Güncel |
YIL SONUNA KADAR ZİYARETE AÇILACAK |
BEYAZIT YANGIN KULESİ TURİZME KAZANDIRILIYOR. Beyazıt yangın kulesi turizme kazandırılıyor İstanbul’da çıkan yangınları haber vermek amacıyla 1749 yılında 85 metre yüksekliğinde ve ahşap olarak inşa edilen ve çıkan iki ayrı yangında kullanılamaz hale geldikten sonra üçüncü kez Sultan II. Mahmut zamanında 1828 yılında yeniden yapılan Beyazıt Yangın Kulesi ile içinde bulunduğu İstanbul Üniversitesinin merkez yerleşkesi turizme açılacak. Projeye ilişkin bilgi veren İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektör Danışmanı Doç. Dr. Ergün Yolcu, üniversitenin merkez yerleşkesinin tamamını ana kapıdan itibaren yerli ve yabancı turizme açmak için yaklaşık 7-8 aydan beri bir çalışma yürütüldüğünü, bu çalışmaya Beyazıt Yangın Kulesinin de dahil olduğunu söyledi. İÜ ana binasının 1864-1866 yılları arasında yapıldığını ve gelen ziyaretçileri üniversitenin tarihi kapısıyla karşılayacaklarını dile getiren Yolcu, ana kapıdan girdikten sonra sağ tarafta Fatih Sultan Mehmet tarafından 1458 yılında yaptırılan ve şu anda kalıntılarının dahi olmadığı ilk sarayının inşa edildiği alan ile bahçenin sağı ve solunda biniş köşkü olarak bilinen iki köşkün tanıtılarak tarihteki öneminin anlatılacağını kaydetti. Yolcu, ana bina içinde üniversiteye bağış yoluyla gelen ve paha biçilemez olan resim sergisi, 2. Abdülhamit tarafından yapılan ve restore edilen kütüphane, havuzlu bahçe ile öğretim üyeleri ve senatonun çalışma yaptığı odaların gezdirileceğini anlattı. Projenin birinci aşamasını oluşturan İstanbul Üniversitesinin merkez yerleşkesini bu yılın sonuna kadar açmayı planladıklarını belirten Yolcu, ikinci aşamanın ise Beyazıt Yangın Kulesinin ziyaretçilere açılması olduğunu söyledi. |
20.07.2010 |
Otoyol piknik yeri oldu |
Almanya’nIn en büyük nüfusa sahip eyaleti Kuzey-Ren Vestfalya’da Dortmund-Duisburg otobanının 60 km’lik bölümü trafiğe kapatılarak, otoyol ülkenin tarihte en büyük “piknik” alanına çevrildi. Otoban piknik şöleninde, 20 bin masa kuruldu. Bir günlüğüne düzenlenen bu faaliyetle yayalar, patenciler, piknik yapanlar, otobanda gönüllerince hareket etti. |
20.07.2010 |
Çatıyı ağaca göre inşa etti |
Kayserİ’de bir kişinin ağaç sevgisi herkese örnek oldu. Evinin çatısını yaptıran vatandaş, ağacı kesmek yerine çatıyı ağaca göre inşa etti. Talas ilçesinde ikamet eden Abdullah Çalapkorur, evinin çatısını yapmak istedi. Ancak 20 yıllık çam ağacı çatı yapımı için engel görülünce, Çalapkorur, ağacı kesmek yerine inşa ettiği çatıyı ağaca göre şekillendirdi. Bir ağacın büyümesinin yılları aldığını dile getiren Abdullah Çalapkorur, ağaç konusunda herkesi duyarlı olmaya davet ederek, “En büyük eksikliğimiz ormanlık alanlarımız. Ormanlık alanlarımız olmadığı için ağacın kıymetini bilmeliyiz. Bir ağacın kolay yetişmediğini, büyümediğini biliyoruz. Ben de inşa ettiğim evimin çatısını, ağacı kesmeden yaptım” dedi. |
20.07.2010 |
Küresel bilgisayar satışları arttı |
Küresel bilgisayar satışları her geçen gün artıyor. Yapılan son araştırmaya göre bu yılın ikinci çeyreğinde dünya çapında 82,9 milyon adet bilgisayar satıldı. Gartner araştırma şirketinin verilerinden derlenen bilgilere göre, rakam, geçtiğimiz yıl aynı döneme göre yüzde 20,7 artış gösterdi. Rapora göre HP, artış oranı küresel oranın altında kalsa da satışlarda ilk sırada yer aldı. Şirketin daha önce yayınladığı ‘’2010 İlk Çeyrek’’ raporunda da yaklaşık 84 milyon adet bilgisayar satışı yapıldığı belirtilmişti. Böylece 6 ayda 160 milyondan fazla bilgisayar sahiplerine ulaşmış oldu. |
20.07.2010 |
80 milyon yıllık balık fosili |
Kanada’nIn Manitoba eyaletindeki bir kazı alanında 80 milyon yıl öncesine ait olduğu tahmin edilen balık fosili bulundu. Kanada Fosil Keşif Merkezi (CFDC) Genel Müdürü Tylor Schroeder, Bulunan balık fosilinin, ‘’Xiphactinus’’ adlı yırtıcı ve parçalayıcı dişleri olan bir türe ait olduğunu söyledi. 6 metre uzunluğundaki fosile ait kemik parçalarının, uzun ve özenli bir çalışma sonrası kazı alanından çıkarıldığını anlatan Tylor Schroeder, kazı ekibinin yeni fosil aramaları için bölgedeki çalışma sürelerini uzattığını açıkladı. Mesozoik dönemin denizler canavarı olarak da bilinen Xiphactinus’un fosili, yakında Kanada Fosil Keşif Merkezinin (CFDC) Manitoba’daki müzesinde sergilenecek. |
20.07.2010 |
Konserini, ezana göre belirledi |
İstanbul’dakİ bir müzik festivaline katılan İngiliz sanatçı, 1,5 saat süren konserini ezan vaktinden önce bitirerek, İslâm dinine olan saygısını gösterdi. Sanatçının, sahnede performansını sergilediği esnada ekibine, ‘Ezan’dan önce bitirmeliyiz’ demesi dikkat çekti. İngiliz sanatçının bu hareketi takdir topladı. |
20.07.2010 |
Balkan Ekspresi’nin yeni durağı Macaristan |
İstanbul Sirkeci Tren Garından yola çıkan dostluk ve barış treni “Balkan Ekspresi”, Macaristan’ın başşehri Budapeşte’ye vardı. Ziraat Bankası sponsorluğunda, TRT ve TCDD işbirliği ile hazırlanan ve TRT Türk’ten canlı yayınlanan “Balkan Ekspresi” programının ekibi, Bulgaristan, Romanya, Sırbistan’ın ardından Macaristan’a geldi. Farklı şehirlerde yapılacak çekimlerin üç gün süreceğini belirten “Balkan Ekspresi” proje yönetmeni Yıldırım Eskici, “Osmanlı İmparatorluğu’nun toplam 160 yıl hüküm sürdüğü topraklardaki tarihi yapıtları Türk halkına tanıtmaktan memnuniyet duyduğunu” söyledi. Balkan Ekspresi, Bulgaristan, Romanya, Sırbistan ve Macaristan’dan sonra, Hırvatistan, Bosna Hersek, Kosova, Makedonya’dan yapacağı canlı yayınlarla yoluna devam edecek. Yunanistan ziyaretinin ardından Türkiye’ye dönecek. |
20.07.2010 |
Afganistan’a eğitim desteği |
Savaş ve iç çatışmaların bitmek bilmediği Afganistan’ın eğitim alt yapısı da büyük bir zarar gördü. Okuma-yazma oranının dünya standartlarının altında olduğu ülkede, birçok başarılı genç fakirlik sebebiyle okuyamıyor. İHH İnsani Yardım Vakfı, ekonomik ve siyasî istikrarsızlık sebebiyle eğitim sistemi büyük zarar gören Afganistan’da fen bilimleri kursları açarak, üniversite okumak isteyen fakir gençlere destek oldu. Afganistan’ın Nengerhar ve Takhar bölgelerinde açılan kurslarda Ocak ayından bugüne kadar 7 bin 793 öğrenci eğitim gördü. Bu kurslarda öğrenciler, matematik, fizik, kimya, geometri, İngilizce, bilgisayar vb. gerekli görülen dallarda eğitim aldılar. Proje üniversite sınavlarına hazırlanan lise öğrencilerine hizmet veriyor. 6 ay süren kurslar kısa sürede amacına ulaştı. Kursların açıldığı Nengerhar ve Takhar bölgelerinde üniversite sınavlarında başarı oranı yüzde 70’lere kadar çıktı. Maddi imkânsızlıklar sebebiyle çocuklarını dershanelere gönderemeyen aileler, bu çalışmaya vesile olan hayırseverlere dualarda bulundular, teşekkür ve selamlarını gönderdiler. |
20.07.2010 |
OTOBÜS YÖN LEVHASINA ÇARPTI |
Başkentte bir yolcu otobüsünün yön levhalarına çarpması sonucu meydana gelen kazada 39 kişi yaralandı. Yine İzmir-Aydın otobanında kontrolden çıkarak yol kenarındaki kanalete düşen kamyonette ise 2 kişi öldü, 2 kişi yaralandı. Trafik terörü hız kesmiyor Türkiye’nin dört bir yanında meydana gelen trafik kazalarında onlarca kişi vefat ederken yüzlerce kişi yaralandı ve milyonlarca liralık hasar meydana geldi. Çorum’un Osmancık ilçesinde meydana gelen kazada 4 kişi öldü, 7 kişi yaralandı.
YOLCU OTOBÜSÜ YÖN LEVHASINA ÇARTPI: 39 YARALI Başkentte bir yolcu otobüsünün yön levhalarına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında 39 kişi yaralandı. İstanbul yolundaki kazada, Adıyaman’dan İstanbul’a gitmekte olan Abdullah Akdağ yönetimindeki 02 FK 400 plakalı yolcu otobüsü, Şaşmaz kavşağına yaklaşık 100 metre mesafede bir benzin istasyonunun önündeki yön levhalarına çarptı. Kazada, 39 yolcu yaralandı. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Yolculardan bazıları itfaiye ekiplerinin yardımıyla sıkıştıkları otobüsten çıkartılırken, yaralılar Ankara’daki çeşitli hastanelerde tedaviye alındı. |
20.07.2010 |
Trafik terörü her yerde |
Yurdun çeşitli yerlerinde dün meydana gelen trafik kazalarında ölen ve yaralananlar oldu. Tatil sezonunun başlamasıyla karayollarında trafik yoğunluğu artarken sürücülerin dikkatsizliği ve hataları kazaları da beraberinde getiriyor. Uzmanların ve trafik polislerin bütün uyarılarına rağmen trafik kazaları her geçen gün artıyor. ANKARA'DA TRAFİK KAZALARI: 6 ÖLÜ, 4 YARALI Ankara’da meydana gelen 3 trafik kazasında 4 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Hasköy’deki kazada Esenboğa yönünden merkez yönüne gelmekte olan Zekeriya Karaman yönetimindeki 06 GK 417 plakalı otomobil, refüjdeki aydınlatma direğine çarptı. Kazada, otomobilde sıkışan Karaman, olay yerinde öldü, eşi ve iki kızı yaralandı. Yaralılar, hastanede tedaviye alındı. Bilkent İhsan Doğramacı Bulvarı’ndaki kazada ise Tayfun Kılıç’ın kullandığı 06 DD 1919 plakalı otomobil, yol kenarındaki yön levhalarına çarptı. Otomobilde sıkışan Tayfun Kılıç’ın olay yerinde hayatını kaybettiği kazada, yanında bulunan Tanzer Koçak yaralandı. Atatürk Bulvarı’ndaki kazada sürücüsü belirlenemeyen 06 DAR 20 plakalı otomobil, 150 numara önünde devrildi. Kazada, Kayhan Kömür ve Fatih İgsiz kaldırıldıkları Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde hayatlarını kaybetti. Ankara’da, aşırı hızlı olduğu öğrenilen sürücü, kafede dondurma yedikten sonra evlerine dönmek için yolun karşısına geçmek isteyen anne (44), kızı (20) ve komşularına aynı anda çarptı. Çarpmanın etkisiyle yola savrulan genç kız belediye otobüsünün altında kalarak feci şekilde can verdi. Genç kızın annesi ise hastaneye kaldırılırken yolda hayatını kaybetti.
ILGIN'DA MİNİBÜS İLETİCARİ ARAÇ ÇARPIŞTI: 16 YARALI Konya’nın Ilgın ilçesinde meydana gelen trafik kazasında, ilk belirlemelere göre 116 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Mustafa Tuzcu yönetimindeki 42 BRP 27 plakalı hafif ticari araç, Ilgın-Akşehir yolu Tuzlukçu kavşağında, sürücüsünün kimliği henüz öğrenilemeyen 58 RA 203 plakalı minibüsle çarpıştı. Kazada, ilk belirlemelere göre, minibüste bulunan 14 kişi ile hafif ticari aracın sürücüsü yaralandı. Ilgın Devlet Hastanesine sevk edilen yaralılardan durumu ağır olan 3’ünün, Konya’ya sevk edildiği öğrenildi. Kaza sebebiyle ulaşıma kapanan Konya-Afyonkarahisar yolunda trafik, bir süre ilçe merkezindeki ana caddeden sağlandı. Su kanalına devrilen minibüsteki yolcuların, İzmir’de katıldıkları düğün sonrası memleketleri Sivas’a giderken kaza yaptıkları öğrenildi.
ARAÇ KANELETE DÜŞTÜ: 2 ÖLÜ, 2 YARALI İzmİr-AydIn otobanında kontrolden çıkarak yol kenarındaki kanalete düşen kamyonetteki 2 kişi öldü, 2 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Aydın’dan İzmir yönüne gelen Recai Öztürk’ün (37) kullandığı 35 TAL 89 plakalı kamyonet, Torbalı ilçesi yakınlarında kontrolden çıkarak yol kenarındaki kanalete düştü. Kamyonetin kasasında bulunan Ediz (29) ve Bahri Ak (32) olay yerinde öldü. Yaralanan sürücü Öztürk ile yanındaki Ayla Ayaz (35), Torbalı Devlet Hastanesine kaldırıldı. Soruşturma sürüyor.
ÇORUM'DA TRAFİK KAZASI:3 ÖLÜ, 7 YARALI Çorum’un Osmancık ilçesinde meydana gelen trafik kazasında 4 kişi öldü, 6 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Samsun istikametinden İstanbul yönüne gitmekte olan Hüsamettin Çelik yönetimindeki 34 VD 872 plakalı otomobil, ilçeye 8 kilometre kala, Hasan İslamoğlu (42) idaresindeki 34 ED 214 plakalı otomobil ile çarpıştı. Kazada, Hüsamettin Çelik ve araçta bulunan 3 kişi olay yerinde öldü, 6 kişi de yaralandı. Yaralılar, Osmancık Devlet Hastanesindeki ilk müdahalenin ardından Çorum Devlet Hastanesine sevk edildi. Kaza sebebiyle İstanbul-Samsun karayolu bir süre trafiğe kapatıldı. |
20.07.2010 |
Doğu’da evlenme yaşı yükseliyor |
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde eğitim seviyesinin yükselmesiyle birlikte değişen sosyo-ekonomik yapı sonucu, evlilik yaşının yükseldiği, evlenen çift sayısının azaldığı bildirildi. TÜİK 2010 yılı ilk çeyrek evlenme boşanma istatistiklerine göre, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde evlenme sayısındaki azalma, Türkiye ortalamasının iki katından fazla. Türkiye’de Ocak-Şubat-Mart döneminde 96 bin 841 çift evlendi, geçen yılın aynı dönemine göre evlenme sayısı yüzde 9,9 azaldı. Evlenme sayısında en büyük düşüş yüzde 22,5 ile güneydoğuda oldu. Bölgede 2009 yılı ilk çeyreğinde 19 bin 423 çift, 2010 yılı ilk çeyreğinde ise 15 bin 45 çift evlilik yaptı. Ortalama ilk evlenme yaşı ise erkekler için 25,7, kadınlar için 22,7 olarak gerçekleşti. Gaziantep Zirve Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mustafa Çetinkaya, eğitim konusunda bölgede son yıllarda önemli mesafe alındığını ve daha çok kız çocuğunun okula gittiğini belirterek, “Dolayısıyla evlenme oranlarının düşmesi çok normal. Güneydoğuda da üniversiteleşme oranı artmaya başladı. Dolayısıyla evlilik yaşı yükseliyor ve evlenen çift sayısı azalıyor’’ dedi. Zirve Üniversitesi ve Şahinbey Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen sosyal sorumluluk projesi ‘’Evlilik Okulu’’ kapsamında, aile terapisti olarak çiftlere psikolojik eğitim de veren Çetinkaya, güneydoğuda evlilikler düşerken boşanmaların daha az olduğunu, bölgede boşanmanın halen bir ‘’tabu’’ olduğunu, evlilik kötü bile olsa sürdürüldüğünü söyledi.
“İLİŞKİLERİMİZİ DE ÇOK HIZLI TÜKETİYORUZ” Türkİye’de bu yıl ilk çeyrekte evlenme sayısında yüzde 9,9 azalma ve boşanma sayısında yüzde 4,8 artışı da değerlendiren Çetinkaya, bir ilişkinin ‘’fedakârlık, özveri’’ gerektirdiğini, eşlerin kendisini karşısındakinin yerine koyabilmesi ve duygularını anlayabilmesi gerektiğini vurguladı. Küreselleşen dünyada ekonominin hayatımızda çok belirleyici olduğunu belirten Çetinkaya, şunları anlattı: ‘’Marka kuşağındayız, tüketim toplumuyuz. Etiketlerimiz ve maddî şeyler üzerinden kendimizi ifade etmeye çalışıyoruz. ‘İnsanlara kendinizi tanıtır mısınız?’ dediğimde, önce işini, evini, arabasını söylüyor. Ama kişiliğine dair bir şey söylemiyor. İnsanlar duygularına yabancı. Her şeyin hızla tüketildiği ve yaşandığı çağdayız. İlişkiler de çok hızlı tüketiliyor. Boşanmaların sebeblerinden birisi bu. Her ekonomik kriz sonrasında boşanmaların artığını görüyoruz.’’ |
20.07.2010 |
TERÖRÜ BİTİRMEK İÇİN GÖNÜL SEFERBERLİĞİ |
Sivil toplum örgütleri olarak, Türkiye'nin her yerinde etnik ve her türlü ayrımcılığı sona erdirmek ve kardeşliği tesis etmek için gönüllü birliktelik seferberliği başlatacaklarını belirten Demokratik Sendikalar Konfederasyonu (DESK) Genel Başkanı Lütfi Şenocak, terör sorununun çözümü için din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılardan ''gönül elçisi'' olarak yararlanılmasını istedi. DEVLET MİLLET KAYNAŞMASI ''Bölgedeki din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılar, çalışma şartları ve özlük haklarında iyileştirme yapılarak gönül elçisi haline getirilebilir. Kürtçe ve Arapçayı iyi bilen din görevlileri gönüllü olarak bir yıllık eğitime alınmalı ve onları bölgede gezici vaiz olarak görevlendirip devlet millet kaynaşmasını sağlamalıyız.”
Terörü bitirmek için gönül seferberliği teklifi DEMOKRATİK Sendikalar Konfederasyonu (DESK) Genel Başkanı Lütfi Şenocak, terör sorunun çözümü için Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da görev yapan din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılardan ‘’gönül elçisi’’ olarak yararlanılması önerisinde bulundu. Şenocak yaptığı açıklamada, sivil toplum örgütlerinin son dönemde artan terör olaylarından rahatsız olduklarını ve terör belasından kurtulmak için ne gerekiyorsa yapılması gerektiğini söyledi. Hükümetten terörü bitirmek için inançlı ve kararlı bir şekilde ödün vermeden tedbirler almasını isteyen Şenocak, sivil toplum örgütleri olarak, Türkiye’nin her yerinde etnik ve her türlü ayrımcılığı sona erdirmek ve kardeşliği tesis etmek için gönüllü birliktelik seferberliği başlatacaklarını söyledi. Öğretmenler, sağlık çalışanları ve din görevlileri olarak terör sorununun çözümü için tüm Türkiye’yi dolaşacaklarını ifade eden Şenocak, şöyle konuştu:’’Bir sivil toplum örgütü olarak bu durumda meydan meydan dolaşarak, terörün, kan ve gözyaşının dinmesi için doğru politikaların neler olduğunun halka anlatılması gerektiğine inanıyoruz. Bu sebeble halkımızın huzuruna çıkarak olan bitenleri bütün açıklığıyla anlatmamız gerekmektedir. Bunu yapabilmek için, bütün sivil toplum kuruluşları, açık alan veya kapalı salon toplantıları düzenleyerek halkımız bu konuda aydınlatılmalıdır. Bu tarihi bir görev ve sorumluluktur.’’ Hükümete çağrıda bulunan ve ‘’Gönüllü Birliktelik Seferberliği’’ başlatılması gerektiğini belirten Şenocak, şunları kaydetti:’’Bölgede görev yapan din görevlisi, öğretmen ve sağlıkçılar, çalışma şartları ve özlük haklarında iyileştirme yapılarak bölgede gönül elçi hale getirilebilir. Terör sorununun çözümü için özellikle din görevlilerine özel bir proje uygulanmalı. O bölgede görev yapan Kürtçe ve Arapçayı iyi bilen din görevlilerimiz gönüllü olarak bir yıllık eğitime alınmalı ve onları bölgede gezici vaiz olarak görevlendirip devlet millet kaynaşmasını sağlamalıyız.’’
“AĞALIK SİSTEMİNİN ÖNÜNE GEÇİLMELİ’’ ON yıllardan beri devam eden, binlerce insanın yaşamına, onarılmaz acılara, maddî ve mânevî kayıplara mal olan, toplumsal dokuyu bozan, ülkeyi etnik çatışmaların eşiğine getiren sorunların bir an önce adil, demokratik, barışçı bir şekilde çözülmesi gerektiğini vurgulayan Şenocak, ‘’Biz ülkemizi gerçek huzura, barışa ve kardeşliğe götürmek için meydanlara çıkmaya hazırız. Din görevlileri, sağlık çalışanları ve öğretmenler olarak barış elçisi olmaya hazırız’’ dedi. Şenocak, terör sorunun çözümü için şu önerilerde bulundu: ’’Doğru tedavi için doğru teşhis koymanın gerekliliği tartışılmazdır. Teröre çözüm aranırken sorunun ekonomik ve sosyal bileşenleri göz önünde bulundurulmalıdır. Terör örgütünün beslendiği bölgelerde mesleksizlikle başlayan işsizlik ve paralelinde artan yoksulluk giderilmeden kalıcı bir çözüm sağlanmayacaktır. Siyasî partilerin yerel ve ulusal sivil toplum kuruluşlarının ortak akıl ve çözüm noktasında ulusal çıkarları kişisel ve örgütsel çıkarların önünde tutması gerekmektedir. Terör salt askerî tedbirlerle bitirilemez, ancak askerî kurumları ve ordumuzu bu mücadele moralsiz bırakacak acımasız eleştirilerden de imtina edilmelidir. Sivil ve askerî kurumların birlikte ve eş güdümlü hareket etmesi ideal olandır. Sosyo-ekonomik sorunların çözümü için, bölgede derhal toprak reformu yapılarak, ağalık sisteminin önüne geçilip, bölge halkının şartları eşitlenmelidir.’’ |
20.07.2010 |
‘DAYANIŞMA BEKLİYORUZ’ |
Teröre karşı dayanışma bekliyoruz. Teröre karşı dayanışma bekliyoruz TERÖRE karşı verilen mücadelede müttefik ülkelerden tam bir dayanışma beklediklerini belirten Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, bu dayanışmanın gecikmeksizin gösterilmesinin öneme değindi. Ahmet Davutoğlu, Atatürk Havalimanı’nda yaptığı açıklamada; Suriye, Afganistan ve Vietnam’ı kapsayan seyahatinde yapacaklarını anlattıktan sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Terör örgütü PKK’ya Kuzey Irak’taki mevcut faaliyetleri dışında uluslararası alanda da bir takım gayrı meşru faaliyet alanları içinde sağlanan finansal desteğe işaret eden Davutoğlu, bu konuda ilgili tarafları her zaman uyarıp, gerekli çalışmaları yaptıklarını anlattı. Davutoğlu, müttefik ülkelerden teröre karşı verilen mücadele konusunda tam bir dayanışma beklediklerini tekrarlayarak, “Ve bu dayanışmanın gecikmesizin olması önemlidir. Teröre karşı verilen mücadelede bu anlamda yürütülen faaliyetlerin ili koordine edilmesi lazım” dedi. |
20.07.2010 |
İKİ AYRI SOKAĞA MOLOTOF ATILDI |
GAZİANTEP'TE, iki ayrı sokağa molotofkokteyli atıldı. Edinilen bilgiye göre, gençlerden oluşan bir grup, Şahinbey ilçesi Esentepe Mahallesi’ndeki iki ayrı sokağa molotofkokteyli attı. Molotofkokteyllerinden biri parçalandı, diğeri patlamadı. Vatandaşların haber vermesi üzerine olay yerine gelen Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele, Bomba İmha ve Olay Yeri İnceleme ekipleri, bölgede çalışma yaptı. Çevredeki vatandaşlarla görüşen güvenlik güçleri, patlamayan molotofkokteylini Emniyet Müdürlüğüne götürdü. Vatandaşlar, gençlerden oluşan bir grubun molotofkokteylini LPG’li bir aracın altına atarak kaçtığını söyledi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. |
20.07.2010 |
POLİS NOKTASINA ROKETLİ SALDIRI |
HAKKARİ'NİN Yüksekova ilçesinde polis noktasına, terör örgütü PKK üyeleri tarafından roketli saldırı düzenlendi. Alınan bilgiye göre, terör örgütü PKK üyelerinin, ilçe girişinde bulunan polis noktasına yönelik düzenlediği roketli saldırıda, roket, polis noktasına isabet etmeyince can ve mal kaybı olmadı. Teröristler, güvenlik güçlerinin anında karşılık vermesiyle uzaklaştı. Bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı. |
20.07.2010 |
Eski başkan, bir kişiyi silâhla yaraladı |
Artvin’in Şavşat ilçesinde çıkan ‘’yol verme’’ tartışmasında 1 kişi silâhla yaralandı. Alınan bilgiye göre, Dalkırmaz köyü mezarlıklar mevkisinde, Şavşat eski belediye başkanlarından Hasan Yılmaz (61) ile aralarında daha önceden husumet bulunduğu iddia edilen Özbay Bilir (37) arasında, ‘’otomobiline yol verme’’ konusunda tartışma yaşandı. Tartışmanın büyüyerek kavgaya dönüşmesi sonucu Yılmaz ile Bilir birbirlerine, ruhsatsız tabancalarıyla ateş ettiler. Bilir, Yılmaz’ın silâhından çıkan kurşunla yaralandı. Yılmaz ve beraberindeki Tunahan Demir ise içinde bulundukları otomobilin kırılan camlarının üzerlerine düşmesi sonucu hafif yaralandılar. Karın bölgesinden ağır yaralanan Bilir, Şavşat Devlet Hastanesindeki tedavisinin ardından, Rize Devlet Hastanesine sevk edildi. Yılmaz, jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Soruşturma devam ediyor. |
20.07.2010 |
El Kaide’ye operasyon |
ADANA Emniyet Müdürlüğünce Adana, İstanbul, Antalya ve Çanakkale’de düzenlenen terör örgütü El Kaide’ye yönelik eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan 29 kişi adliye sevk edildi. Alınan bilgiye göre, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin 16 Temmuzda Adana, İstanbul, Antalya ve Çanakkale’de eş zamanlı yaptığı operasyonda gözaltına alınan 29 zanlının Adana Emniyet Müdürlüğündeki sorguları tamamlandı. Yoğun güvenlik önlemleri altında önce Adli Tıp Kurumuna, ardından da adliye sevk edilen zanlılar, slogan attı. Bu arada, zanlıların sevkleri sırasında bazı basın mensupları ile polis ekipleri arasında görüntü alınması dolayısıyla kısa süreli tartışma yaşandı. |
20.07.2010 |
Çiçek, Mamak Askerî Cezaevi’ne nakledildi |
GENELKURMAY Askerî Savcılığının, ‘’İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ başlıklı yazıyla ilgili olarak hakkında dâvâ açtığı Deniz Piyade Kurmay Kıdemli Albay Dursun Çiçek’in Mamak Askerî Cezaevi’ne nakledildiği bildirildi. Çiçek’in kızı stajyer Avukat İrem Çiçek, Genelkurmay Askerî Mahkemesi’nde 20 Temmuz Salı günü görülmeye başlanacak dâvâ öncesinde yaptığı açıklamada, babasının duruşma sebebiyle, dün, İstanbul’dan Ankara’ya getirildiğini ve Mamak Askerî Cezaevi’ne konulduğunu belirtti. Albay Çiçek, halen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen, ‘’İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ dâvâsının tutuklu sanıkları arasında bulunuyor. |
20.07.2010 |
Yüksek Hakem Kurulu'na yeni üyeler |
BAKANLAR Kurulu Yüksek Hakem Kurulu’nun yeni üyelerini seçti. Bakanlar Kurulu kararıyla, 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nun 53’üncü maddesine göre, Yüksek Hakem Kurulu asil üyeliğine Prof. Dr. Ali Şafak, yedek üyeliklerine de Prof. Dr. Remzi Fındıklı ve Metin Yılmaz seçildi. Karar Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi. |
20.07.2010 |
Teröristler BOTAŞ boru hattına saldırdı |
GİRESUN'UN Bulancak ilçesine bağlı Aydındere beldesi kırsalında PKKlı teröristler BOTAŞ’ın doğalgaz boru hattına patlayıcı ile sabotaj düzenledi. Edinilen bilgiye göre, akşam saatlerinde Bulancak ilçesinin Aydındere beldesine bağlı Semen Yaylası’nda, Giresun-Ordu doğalgaz boru hattına, teröristler tarafından patlayıcı ile sabotaj düzenlendi. Sabotajın ardından kaçan teröristlerin yakalanması için bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldığı bildirildi. |
20.07.2010 |
Akdağmadeni'nde el bombası bulundu |
YOZGAT'IN Akdağmadeni ilçesinde, patlamamış bir el bombası bulundu. Alınan bilgiye göre, bir ihbarı değerlendiren jandarma ekipleri, Körük köyündeki harabe bir evde patlamamış bir el bombası buldu. Yozgat’tan gelen olay yeri inceleme ekiplerinin yaptığı çalışma sonucu, bulunan patlayıcının savunma tipi el bombası olduğu, üzerindeki seri numarasının ise kazınmış olduğu belirlendi. El bombası, olay yeri inceleme ekiplerince muhafaza altına alınırken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. |
20.07.2010 |
Sigara yasağına DSÖ’den övgü |
DSÖ Avrupa Bölgesi Direktörü Zsuzsanna Jakab, Türkiye’nin, tütün kontrol tedbirlerini ülke seviyesinde kararlı ve sürekli biçimde uyguladığını belirterek, ‘’Türkiye, çalışmalar neticesinde artık DSÖ Avrupa Bölgesinde halka açık kapalı alanlarını yüzde 100 dumansız hale getirmiş üç seçkin ülkeden biridir’’ dedi. DUMANSIZ 3 AVRUPA ÜLKESİNDEN BİRİ KARARLI VE SÜREKLİ UYGULAMA Türkiye’ye sigara yasağı övgüsü DSÖ Avrupa Bölgesi Direktörü Zsuzsanna Jakab, Türkiye’nin, tütün kontrol tedbirlerini ülke seviyesinde kararlı ve sürekli biçimde uyguladığını belirterek, ‘’Türkiye, çalışmalar neticesinde artık DSÖ Avrupa Bölgesinde halka açık kapalı alanlarını yüzde 100 dumansız hale getirmiş üç seçkin ülkeden biridir’’ dedi. DSÖ tarafından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a verilen ‘’DSÖ Genel Direktörü Küresel Sigara ile Mücadele 2010 Özel Ödülü’’ takdim töreni Rixos Otel’de yapıldı. Törene, Başbakan Erdoğan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl, Sağlık Bakanlığının çeşitli birimlerinde görev yapan yöneticiler, çeşitli hastanelerin başhekimleri ile DSÖ heyetinden temsilciler katıldı. Törende konuşan DSÖ Avrupa Bölgesi Direktörü Jakab, ödülü DSÖ Genel Direktörü Dr. Margaret Chan ve Türkiye’nin ulusal tütün kontrol programlarında çalışan bütün DSÖ personeli adına Başbakan Erdoğan’a takdim etmekten büyük bir mutluluk ve onur duyduğunu söyledi. Jakab, şunları kaydetti: ‘’Bu ödül, tütün kontrolü alanındaki güçlü ve sürekli önderliğiniz ile özellikle Türkiye’nin halka açık kapalı alanlarının dumansız kılınarak, sağlıklı yaşam biçimlerini teşvik konusundaki kararlılığınız ve ülkenizin tütün kontrolü çalışmalarında başı çeken ülkelerden biri haline gelmesine önderlik etmeniz sebebiyle verilmektedir.’’ Türkiye’nin tütün kontrolünü çok ciddiye aldığını ve bu konuda büyük ilerleme kaydettiğini bildiren Jakab, şöyle devam etti: ‘’Geçtiğimiz yıllar içerisinde halka açık, kapalı alanların bütününde sigara içilmesi yasaklanmış ve ikram sektörü de yasak kapsamına alınmıştır. Sigara fiyatları artırılmış sigaraya uygulanan vergi oranları DSÖ MPOWER politikası tarafından önerilen yüzde 75’in üzerine çıkarılarak DSÖ Avrupa Bölgesi’ndeki en yüksek vergi oranlarından birisine ulaşılmıştır. Hükümetin, halk sağlığı çevrelerinin ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliğiyle halkın farkındalığı, eğitilmesi ve savunuculuk yapılması sağlanmıştır. Bu ülkede çocukları, gebeleri ve diğer bütün yetişkinleri, okullarda, toplu taşıma araçlarında, hastanelerde, restoranlarda ve barlarda sigara dumanına maruz bırakmamak için çok çalıştınız. Türkiye, bütün bu çalışmalar neticesinde artık DSÖ Avrupa Bölgesi’nde halka açık, kapalı alanlarını yüzde 100 dumansız hale getirmiş 3 seçkin ülkeden biridir. Bu seçkin ülkeler Türkiye, Birleşik Krallık ve İrlanda’dır.’’
“TÜRKİYE’NİN GAYRETİNİ TAKDİR EDİYORUZ” Jakab, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile DSÖ arasındaki işbirliğinin daima örnek teşkil edecek nitelikte olduğunu ifade ederek, ‘’Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, DSÖ’nün teknik desteğinden Bloomberg Sigara ile Mücadele Küresel girişimi ortaklarının halk sağlığı alanındaki desteğinden en etkili biçimde yararlanmasını bilmiştir. Tütün kontrol tedbirlerini ülke seviyesinde kararlı ve sürekli biçimde uygulayan ise Türkiye olmuştur’’ dedi. Türkiye’nin bu konudaki tüm gayretini takdir ettiklerini vurgulayan Jakab, ‘’Bu noktaya gelinmesi için ciddi cesaret ve feraset sergilenmiştir. DSÖ, halk sağılığı adına her türlü siyasi farklılıkların üstesinden gelmek için gayret sarf eden ülkelerin yanındadır’’ diye konuştu. |
20.07.2010 |
Kılavuzda 49 yanlış var |
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, 2010 ÖSYS Yüksek Öğretim Programları ve Kontenjanları kılavuzunda yer alan ‘’2009 ÖSYS En Küçük Puan ve Başarı Sıraları’’ bilgilerinde, 49 program için yanlışlık olduğunun belirlendiği belirterek, ‘’Bu yanlış küçük bir unutkanlıktan kaynaklanıyor. Bunu iki sayfalık bir düzeltme halinde hazırladık.’’ dedi. ÖSYM, 49 hatayı iki sayfada düzeltti ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, ‘’2009 ÖSYS en küçük puan ve başarı sıraları bilgilerinde, 49 program için yanlışlık olduğunun belirlendiğini belirterek, ‘’Bu yanlış küçük bir unutkanlıktan kaynaklanıyor... Bunu iki sayfalık bir düzeltme halinde hazırladık. Bu düzeltmeleri internet sayfamıza da koyduk’’ dedi. Yarımağan, ÖSYS Kılavuzu’daki yükseköğretim programlarının 2009 merkezi yerleştirmedeki en düşük puanları ve başarı sıraları ile ilgili düzenlediği basın toplantısında, 2010 ÖSYS Yüksek Öğretim Programları ve Kontenjanları kılavuzunda yer alan ‘’2009 ÖSYS En Küçük Puan ve Başarı Sıraları’’ bilgilerinde, 49 program için yanlışlık olduğunun belirlendiği belirterek, ‘’Bu yanlışlık küçük bir unutkanlıktan kaynaklanıyor. Görme adayların yerleştirmelerinde bir takım özel işlemler yapılıyor. Çünkü görme engelli adaylar şekilli sorulardan muaflar... Bunu iki sayfalık bir düzeltme halinde hazırladık. Bu düzeltmeleri internet sayfamıza da koyduk’’ şeklinde konuştu. |
20.07.2010 |
Ramazan pidesi fiyatları açıklanıyor |
Ramazan pidesi fiyatları açıklanıyor ... TÜRKİYE Fırıncılar Federasyonu Genel Başkanı Halil İbrahim Balcı yaklaşan Ramazan ayı dolayısıyla illerde uygulanacak ‘Pide ve son ekmek fiyatları’ ile ilgili açıklamalarda bulunacak. Federasyon Genel Merkezi’nde bugün saat 14.00’de yapılacak toplantıda Balcı’nın Türkiye genelinde uyulması gereken kriterler, üretici tüketici ilişkileri ile Ramazan dolayısıyla ‘Ekmek fırınlarındaki’ düzenlemeleri gündeme getirmesi bekleniyor. |
20.07.2010 |
15 yıl sonra kan dâvâsını bitirdiler |
ŞANLIURFA'NIN Siverek ilçesinde 15 yıldır aralarında kan daâvâsı bulunan akrabalar barıştırıldı. Alınan bilgiye göre, ilçeye bağlı Kucak köyünde 1995 yılında arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavgada bir babayla kızının hayatını kaybetmesinin ardından aralarında kan dâvâsı başlayan taraflar, Siverek Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Ersin Bucak’ın girişimiyle barışmayı kabul etti. Bunun üzerine bir kısmı köyü terk eden Altınyüzük ailesinin 2 tarafı, Kucak köyünde inşaat halindeki köy camisinde bir araya gelerek, kucaklaşarak aralarındaki husumete son verdiklerini belirttiler. |
20.07.2010 |
Ağustos’a kadar havalar sıcak olacak |
TÜRKİYE Haziran ayını yağmurlarla geçirdi ancak Temmuz geldiğinde sıcaklık birden yükseldi. Bu hafta Türkiye genelinde havayı serinletecek önmeli bir yağış yok ama bugün Kırklareli, Tekirdağ, Afyon, Kütahya, Uşak, Ankara, Eskişehir çevrelerinde yaz sağanakları bekleniyor. İstanbul’da da bazı ilçelere yarın kısa süre yağmur yağabilecek ama bu yağmurlar havayı serinletmiyor. İstanbul’da sağanak yağışlardan hemen sonra yeniden güneş açacak ve bunaltıcı hava devam edecek. Türkiye genelinde sıcak hava Temmuz ayı sonuna kadar etkisini sürdürecek. Dünya ise en sıcak yılını yaşıyor. Ulusal İklim Verileri Merkezi’nin şefi Jay Lawrimore, ilk altı ay dünyanın şimdiye kadar ölçülen en sıcak yılı oldu. Bu yıl ilk ayda görülen sıcaklık 1998’den 0.03 derece daha yüksek. |
20.07.2010 |
Kuş cenneti göl, köylünün geçim kaynağı |
VAN'IN Erçek beldesinde 193 kuş türüne ev sahipliği yapan ve bir bölümünün üreme alanı olan Erçek Gölü çevresindeki araziler, aynı zamanda Karagündüz köyü halkının geçim kaynağını oluşturuyor. Van merkeze 30 kilometre uzaklıktaki Erçek Gölü, aralarında nesli tükenme tehlikesi altında bulunan 193 kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Göl kıyısında, Karagündüz köyündeki vatandaşlara ait tapulu araziler, aynı zamanda bazı kuş türlerinin ise üreme alanı olarak kullanılıyor. Köy halkının geçim kaynağını oluşturan bu arazilerin ot biçme dönemi ile bazı kuşların kuluçka döneminin aynı zamana denk gelmesi yavru kuşlar ve yumurtalar açısından risk oluşturuyor.Köy Muhtarı Özer Polater, göl kıyısında vatandaşlara ait tapulu arazilerin bulunduğunu belirterek, bazı kuş türlerinin bu arazilerde kuluçkaya yattığını söyledi. Bu kuşların üreme döneminde, vatandaşların ot biçmeye başladığını anlatan Muhtar Polater, ot biçme döneminde bazı yavru kuşlar ile yumurtaların zarar gördüğünü vurguladı.Polater, köy halkının kuşlar konusunda çok hassas olduğunu ancak, vatandaşların geçim kaynağı olan arazileri biçmesinin önlenemediğini anlatarak, ‘’Bunun önlenmesi için bazı çalışmalar yapmamız gerekiyor. Biz bu alandaki kuşlarımızı korumak istiyoruz. Bu arazilerin istimlak edilerek koruma altına alınmasını istiyoruz’’ dedi. |
20.07.2010 |
Her yerde sebze meyve festivali var |
HER bölgesi farklı iklim yaşayan ve bu nedenle ‘’meyvesebze cenneti’’ olan Türkiye’de, bamyadan turpa, kavundan karpuza, elmadan armuda, kirazdan muza, fındıktan fıstığa varıncaya kadar hemen her sebze ve meyve için festival düzenleniyor. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semih Çağlar, Türkiye’nin farklı iklimlerin etkisi altında olma yanında çok farklı yapıda topraklara sahip olduğunu belirterek, bu durumun tarımsal üretimde çeşit zenginliğini beraberinde getirdiğini söyledi. Türkiye’de sebze ve meyve üreticiliğinin çok sayıda aile için en önemli geçim kaynağı olduğunu ifade eden Çağlar, ‘’İller bir yana ilçelerde hatta belde, köylerde dahi festivaller, şenlikler düzenlenerek ürünlerini tanıtmaya, tanıtım yoluyla gelirlerini artırma yanında biraz olsun eğlenmeye çalışıyor’’ dedi. |
20.07.2010 |
MAHKEME, BALYOZ İDDİANAMESİNİ KABUL ETTİ |
‘’Balyoz Planı’’ iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma sonucu 196 kişi hakkında hazırlanan iddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. 196 sanıklı Balyoz iddianamesinde şüpheliler, “Hükümeti cebren devirmek ve engellemek. ve Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçlarıyla suçlanıyor. Emekli Orgenerallar Çetin Doğan, İbrahim Fırtına ve Özden Örnek ve “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” davasının bir numaralı sanığı Albay Dursun Çiçek de bu davada yargılanacak isimler arasında. |
20.07.2010 |
Eroğlu: Önce ‘mülkiyet’ |
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ile sürdürdürdüğü Kıbrıs müzakerelerinde ‘’mülkiyet’’ başlığını görüşürken başka bir konuyu görüşmeyeceğini söyledi. Eroğlu, Kıbrıs konusunda, Hristofsay’ın önerdiği şekilde bir uluslararası konferansı kabul etmelerinin söz konusu olmadığını da açıkladı. Cumhurbaşkanı Eroğlu, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamalarına katılmak üzere KKTC’ye gelen TBMM heyetini kabulü sırasında, bir gazetecinin, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hritofyas’ın ‘’mülkiyet’’ başlığıyla ilgili önerilerine ilişkin sorusu üzerine, şunları söyledi:’’Başından beri, mülkiyet konusunu tartıştığımızı söylüyorum. Rum tarafı ise müzakere masasında buna, hem toprağı, harita konusunu, hem de Türkiye’den gelen göçmenler konusunu ilave etmeye çalışıyor. Bense ‘konumuz Mülkiyettir, dolayısıyla bu başlığı bitirmeden bir başka başlığa geçmeyiz’ şeklinde konuşuyorum. Yaptığımız son 3 toplantıda aynı istek Rum tarafından, aynı cevap benim tarafımdan verilmektedir.’’ Hristofyas’ın 15 Temmuzda darbeyi kınama toplantısında yaptığı konuşmada, aynı konuları gündeme getirerek, toprak, Türk göçmenler konusunu mülkiyetle birlikte ele alınması gerektiğini söylediğini anımsatan Eroğlu, Hristofyas’ın, bir öneri gibi, bunları ‘’dünya kamuoyunun gözüne sokmaya çalıştığını’’ kaydetti. Hristofyas’ın uluslararası konferansı da gündeme getirdiğini ve Kıbrıs Türk tarafının bu konferansa ‘’toplum’’ olarak katılmasından söz ettiğini, bunlara itibar etmelerinin söz konusu olmadığını vurgulayan Eroğlu, Kıbrıs sorununun, uluslararası konferansta çözülecek bir konu olmadığını belirtti. ‘’Kıbrıs konusu, burada yaşayan iki halk tarafından çözümlenecek bir konudur’’ diyen Eroğlu, düzenlenecek uluslararası bir konferansa garantörler Türkiye, Yunanistan ile KKTC ve Kıbrıs Rum yönetiminin, ayrıca isterse İngiltere’nin de katılabileceğini söyledi. Eroğlu, ‘’Hristofyas’ın izah ettiği şekilde bir uluslararası konferansın kabulü mümkün değil’’ diye konuştu. Lefkoşa/aa |
20.07.2010 |
KKTC Elçiliği’ne Türkmen atandı |
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Büyükelçiliği’ne Ömer Kaya Türkmen atandı. Türkmen’in atama kararnamesi Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yer aldı. Ayrıca Tayland Büyükelçisi Mehmet Çınar Aldemir, Endonezya Büyükelçisi Aydın Evirgen, Bulgaristan Büyükelçisi Mehmet Tuğrul Gücük merkeze alındı. Endonezya Büyükelçiliği’ne Japonya Büyükelçiliği Müsteşarı Murat Adalı, Bulgaristan Büyükelçiliği’ne İsmail Aramaz atandı. |
20.07.2010 |
KKTC’ye uygulanan ambargolar kalksın |
DSP Genel Başkanı Masum Türker, ‘’KKTC’ye yönelik ambargoların kaldırılmasının zamanı gelmiştir’’ dedi. Türker, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıl dönümü ve 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı sebebiyle mesaj yayımladı. DSP Genel Başkanı Türker, Kıbrıs sorunun çözümü için Ada’da iki ayrı millet, iki ayrı devletin varlığının kabul edilmesi gerektiğini bildirdi ve şunları kaydetti:’’Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs’ta 1974 öncesindeki sıkıntılı günlerin bir daha yaşanmasına izin vermeyecektir. Kıbrıs’ta iki ayrı millet, iki ayrı devlet vardır. Çözüm Ada’daki bu gerçeğin kabul edilmesiyle mümkündür. KKTC’ye yönelik ambargoların kaldırılmasının zamanı gelmiştir. Bugün KKTC üzerinden pazarlık yapmaya çalışanlar, KKTC’yi ‘yük’ olarak görenler, Barış Harekâtı öncesinde Ada’da yaşananları unutmamalıdırlar. KKTC, bağımsız ve özgür bir devlet olarak varlığını sürdürmeye devam edecektir. KKTC’yi tanımayanlar, bir gün gelecek tarih içinde ‘suçlu’ olarak değerlendirilecektir. KKTC’nin siyasî eşitliğini, Kıbrıs Türk halkının refah ve mutluluğunu güvence altına alacak kalıcı çözüme ulaşılması yönündeki çabalara DSP her zaman katkı sağlayacaktır.’’ |
20.07.2010 |
Erdoğan: Eroğlu’nun çabalarını destekliyoruz |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ana vatan ve garantör ülke olarak Türkiye’nin, Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme kavuşulması yolunda BM Genel Sekreterinin iyi niyet misyonu çerçevesinde devam eden müzakere sürecini ve bu çerçevede KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun yapıcı çabalarını desteklediğini bildirdi. Başbakan Erdoğan, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı sebebiyle KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu’na gönderdiği mesajda şunları kaydetti:”Ana vatan ve garantör ülke olarak, Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme kavuşturulması yolunda BM Genel Sekreterinin iyi niyet misyonu çerçevesinde devam eden müzakere sürecini ve bu çerçevede göstermekte olduğunuz yapıcı çabaları destekliyor, BM kapsamlı çözüm sürecinin 2010 yılı sonuna kadar sonuçlanması gereği görüşünü paylaşıyoruz. Öte yandan Kıbrıs Türküne dayatılan haksız kısıtlamalara bir son verilmesi, Kıbrıs Türk halkının çözümsüzlüğün mağduru haline getirilmemesi hakkaniyetin gereğidir. ” Erdoğan, Türkiye’nin, Kıbrıs Türk halkının mutluluk ve refah yolunda sergilediği mücadelede üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğini ve KKTC’nin her alanda gelişip güçlenmesi için desteğini sürdüreceğini vurguladı. |
20.07.2010 |
‘’BARIŞ, DÜNYANIN VE RUM TARAFININ TUTUMUNA BAĞL |
KKTC’de 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramının 36. yıldönümü kutlamaları, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun Bayrak Televizyonundan saat 12.00’de yaptığı açış konuşmasıyla ve 21 pare top atışıyla başladı. Halkın bayramını kutlayan Cumhurbaşkanı Eroğlu, ‘’36 yıl önce bir 20 Temmuz sabahı doğan özgürlük güneşi çok şükür ki bizi aydınlatıyor ve inanıyoruz ki bundan sonra da hep aydınlatacak’’ dedi. Cumhurbaşkanı Eroğlu, Rum tarafına ‘’Kıbrıs Cumhuriyeti’’ muamelesi yapıldığı sürece, Kıbrıs Türk tarafıyla adil bir yetki paylaşımına gitmesinin son derece zor olduğuna işaret ederek, uluslararası toplumun bu açıdan kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini belirtti. Eroğlu, ‘’Yani barış, anlaşma bizden çok dünyanın ve Rum tarafının tutumuna bağlıdır’’ dedi. Eroğlu, şöyle devam etti:”Kıbrıs’ta 20 Temmuz 1974 sonrasında oluşan yeni bir coğrafya, bunun üzerinde oluşan iki ayrı devlet, iki halk, iki ayrı demokrasi ve iki kesim vardır. Kıbrıs’ta varılacak bir anlaşma bu gerçeklere dayanmalı ve egemen eşitliğimizi, Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini mutlaka içermelidir.’’ |
20.07.2010 |
Gazze ablukası korkunç bir hata |
Avrupa Birliği Komisyonunun İngiliz üyesi Chris Patten, AB’nin Ortadoğu’da daha aktif bir rol alması gerektiğini belirterek, “İsrail’in Gazze’ye yönelik politikası korkunç bir hata, edepsizlik, kanun dışı ve faydasız bir davranıştır” şeklinde konuştu. Gazze ablukası korkunç bir hata GAZZE'Yİ ziyaret eden Avrupa Birliği Komisyonu İngiliz üyesi Chris Patten, Avrupa Birliği’nin , ABD’nin Orta Doğu’daki ağırlığını kırarak, bölgede mutlaka daha aktif ve yapıcı bir rol alması gerektiğini söyledi. İsrail’in Gazze blokajını sert bir dille eleştiren Chris Patten, “İsrail’in Gazze’ye yönelik bu politikası korkunç bir hata, edepsizlik, kanun dışı ve faydasız bir davranıştır.”dedi.
HAMAS’IN İZOLE EDİLMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMELİ Hamas’ın soyutlaştırılmasının da artık gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Chris Patten, Kuzey Irlanda örneğini verdi: “Eğer biz Kuzey İrlanda için savaşan IRA ve Sinn Fein partisi ile görüşmeseydik, barışa ulaşamazdık. Bazen aynı görüşte olmadığınız kişilerle konuşmak zorundasınız. Tam bir ateşkes olmadan Hamas ile görüşülmemesini mantıklı bulabilirsiniz.”diye konuştu. Chris Patten, Hamas’ın geçmişteki bütün anlaşmaları kabul etmesi üzerinde ısrar edilmesinin mantıklı olmayacağını belirterek, İsrail’e de göndermede bulundu: “Peki İsrail geçmişteki bütün anlaşmalara uydu mu? Eğer Hamas’ı izole edersen zayıflatabilir misin bu şekilde? Bence daha da güçlendiriyorsun.”
AB’YE ELEŞTİRİ Chris Patten, 2002 yılından bu yana ilk kez Gazze’yi ziyaret etti. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’un göreve geldiğinden bu yana Gazze’yi iki kere ziyaret etmesini olumlu bulan AB Komisyonu üyesi Chris Patten, ancak bunun yeterli olmadığını, AB’nin Orta Doğu’daki ABD hegomanyasını kırarak bölgede daha fazla rol alması gerektiğini söyledi. AB’yi eleştiren Patten, AB’nin, ABD’nin bölgede ne yapacağı beklemek yerine, daha fazla çaba göstermesi ve daha açık bir politika izlemesi gerektiğini vurguladı. |
20.07.2010 |