Güncel

Öğrenciler sağlık taramasından geçirilecek

İSTANBUL Millî Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, ‘’Mini Mini Birler, Sağlıklı Nesiller’’ projesiyle özellikle dezavantajlı bölgelerdeki çocuklar ile okullara ulaşmak istediklerini söyledi.

Yıldız, ilköğretim 1. sınıftaki on bin öğrencinin sağlık sorunlarının zamanında tesbiti, tedaviye başlanması, okul ve çevre şartlarının iyileştirilmesi ve koruyucu sağlık tedbirlerinin alınarak öğrencilerin bu imkânlardan ücretsiz yararlanmasının sağlanması amacıyla hazırlanan ‘’Mini Mini Birler, Sağlıklı Nesiller’’ projesinin tanıtım toplantısına katıldı. Toplantıda konuşan Yıldız, proje kapsamında geçen yıl 1800 öğrenciye sağlık taraması yapıldığını, bu yıl bu sayının 10 bin olarak planlandığını, gelecek yıl ise 1 milyon öğrenciye ulaşılmasını umduğunu dile getirdi. ‘’Özellikle dezavantajlı bölgelerdeki çocuklarımıza, okullarımıza ulaşmak istiyoruz’’ diyen Yıldız, İstanbul’daki bütün öğrencilerin sağlık taramasından geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

Toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Yıldız, KPSS’deki iddialar dolayısıyla öğretmen atamalarının ertelenmesine ilişkin soru üzerine, ‘’İstanbul’da, geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da KPSS’de belli bir puan almış, ama atama bekleyen öğretmenlerimizden, eğitim fakültesi ile fen-edebiyat fakültesi veya bir öğretmen okulundan mezun arkadaşlarımızı ücretli görevlendirerek, okullarımızda eğitim öğretim faaliyetlerimizi yürütüyoruz’’ dedi. Yıldız, ildeki 108 okulun güçlendirme çalışmasının yapıldığını, 38 okulun ise yıkılıp yeniden inşa edildiğini ifade etti.

05.09.2010

Fırınların hali, belediye başkanını isyan ettirdi

RAMAZAN Bayramı öncesi tatlı ve pasta üretimi de yapan fırınları denetmeye çıkan Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, fırınlardaki sağlıklı olmayan ortamı görünce isyan etti.

Gece saat 01.00 sıralarında zabıta ekiplerinin de katılımıyla tatlı ve pasta üretimi de yapan fırınlar denetlendi. Bazı fırınlardaki sağlıksız ortamı gören Başkan Göksu, fırın sahiplerine uyarılarda bulundu. Denetim sonrası mühürlenen bir fırın Başkan Göksu’yu isyan ettirdi. Başkan, “Siz buradan ekmek yiyorsunuz. Başkalarına bu koşullarda nasıl ekmek yedirebiliyorsunuz? Ortamı görünce midem bulandı. Bu ortamı gören bir daha ekmek yemez” diye tepki gösterdi. Gerekli kriterleri taşımayan fırınlar mühürlendi.

05.09.2010

Darbe anayasasına mahkûm değİlİz

Demokrat Yargı Derneği Eşbaşkanı Osman Can, referandumdan “hayır” çıksa bile, Türkiye’de hiç bir gücün Türk toplumunu, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarını ilelebet bir darbe anayasasına mahkûm edemeyeceğini söyledi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kent Konseyi tarafından düzenlenen ‘’Anayasada Neler Değişiyor’’ konferansına katılmak üzere Bursa’ya gelen Can, program öncesi gazetecilerin sorularını cevapladı. Referandumda oylanacak anayasa değişikliği paketinin, Türkiye’nin demokratikleşmesi açısından bir anahtar görevi göreceğini ifade eden Can, anayasa değişikliğin ardından yapılması gereken çok şey olduğunu söyledi. Can, toplumun bu bilinçle oy vermesi gerektiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

‘’Yasalarla derinleştirilmesi gerekiyor. Bundan sonra atılması gereken çok adım vardır. Yepyeni bir anayasa yapım sürecine geçiyor olmamız lâzım. Türk toplumunun üzerinde uzlaşabileceği çerçevede bir anayasa. Herkesin üzerinde uzlaşabileceği ilkeleri barındıran bir anayasayla, Türkiye kendi içindeki barışı tesis edebileceği bir sürece doğru geçiş yapacak. Bu sürecin en azından imtihanı ve anahtarı demektir bu anayasa değişikliği.’’

“HAYIR ÇIKSA DA TÜRKİYE

YOLUNA DEVAM EDECEK’’

BİR gazetecinin ‘’13 Eylül sabahı ‘hayır’ çıkarsa Türkiye’yi neler bekliyor?’’ şeklindeki sorusu üzerine Can, ‘’Türkiye’nin bu dinamikleriyle bu süreci durdurabilmesi çok fazla mümkün değil. ‘Hayır’ çıksa da Türkiye yeni bir anayasayla kendi barışını sağlama konusunda yoluna devam edecektir. Bu konuda toplulumuza güvenmemiz gerekiyor’’ diye konuştu. ‘’Hayır çıkarsa Türkiye darbe anayasasına mahkûm mu kalacak?’’ yönündeki bir soruya da Can, şöyle cevap verdi: ‘’Türkiye’de hiç bir gücün Türk toplumunu, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarını ilelebet bir darbe anayasasına mahkûm etme imkânı yok. Hiçbir güç, hiçbir statükocu güç, buna güç yetiremez. Türkiye yoluna devam edecek. Sadece şu var, toplumun böyle bir sonucun artından ortaya çıkacak tabloyu kısa bir şekilde görebiliyor olması lâzım. Bunu da görecektir kısa zamanda ve çok daha güçlü bir şekilde anayasa talepleri, Türkiye’nin gündemini dolduracaktır. Türkiye’nin ilelebet darbe anayasasına mahkûm olması söz konusu değildir’’

05.09.2010

Anayasayı ortak yapmalıyız

Demokrat Yargı Derneği Eşbaşkanı Osman Can, referandumdan ‘hayır’ çıksa bile, Türkiye’de hiç bir gücün Türk toplumunu, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarını ilelebet bir darbe anayasasına mahkûm edemeyeceğini söyledi. “Mevcut hukuk sistemimiz artık bize dar geliyor” diyen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da, ekonominin arzu edilen noktaya gelebilmesi için yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu belirtti. DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ise, Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu, ancak yeni anayasayı bütün partilerin bir araya gelerek yapması gerektiğini vurguladı.

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu ancak yeni anayasayı bütün partilerin bir araya gelerek yapması gerektiğini söyledi. DP Genel Başkanı Hüsümettin Cindoruk, bir dizi temas ve ziyaretlerde bulunmak için geldiği Antalya’da Antalya Ticaret Borsası’nı ziyaret etti. ATB üyelerinin sorularını cevaplayan Cindoruk, bir üyenin anayasa değişikliğini öngören referanduma ilişkin sorusu üzerine ‘’DP olarak ‘hayır’ diyeceğiz, ‘evet’ verilmesini de tavsiye etmiyoruz. Türkiye’nin bir anayasaya ihtiyacı var doğru, ama o anayasayı hepimiz ortak yapmalıyız. Tek bir partinin anayasa yapması yanlıştır’’ dedi. DP lideri Hüsamettin Cindoruk, partisinin Antalya İl Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada ise Türkiye Cumhuriyeti’nin üzerindeki gölgelerin kalkmasını istediklerini belirterek, ‘’Biz demokratlar için hukukun üstünlüğünün yanı sıra hukukun etkinliği de önemli. Yargı bağımsızsa, onların işine siyaset karışmıyorsa hukuk sadece üstün değil aynı zamanda etkindir. Hukukun etkin olduğu bir demokrasi istiyoruz’’ diye konuştu.

05.09.2010

Yargı, kast sistemi gibi çalışıyor

DEVLET Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yargının kendi içerisinde bir kast sistemi gibi çalıştığını söyledi.

Manisa’nın Salihli ilçesinde AKP ilçe teşkilatı tarafından düzenlenen iftarda konuşan Arınç, Anayasa değişikliği paketindeki maddelerin incelenmesi, faydalı ve doğruysa oyun ‘’Evet’’, zararlı ve yanlış ise ‘’Hayır’’ oyu kullanılması gerektiğini dile getirerek, bugüne kadar pek çok kez sandıkta doğru kararlar veren halkın, bu seçimde de en doğru kararı vereceğine inandığını söyledi. Arınç, bundan endişe duyulmaması gerektiğini belirtti. Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına değinin Arınç, “Pek çok telefon dinleme kayıtlarında, pek çok dinlediğimiz ve gördüğümüz haberlerde maalesef Yargıtay üyeleri hepimizin kanını donduracak, tüylerimizi diken diken edecek şeyler konuşuyorlar. Yargı kendi içerisinde bir kast sistemi gibi çalışıyor. Üyeler kendi kafalarına göre seçiliyor. Maalesef bazı standartlara tabi olmayanlar yaşama şansı bulamıyorlar. Böyle bir kapalı devreden HSYK’yi daha geniş tabanlı ve demokratik bir yapıya kavuşturmak çok daha doğrudur. Yaptığımız iş de budur’’ diye konuştu.

05.09.2010

BDP boykot kararında ısrarlı

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gülten Kışanak, BDP’nin boykot kararından vazgeçeceği şeklinde bir iddianın konuşulduğunu ancak böyle bir durumun olmayacağını söyledi.

Kışanak, partisinin Van’da düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, halkın temsilcileri olarak her yerde barış elini uzattıklarını savunarak, ‘’Başbakan Ağrı’ya geldiği zaman duygusal konuşmalar yapıyor. Ankara’ya gittiğinde de savaşı konuşuyor. Son üç yılda üç tane savaş tezkeresi çıkardınız. Budur sizin gerçek yüzünüz’’ diye konuştu. Halkın referandumda sandığa gitmeyerek demokratik iradesini çözüme dönüştürmek isteyeceğini ve sandıkların Ankara’ya boş gideceğini iddia eden Kışanak, şöyle konuştu: ‘’Başbakan eğer gerçekten samimiyse, önünde yine çok önemli bir fırsatı var. Demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri, BDP, DTK ve çok farklı kesimler eller tetikten çekilsin dedi. Ancak Başbakanın emrindeki güçler elini tetikten çekmediler. Eylemsizlik kararından bu yana her yerde silâhlı operasyonlar devam ediyor.’’

05.09.2010

CHP lideri Kılıçdaroğlu: Yıkmasın müze yapsın

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır Cezaevi ile ilgili sözlerine ilişkin ‘’Diyarbakır Cezaevi’ni niye yıkıyor? Müze yapsın

. İnsanların geçmişte yaşadığı acıyı göstermek istiyorsa burayı müze yapsın’’ dedi. Kılıçdaroğlu, Bolu Mitingi öncesi, şehir girişindeki bir tesiste gazetecilerle sohbet etti. Başbakan Erdoğan’ın Diyarbakır Mitingi’nin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, ‘’Elindeki bütün silâhları aldım. Ne diyecek? Söyleyecek lâfı kalmadı. Beni suçluyor. Bir sürü şeyden çark etti. PKK lâfını korkudan ağzına alamadı. Beni eleştiriyor’’ diye konuştu. Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin Başbakan’ın Diyarbakır Cezaevi ile ilgili sözlerini hatırlatması üzerine de ‘’Diyarbakır Cezaevi’ni niye yıkıyor? Müze yapsın. İnsanların geçmişte yaşadığı acıyı göstermek istiyorsa burayı müze yapsın. Başbakan’ın Diyarbakır konuşmasında açıklanan tek şey, yeni bir cezaevi. Diyarbakır’a hayırlı olsun. Yeni bir cezaevi yapıyor’’ dedi. Diyarbakır’a gidip gitmeyeceğinin sorulması üzerine de Kılıçdaroğlu, ‘’Her halükarda gideceğim ancak bu, zaman açısından referandumdan önce mi yoksa sonra mı olur bilemiyorum’’ cevabını verdi.

ERGİN: MÜZE KARARINI HÜKÜMET VERİR

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Bakanlığının Diyarbakır Cezaevinin müzeye dönüştürülmesiyle ilgili şu anda çalışması bulunmadığını belirterek, ‘’Bakanlığın buradaki tahsisi kaldırılacak. Ondan sonra o yerle ilgili kararı Hükümet verir artık’’ dedi.

05.09.2010

Huzur kalıcı olsun

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, şehirde Ramazanın hoşgörü, huzur, birlik ve beraberlik içinde geçtiğini belirterek, ‘’Diliyoruz ki bu güzellikler kalıcı olarak İstanbul’da, ülkemizde ve dünyada devam etsin” dedi.

İstanbul Valisi Mutlu: Ramazan huzuru kalıcı olsun İSTANBUL Valisi Hüseyin Avni Mutlu, şehirde Ramazanın hoşgörü, huzur, birlik ve beraberlik içinde geçtiğini belirterek, ‘’Diliyoruz ki bu güzellikler kalıcı olarak İstanbul’da, ülkemizde ve dünyada devam etsin’’ dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesince Haliç Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen iftarın ardından konuşan Mutlu, İstanbul’un kutsal ve övülmüş bir şehir olduğunu, böyle bir şehirde Ramazanı idrak etmenin ayrı bir önemi bulunduğunu söyledi. Mutlu, Ramazanın İstanbul’da anlamına uygun bir şekilde yaşandığını vurgulayarak, ‘’İstanbul’da Ramazan hoşgörü, huzur, sevgi, birlik ve beraberlik içinde geçiyor. Diliyoruz ki bu güzellikler bundan sonra da kalcı olarak İstanbul’da, ülkemizde ve dünyada devam etsin’’ diye konuştu.

05.09.2010

‘’12 Eylül Utanç Müzesi’’ Ankara’da açıldı

DEVRİMCİ 78’liler Federasyonu 1980 darbesiyle yaşananların sergilendiği ‘’12 Eylül Utanç Müzesi’’ni açtı. Çankaya Belediyesine ait Çağdaş Sanatlar Merkezi’ndeki açılışa Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık ve çok sayıda 78’liler derneği üyesi katıldı.

Ankara 78’liler Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk, 12 Eylül tanıklarının tanıklığını kayıt altına almak için böyle bir müze açtıklarını belirterek, ‘’12 Eylül karanlığına karşı duranların türküsünü söyleyeceğiz’’ dedi. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık da Türkiye’de sağcının da solcunun da 12 Eylül Anayasası’nı lanetlediğini belirterek, Türkiye’de yaşananların sebebinin 1982 Anayasası olduğunu söyledi. Konuşmalardan sonra ‘’12 Eylül Utanç Müzesi’’nin açılışı yapıldı. Müzede 1980 olaylarında cezaevine girenlerin, ölenlerin isimleri, hayat hikâyeleri, mektupları ve fotoğrafları yer alıyor. Çağdaş Sanatlar Merkezinin girişine temsili olarak darağacı kuruldu. Müzenin bir bölümünde de işkence aletleri yer alıyor. 15 Eylül tarihine kadar açık kalacak müze daha sonra diğer illeri gezecek.

05.09.2010

Başbakanlıktan “kuş gribi’’ genelgesi

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan imzalı, ‘’Kanatlı Hayvanlarda Görülen Kuş Gribi Salgını Konusunda Yapılması Gereken Hazırlıklar’’ başlıklı Başbakanlık Genelgesi, Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı.

‘’Kanatlı hayvanlarda görülen Avian Influenza (Kuş Gribi) hastalığı, insan ve hayvan sağlığına olan olumsuz etkileri yanında ekonomik boyutları da dikkate alındığında mücadele edilmesi gereken önemli bir hastalıktır’’ denilen genelgede, hastalıkla etkin bir şekilde mücadele için Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının yanı sıra, görev alanlarına giren konularda diğer kamu kurum ve kuruluşlarının da desteğine işaret edildi. Genelgede, muhtemel bir salgın durumuna hazırlıklı olunması, salgın esnasında ve sonrasında etkin müdahale sağlanması için kamu kurum ve kuruluşlarınca alınması gereken tedbirler sıralandı. Genelgede, ‘’Kuş gribi hastalığı, insan ve hayvan sağlığına olan olumsuz etkileri yanında ekonomik boyutları da dikkate alındığında mücadele edilmesi gereken önemli bir hastalıktır’’ denildi.

05.09.2010

AB yolunda yürüyeceğiz

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik arzusunun değişmediğini belirterek, ‘’Türkiye bu yolda kararlı bir şekilde yürümeye devam edecek’’ dedi.

Stockholm’de İsveç-Türkiye Parlamenterler Dostluk Komitesi Başkanı Gören Lindblad ile bir araya gelen Çavuşoğlu, ardından da Linbald ile birlikte İsveç’in AB işlerinden sorumlu bakanı Birgitta Ohlsson’u ziyaret etti. Mevlüt Çavuşoğlu ve Gören Lindblad, daha sonra İsveç-Türk Federasyonu tarafından düzenlenen ‘’Avrupa Birliği’nde Türkiye’nin Rolu’’ konulu konferansa katıldı. AKPM Başkanı Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin AB’ye üyelik konusunda başlangıçtan günümüze kadar yaşanan gelişmeler hakkında bilgi verdi. Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinin inişli çıkışlı grafik çizdiğini belirten Çavuşoğlu, üyelik sürecinin bu kadar uzun sürmesinde AB’den kaynaklanan hataların yanı sıra Türkiye’den kaynaklanan olayların da bulunduğunu söyledi. Bunların en önemlisinin askeri müdahaleler olduğuna dikkati çeken AKPM Başkanı Çavuşoğlu, diğer aday ülkelerde bulunmayan Kıbrıs sorunu ile Almanya ve Fransa gibi ülkelerin Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkmasının da süreci uzattığını belirtti. Çavuşoğlu, ‘’Bütün zorluklara, engellere rağmen, Türkiye’nin AB’ye üyelik arzusu değişmedi. Türkiye bu yolda kararlı bir şekilde yürümeye devam edecek’’ dedi. ‘’Türkiye yüzünü doğuya çevirdi’’ şeklindeki eleştirileri de cevaplayan Mevlüt Çavuşoğlu, ‘’Bunların hepsi haksız değerlendirme, suçlama ve yakıştırmalardır. Dış politikada aktif olan bir ülkenin tek bir coğrafi alanda dış politika izlemesi mümkün değildir. Tüm komşularımız ile iyi ilişkilerimiz var. Yunanistan ile de birkaç anlaşmazlık dışında iyi ilişkilerimiz devam ediyor. Bir zamanlar savaşın eşiğine geldiğimiz Suriye ile vizeleri kaldırdık’’ dedi. İsveç-Türkiye Parlamenterler Dostluk Komitesi Başkanı Lindblad da konuşmasında, Türkiye’nin AB için önemli bir ülke olduğunu belirterek, ülkesinin Türkiye’nin üyeliğine yönelik desteğinin sürdüğünü vurguladı. Lindblad, Ermeni tasarısının İsveç Parlamentosu’nda kabul edilmesi konusunda ise, partisinin bu tasarıya destek vermediğini söyledi.

05.09.2010

Propaganda yasakları başladı

Halk oylaması propaganda yasakları bugün başlıyor. Bugünden itibaren açılış ve temel atmaları da kapsayan törenler tertiplenemeyecek, seçim propagandasına dönük gezilerde makam otomobilleri ve resmi hizmete tahsis edilen vasıtalar kullanılamayacak.

Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) belirlediği referandum takvimine göre, bugün başlayacak propaganda döneminde, uygulanacak seçim yakasaklırından bazıları şöyle: İlçe seçim kurullarınca gösterilenler dışında açık ve kapalı yerlerde toplu olarak propaganda yapılamayacak. Propaganda için broşür ve el ilanları dışında herhangi bir hediye ve eşantiyon dağıtılamayacak ve dağıttırılamayacak. Propaganda için kullanılan el ilanları ve diğer her türlü basılmış kağıtlar üzerinde, Türk bayrağı, dinî ibareler bulundurulmayacak. Propagandalarda, Türkçeden başka dil ve yazı kullanılmayacak. Bankalar Kanunu’na tabi teşekküller, vatandaşın oyuna tesir etmek maksadıyla hiçbir yayında bulunmayacak. Cep telefonlarıyla belli bir merkezden yönlendirilmek suretiyle propaganda yapılamayacak, yapılması halinde hukukî ve cezaî açıdan ilgili imtiyaz şirketleri sorumlu olacak. Başbakan, bakanlar ve milletvekilleri, propaganda gezilerini makam otomobilleri ve resmi hizmete tahsis edilen vasıtalarla yapamayacak. Propaganda amaçlı gezilerde, protokol icabı olan karşılama ve uğurlamalar ile törenler yapılamayacak ve resmî ziyafet verilemeyecek. Başbakan, bakanlar ve milletvekillerinin propaganda için yapacakları gezilere hiçbir memur katılamayacak. Propaganda dönemi, 11 Eylül Cumartesi saat 18.00’de bitecek. Seçim yasakları ise 12 Eylül 2010 saat 00.00’da sona erecek.

05.09.2010

Kimseye ‘hediye’ göndermedim

KPSS iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında savcılıkça serbest bırakılan Berat K, ifadesinde suçlamaları kabul etmedi, ‘’Kimseye ‘hediye’ göndermedim’’ dedi.

Berat K, Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince dün sabah saatlerinde Ankara Adalet Sarayına getirildi. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Şadan Sakınan tarafından yaklaşık 1,5 saat sorgulanan Berat K, serbest bırakıldı. İfadesinde suçlamaları kabul etmeyen Berat K.’nin, ‘’Soruları ele geçirmediğini ve kimseye de soru göndermediğini’’ ileri sürerek, ‘’Ben kimseye ‘hediye’ göndermedim’’ dediği öğrenildi. Açıköğretim Fakültesinde okuduğunu ve asgari ücretle çalışan biri olduğunu belirten Berat K.’nin, KPSS ile ilgisinin bulunmadığını ve sınava da girmediğini söylediği kaydedildi.

05.09.2010

ASKERÎ ARAÇ DEVRİLDİ: 1 ŞEHİT

DİyarbakIr’da askerî aracın devrilmesi sonucu bir onbaşı şehit oldu. Alınan bilgilere göre, Diyarbakır-Silvan karayolunun 40. kilometresinde personel taşıyan zırhlı aracın devrilmesi sonucu Jandarma Komando Onbaşı Akın Sevli (20) vefat etti. Sevli’nin cenazesi, Diyarbakır Asker Hastanesinde düzenlenen törenin ardından, askeri uçakla memleketi Kayseri’nin Talas ilçesine gönderildi.

Sevli’nin cenazesi ikindi namazını müteakip, Kuruköprü kasabasında toprağa verildiği belirtildi.

05.09.2010

Madencilerin cenazeleri için Çinliler bekleniliyor

Zonguldak’ta, TTK Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında 17 Mayıstaki patlamanın ardından kuyuya düştüğü tahmin edilen 2 madencinin cesetlerine, Çinliler henüz onarım çalışmalarına başlamadığından ulaşılamıyor.

Maden ocağının eksi 540 kodunda meydana gelen patlamayla oluşan göçüklerde Engin Düzcük ve Dursun Kartal’ın cesetlerine rastlanılmaması üzerine 735 metre derinliğe kadar ulaşan kuyuya düştüğü tahmin edilen işçilerin cenazesi çıkarılamıyor. Kuyunun onarılmasına yönelik çalışmalar kapsamında Çinli mühendislerden oluşan ekibin incelemelerde bulunarak ülkelerine dönmesinin ardından Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), kuyunun montajını yapan CITIC International Cooperation firmasının işe bir an önce başlaması için görüşmelerini sürdürüyor. Patlamanın ardından 110 gün geçmesine rağmen çıkarılamayan cesetler sebebiyle üzüntüsü artan Düzcük ve Kartal’ın ailesinin, Çinli firmanın çalışmaya başlamasının ardından da 2-3 ay onarım işinin tamamlanmasını beklemek zorunda kalacağı bildirildi.

05.09.2010