Tüketiciye Banka kredisi uyarısı |
Tüketıcıler Birliği, farklı isimler altında sunulan banka kredilerinin, tüketicinin ödeme gücü, tüketici mevzuatı ve bilgilenme hakkı dikkate alınmaması nedeniyle tüketicinin kaybına ve kafa karışıklığına neden olabildiğini bildirdi. Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, yaptığı açıklamada, bankaların, kamu finansmanının karlılığı azalınca bireysel pazarlamaya ağırlık verdiğini ve tüketici kredilerini çeşitlendirerek karlılığını arttırmaya çalıştığını söyledi. Oluşturulan kredi yelpazesinin yanında alternatiflerinin de çoğaltılması ile tüketicinin cazip görünen kredi kullanımlarının ortaya çıktığını bildiren Kaya, ‘’Tüketici ve reklam mevzuatı bankacılık sektörü tarafından dikkate alınmadığından ve kamu otoritesince cezai yaptırım uygulanmadığından dolayı, ciddi sıkıntılar yaşanmakta ve bu kontrolsüzlük sonucu oligopol sektör oluşundan şikayet edilmektedir’’ dedi. Kaya, tüketicinin nakit ihtiyacının karşılanması nedeniyle tavsiye edilebilecek bol alternatifli kredi paketlerinin, tüketicinin ödeme gücü, tüketici mevzuatı, bilgilenme hakkı dikkate alınmadığından dolayı tüketicinin kaybına ve kafa karışıklığına neden olabildiğini ifade ederek şöyle konuştu:’’Reklamlarda sadece faiz oranının veya taksit tutarı belirtilmesine rağmen, dosya masrafı, ipotek çözümü ve diğer bedellerle birlikte ödeyeceği toplam tutar belirtilmediğinden dolayı, tüketici çeşitli sürprizlerle karşılaşmaktadır. Bankaların tüketiciye kullandırdığı krediler, özellikle ipotekli kredilerde tüketicinin ödeme gücü dikkate alınmadığı için tüketicinin kaybına neden olmakta, sonuçta bankalar şişkin gayrimenkul ve araç stoğuna sahip olmakta, tüketicinin el konduğu ana kadar ödediği bedeller ise boşa gitmektedir. Kredi kullanımlarında hayat sigortası satılması, dosya masrafı alınması ise halen yürürlükte bulunan mevzuata rağmen devam etmektedir. 4077 sayılı kanunda ‘bir ürünün satışı başka bir ürünün satışına bağlı kılınamaz’ ve ‘tüketiciye toplam ödeyeceği bedel bildirilir’ hükmü var iken, tüketici kredi anlaşması yaparken sigorta ve dosya masrafı ile karşılaşmaktadır. Artık bir SMS ile kredi müracaatının yapılması ile tüketiciyi tahrik etmekte sürekli borçlandırma yapılmaktadır. Hiç hesapta yokken bir SMS ile deneme yapan tüketici ‘madem var kullanayım’ düşüncesiyle borçlandırılmaktadır.’’
KREDİLERLE TOPLUM BORÇ BATAĞINA İTİLİYOR
Kaya, bankaların sunduğu kredi türlerinin ‘’kredili mevduat hesabı, taşıt kredisi, konut kredisi, tatil kredisi, eğitim kredisi, emeklilik kredisi, ihtiyaç kredisi, kredi kartlarında ise nakit avans ve asgari ödeme kolaylığı’’ başlığı altında sıralandığını söyledi.Kredili mevduat hesabında bankaların tüketicinin otomatik ödeme talimatı vermesi ve kredi kullanması gibi hallerde açılan bu hesapla normalin 4 katına varan faizle kredi kullandırıldığına bildiren Kaya, ‘’Ancak gelen birçok şikayette tüketicinin haberi olmaksızın açılan hesaptan tüketicinin taahhüdü olmayan kart aidatı, hesap işletim ücreti gibi bedellerin alındığı bilinmektedir’’ dedi. Kaya, taşıt kredisinin de bankaların temel kredi kalemlerinden biri olduğunu belirterek şöyle devam etti: ‘’Taşıt kredisi kullanımında yaşanan önemli sorunlardan birisi araç üzerindeki ipoteğin kaldırılması aşamasında istenen fek ücretidir. Konut kredisi tüketicinin en çok borçlu olduğu kredi türü olup her geçen yıl borç stoğu sürekli yükselmektedir. Dosya masrafı olarak yüksek bedellerin alınması ve fek ücreti hususlarında birçok şikayet görülmektedir.”Kaya, 2008 yılı Temmuz ayında bankalara olan kredi kartları dahil borç 109 milyar TL iken bu rakamın 2009 yılında aynı ayda 117 milyar, 2010 yılında ise 149 milyar TL olduğunu söyledi. Takibe alınan borç miktarlarının ise 2008 Temmuz ayında 3,4 milyar TL olduğunu belirten Kaya, ‘’Bu rakam 2009 yılı Temmuz ayında krizle birlikte 7,2 milyar TL, 2010 yılında ise 8,1 milyar TL olmuştur’’ diye konuştu. Adana/aa |
03.10.2010 |