Dünya |
Bulgaristan’da din ve vicdan özgürlüğüne darbe |
Türk Dünyası İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Abdullah Buksur, toplum içinde insanların huzur içinde insanca yaşayabilmesi için, hangi dine ve inanca sahip olurlarsa olsunlar, inandıklarının gereklerini yerine getirme özgürlüğüne sahip olmaları gerektiğini belirterek, “Oysa Bulgaristan’ın otoriter yaklaşımı; ‘ancak bizim atadığımız insanlar size inancınızın gereğini yapmanızı sağlar’ anlayışından başka bir şey değildir. Oysa dinî özgürlüğün devlet otoritesi tarafından karşılanması gereken tarafı, insanların günlük yaşamlarında, dinlerinin gereğine uygun olarak, diledikleri kişi veya kişileri tanıma / yetkilendirme hakkını kullanma, devletinde bunun gerektirdiği şartları sağlama yükümlüğü, şeklinde tanımlanmaktadır” dedi.Bulgaristan’da din ve vicdan özgürlüğünü ilişkin bir açıklama bayan Abdullah Buksur, her bireyin ibadetlerini serbestçe yapabilmesi, devletin bireyleri dinsel inançlarından dolayı baskı altına almaması, yönlendirmemesi ve onlar adına tercihler yapmaması gerektiğini, tam tersine vatandaşını her türlü baskılara karşı koruması gerektiğini söyledi. Buksur, “Bulgaristan devlet yöneticileri, Avrupa Birliği üyesi bir ülke olarak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini hiçe sayan, hukukî olmayan, tamamen siyasî nitelikteki bir kararla, Müslümanların dini işlerine müdahale ederek, bütün teamülleri hiçe sayarak, Bulgaristan Baş Müftülüğüne 1,5 milyon Müslüman’ın oylarıyla seçilmiş olan Mustafa Aliş Haci’nin Baş müftülük yetkisini, Bulgaristan Yüksek Temyiz Mahkemesinin, Jivkov dönemini aratan bir kararına dayanarak adaletsiz bir şekilde iptal etmiştir. Bu insanlık adına kabul edilemez” diye konuştu. Abdullah Buksur, “Bulgaristan devleti tarafından yapılan Müftü ataması, Bulgaristan Müslümanlarının karşı baskıcı, yok sayma anlayışının açık bir göstergesidir” dedi. |
08.07.2010 |