Güncel |
TERÖRÜ BİTİRMEK İÇİN GÖNÜL SEFERBERLİĞİ |
Sivil toplum örgütleri olarak, Türkiye'nin her yerinde etnik ve her türlü ayrımcılığı sona erdirmek ve kardeşliği tesis etmek için gönüllü birliktelik seferberliği başlatacaklarını belirten Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) Genel Başkanı Lütfi Şenocak, terör sorununun çözümü için din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılardan ''gönül elçisi'' olarak yararlanılmasını istedi. DEVLET MİLLET KAYNAŞMASI ''Bölgedeki din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılar, çalışma şartları ve özlük haklarında iyileştirme yapılarak gönül elçisi haline getirilebilir. Kürtçe ve Arapçayı iyi bilen din görevlileri gönüllü olarak bir yıllık eğitime alınmalı ve onları bölgede gezici vaiz olarak görevlendirip devlet millet kaynaşmasını sağlamalıyız.”
Terörü bitirmek için gönül seferberliği teklifi DEMOKRATİK Sendikalar Konfederasyonu (DESK) Genel Başkanı Lütfi Şenocak, terör sorunun çözümü için Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da görev yapan din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılardan ‘’gönül elçisi’’ olarak yararlanılması önerisinde bulundu. Şenocak yaptığı açıklamada, sivil toplum örgütlerinin son dönemde artan terör olaylarından rahatsız olduklarını ve terör belasından kurtulmak için ne gerekiyorsa yapılması gerektiğini söyledi. Hükümetten terörü bitirmek için inançlı ve kararlı bir şekilde ödün vermeden tedbirler almasını isteyen Şenocak, sivil toplum örgütleri olarak, Türkiye’nin her yerinde etnik ve her türlü ayrımcılığı sona erdirmek ve kardeşliği tesis etmek için gönüllü birliktelik seferberliği başlatacaklarını söyledi. Öğretmenler, sağlık çalışanları ve din görevlileri olarak terör sorununun çözümü için tüm Türkiye’yi dolaşacaklarını ifade eden Şenocak, şöyle konuştu:’’Bir sivil toplum örgütü olarak bu durumda meydan meydan dolaşarak, terörün, kan ve gözyaşının dinmesi için doğru politikaların neler olduğunun halka anlatılması gerektiğine inanıyoruz. Bu sebeble halkımızın huzuruna çıkarak olan bitenleri bütün açıklığıyla anlatmamız gerekmektedir. Bunu yapabilmek için, bütün sivil toplum kuruluşları, açık alan veya kapalı salon toplantıları düzenleyerek halkımız bu konuda aydınlatılmalıdır. Bu tarihi bir görev ve sorumluluktur.’’ Hükümete çağrıda bulunan ve ‘’Gönüllü Birliktelik Seferberliği’’ başlatılması gerektiğini belirten Şenocak, şunları kaydetti:’’Bölgede görev yapan din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılar, çalışma şartları ve özlük haklarında iyileştirme yapılarak bölgede gönül elçi hale getirilebilir. Terör sorununun çözümü için özellikle din görevlilerine özel bir proje uygulanmalı. O bölgede görev yapan Kürtçe ve Arapçayı iyi bilen din görevlilerimiz gönüllü olarak bir yıllık eğitime alınmalı ve onları bölgede gezici vaiz olarak görevlendirip devlet millet kaynaşmasını sağlamalıyız.’’
“AĞALIK SİSTEMİNİN ÖNÜNE GEÇİLMELİ’’ ON yıllardan beri devam eden, binlerce insanın yaşamına, onarılmaz acılara, maddî ve mânevî kayıplara mal olan, toplumsal dokuyu bozan, ülkeyi etnik çatışmaların eşiğine getiren sorunların bir an önce adil, demokratik, barışçı bir şekilde çözülmesi gerektiğini vurgulayan Şenocak, ‘’Biz ülkemizi gerçek huzura, barışa ve kardeşliğe götürmek için meydanlara çıkmaya hazırız. Din görevlileri, sağlık çalışanları ve öğretmenler olarak barış elçisi olmaya hazırız’’ dedi. Şenocak, terör sorunun çözümü için şu önerilerde bulundu: ’’Doğru tedavi için doğru teşhis koymanın gerekliliği tartışılmazdır. Teröre çözüm aranırken sorunun ekonomik ve sosyal bileşenleri göz önünde bulundurulmalıdır. Terör örgütünün beslendiği bölgelerde mesleksizlikle başlayan işsizlik ve paralelinde artan yoksulluk giderilmeden kalıcı bir çözüm sağlanmayacaktır. Siyasî partilerin yerel ve ulusal sivil toplum kuruluşlarının ortak akıl ve çözüm noktasında ulusal çıkarları kişisel ve örgütsel çıkarların önünde tutması gerekmektedir. Terör salt askerî tedbirlerle bitirilemez, ancak askerî kurumları ve ordumuzu bu mücadele moralsiz bırakacak acımasız eleştirilerden de imtina edilmelidir. Sivil ve askerî kurumların birlikte ve eş güdümlü hareket etmesi ideal olandır. Sosyo-ekonomik sorunların çözümü için, bölgede derhal toprak reformu yapılarak, ağalık sisteminin önüne geçilip, bölge halkının şartları eşitlenmelidir.’’ |
20.07.2010 |