Spor |
Hagi sürprizi |
At sahibine göre kişner der atalarımız. Yerlerde sürünen G.Saray, Hagi'nin teknik direktörlük görevine gelişiyle 2 gün içinde takım olma adına olumlu ilk sinyalleri verdi. Haftalardır oynatılmayan Elanove Zana, verim alınamayan Pino, güvenli ortamı bulunca neler yapabileceklerini F.Bahçe karşısında gösterdiler. Hagi'nin G.Saray da başarılı olmasına biraz şüpheyle bakılıyor. Nedeni de antrenörlük kariyerinde önemli başarısının olmaması. G.Saray'ı çalıştırdığı dönemde F.Bahçe'yi finalde 5 golle yenip federasyon kupasını kazanması en büyük başarısı. Aslında G.Saray, Hagi'nin teknik adamlıkta kendini ispatlayacağı en önemli fırsat. Futbolculuğundada böyle olmuştu. Yeteneklerini üst düzeyde ortaya koyduğu takım G.Saray olmuştu. Şimdi teknik adamlıktaki yeteneklerini en iyi şekilde ortaya koyabileceği takım yine G.Saray olabilir. Bunu Hagi çok iyi biliyor. Ve diyor ki; "Bugüne kadar sezon ortasında hiç bir takımı kabul etmedim. Ama konu G.Saray olunca iş değişti." Biz de kendisi ve G.Saray için hayırlı olsun diyoruz. Evet G.Saray, Reijkaard döneminde takım bütünlüğü içerisinde olmayı bir türlü başaramadı. Reijkaard'ın kafasındakilerle G.Saray gerçekleri bir türlü örtüşmedi. Oyuncularını iyi tanıyamayan teknik adamın, başarılı olması zordur. Bazı oyuncuları çocuk gibi sevmek, bazılarını da sert dilde uyarmak gerekebilir. Teknik adam takımındaki bu farklılıkları yakalayabilirse işi çok kolaydır. Teknik, taktik, fiziksel yeterlilik anlamındaki görevleri teknik heyet içinde yapan profesyoneller var artık. Teknik direktör iyi bir yöneticilik örneğiyle bu harmanı iyi yapabilmeli. Elindeki kadro içindeki oyuncuları, o öyle bu böyle diyerek küstürmek kendi kuyusunu kazmaktan başka bir işe yaramaz. Reijkaard G.Saray'daki görevinde, maalesef bu hataya düşmüş bir teknik direktör olarak tarihteki yerini almıştır. Arda'nın yokluğunda Elano'dan istifade edemeyen birinin, taknik direktörlük becerisi tartışılır. Tercümanı, eski milli futbolcu Mustafa Yücedağ'ın, "Oyuncular Reijkaard'ı sabote etti" sözleri sadece bir iddiadır. Bence bu saboteyi Reijkard kendi kendisine yaptı. Türkiye'yi ve oyuncu yapısını tanımıyor olabilir. Ama destek almayı isteyebilirdi en azından. Onu dahi yapmadı. Mesela yöneticilerin israrla "maç öncesi kamp" fikrini bir türlü kabul etmedi. Derbi, her iki takımın ne kadar zor durumda olsalar da, birbirlerine karşı çok farklı oynayabildiklerini gösterdikleri bir maç oldu. Mutlak favori F.Bahçe'ydi. Sakat oyuncuları ve daha takım gibi oynayamayan bir G.Saray vardı karşısında. Ancak maçın başlamasıyla birlikte ilk yarıda G.Saray'ın, ikinci yarıda F.Bahçe'nin üstünlüğü içinde, kora kor bir maç izledik. Burada sürpriz olan G.Saray'ın ortaya koyduğu futbol oldu. Etkili oyuncuları ve son haftalardaki formuyla dikkat çeken F.Bahçe' yi, şaşırttılar. Hatta uzun yıllar sonra F.Bahçe'yi Kadıköy de yenebilirlerdi. Bundan sonraki dönemde ilk yarı bitimine kadar Hagi, en az puan kaybıyla G.Saray'ı ikinci yarıya taşıyabilirse, şampiyonluk yarışına ortak olabilir. Şu ana kadar G.Saray, puan kaybı opsiyonunun yüzde seksenini kullandı. Bundan sonraki her kayıp G.Saray'ı yarışın biraz daha dışına itecektir.
SAİD OKUR |
26.10.2010 |