan sinema eleştirmeni Atilla Dorsay Genç Yaklaşım’ın bir diğer konuğu. Kendisiyle gerçekleştirilen televizyon dizileri ile ilgili söyleşi önemli tesbitler içeriyor. Atilla Dorsay ile gençlik ve diziler üzerine yapılan söyleşi, Genç Yaklaşım’ın Kasım sayısında. Uzun lâfın kısası, Genç Yaklaşım bu ay ses getirecek önemli bir konuyla, yine farklı konu başlıklarıyla dopdolu olarak huzurlarınızda.

08.11.2010


 

Aşk-ı Yunus Üsküdar’da

İSTANBUL 2010 Avrupa Kültür Başkenti faaliyetleri kapsamında ‘’Klâsik Türk Sanatlarında 15 Sergi 15 Seminer’’in 11. sergisi olan ‘’Aşk-ı Yunus’’ tezhip sergisi, Üsküdar’da açıldı.

Klasik Türk Sanatları Vakfınca, Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde açılan serginin ardından düzenlenen ‘’Aşk-ı Yunus’’ adlı seminerde konuşan geleneksel Türk sanatları araştırmacısı Prof. Dr. Uğur Derman, bu serginin insanların gözlerini nurlandırdığını söyledi. Derman, klâsik anlamda hat eserlerinin daima bir sahaya yazıldığını ve bu sahanın birkaç şekli olduğunu belirterek, eserlerin ya kare içine, ya dikdörtgen ya da bir daire içine yapılabildiğini söyledi. 21. asırda hat sanatının adeta yeni bir mânâ kazandığını ifade eden Derman, ‘’Klâsik tarzda bildiğimiz bu eserler, klâsik yazı sahalarına uygulanmıyor, adeta resimleşiyor. Bu doğrusu yenilik olmakla beraber çok da hoşuma gidiyor’’ dedi. ‘’Eski eski olduğu için atılmaz, kötüyse atılır. Yeni, yeni olduğu için alınmaz, iyiyse, güzelse alınır’’ diyen Derman, bu sebeple bu sergideki yeni hat uygulamalarını da zevkle karşıladığını dile getirdi. Klâsik Türk Sanatları Vakfı Başkanı Ahmet Zeki Yavaş da Emel Türkmen ve Altından Haleler Tezhip Grubunun yaptığı 60 eserden oluşan sergide, Yunus Emre’nin söz ve şiirleri, Kur’ân-ı Kerim’den farklı âyetler ve Esma-ül Hüsna’dan değişik yazıların bulunduğunu söyledi. Yavaş, sergide, 26 hattat ve 2 minyatür sanatçısının çalışmalarının yer aldığını kaydetti. Sergi, 12 Kasım Cuma gününe kadar gezilebilecek.

08.11.2010


 

‘İstanbul’un Yüzü’ albümü hazırlanacak

KLÂSİK Türk Sanatları Vakfı, ‘’İstanbul’un Yüzü’’ isimli bir proje başlattı.

Konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamaya göre, Vakıf, İstanbul’un önemli 100 eserinin yer alacağı 100 levhadan oluşan bir koleksiyon ve bu eserlerin bulunacağı tıpkı basım bir albüm hazırlayacak. Proje, koleksiyona dahil olmak isteyen bütün sanatkârlara açık olacak. Eserlerin, en geç 14 Ocak 2011’e kadar Vakfa teslim edilmesi gerekiyor. Projeye, hat, tezhip, katı (ince kâğıt oymacılığı), minyatür ve ebru sanat dallarındaki eserlerle başvurulabilecek. Projeyle ilgili ayrıntılı bilgiye, ‘’www.klasikturksanatlarivakfi.com’’ adlı internet sitesinden ulaşılabilecek.

08.11.2010


 

Saraybosna’da Mercan Dede konseri

BOSNA Hersek’te düzenlenen 14. Saraybosna Caz Festivali’nde Mercan Dede konser verdi.

Türkiye’nin Saraybosna Kültür ve Tanıtma Müşavirliğinin katkılarıyla düzenlenen, 2 Kasımda vurmalı sazlar ustası Burhan Öçal ve beraberindeki ‘’The Trakya All Stars’’ grubunun konseriyle başlayan festivalde, Dom Mladi Kültür Merkezi’nde, Mercan Dede hayranlarıyla buluştu. Konsere Türkiye’nin Saraybosna Büyükelçisi Vefahan Ocak ve eşi Ferzan Ocak, Saraybosna Kültür Ataşesi Hasan Hüseyin Öztürk, ülkedeki çok sayıda yabancı diplomat ile Mercan Dede hayranları katıldı. Mercan Dede ve ekibi, müziğiyle ilgi gördü.

08.11.2010


 

Mahremiyet alanlarımız daralıyor mu?

AYLIK kadın-aile dergisi Bizim Aile’nin Kasım sayısı çıktı. Bizim Aile bu ay, her geçen gün biraz daha saldırıya uğrayan, tahrip edilen “mahremiyet alanlarımızı” konu ediniyor. Kapak başlığında “Mahremiyet alanlarımız daralıyor mu?” diye soruyor ve zihinlerde bir soru işareti bırakıyor. Psikolog/Psikoterapist Banu Yaşar ile yapılan röportajda; mahremiyet nedir? Mahrem kalması gerekenler ve sınırlarımız nelerdir? İç disiplinimizi nasıl sağlarız? Gibi sorulara cevap bulabileceksiniz.

Eğitimci/yazar Yasemin Yaşar, “İç dünyaların mahremiyeti” adlı çalışmasıyla günümüzün bir hastalığı haline gelen, “başkalarının mahremiyetini merak etme” üzerinde duruyor. “Celal aynasında yansırken letafet cilbabına bürünmek” diyen Nur Hacınebioğlu “edep ve örtü” çerçevesinde mahremiyetin farklı bir boyutunu nazara veriyor.

Hatice Büyükaslan “Kur’ân ve sünnet ışığında aile içi mahremiyet” i anlatıyor.

“Mahrem olmayan eğitim: Mahremiyet” yazısıyla Hilal Çorbacıoğlu, “Çocuklarımıza mahremiyet eğitimini nasıl vereceğiz?” sorusuna cevap mahiyetinde bilgiler sunuyor.

Hanım Hanıma köşesinde İlahiyatçı Emine Yüksel bu ay “Evlenilmesi haram olanlar” konusunu işliyor.

Bizim Aile bu sayısında, Trakya ilâvesi ile Trakya bölgemizi yakından tanıtıyor.

08.11.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Bütün haberler

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.