Kültür-Sanat

Emirdağ Yılları Sergisi açıldı

Büyük İslâm âlimi Bediüzzaman Said Nursî’nin hayatından, Emirdağ yıllarını mercek altına alan sergi açıldı. İstanbul Fatih Ali Emiri Kültür Merkezinde açılan sergi, 13 Haziran’a kadar ziyaretçilerini bekliyor.

İlim Kültür Vakfı ve Barla Platformunun organize ettiği sergi, Risâle-i Nur tarihinin 1944-1960 arasındaki bölümü kapsayarak ‘Emirdağ Yılları’ adını taşıyor.

Serginin açılış törenine; Araştırmacı-Yazar Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Bediüzzaman’ın yakın talebeleri Abdullah Yeğin, Said Özdemir, Abdülkadir Badıllı, Mehmet Fırıncı, Şükran Çalışkan, Münire Özdemir ve Şükran Demirel ve çok sayıda vatandaş katıldı. Sergi açılışından önce kültür merkezinin salonunda Kur’ân-ı Kerim okundu ve sinevizyon gösterisi izletildi. Açılış törenine katılan Bediüzzaman’ın talebeleri, o dönemle ilgili hatıralarını anlattı. Sergi açılışında konuşan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Üstad yalın kılıç bir zekâ, asla sarsılmayan bir iman, ne geceden ne gündüzden korkmayan, hakikat sevdalısı, yakıtı kendinden biriydi. Bütün kasırgalara ve depremlere rağmen asla ara vermeyen daima yürüyen, yorulmayan, eğilmeyen büyük bir beyin ve gönül kahramanıydı. Okyanus gibi geniş, zemzem gibi billur bir yürek, sahabe gibi dik duran, sadece secdeye eğilen bir baş, suların bulanık aktığı zamanlarda susamış ruhlara akan inancın ve yeniden dirilişin pınarıdır” diyerek Bediüzzaman’ı anlattı.

Risâle-i Nurları yazdığı için 8–10 sefer hapiste yattığını söyleyen Bediüzzaman’ın talebelerinden Said Özdemir de bunu Allah’ın bir lütfu olarak gördüğünü söyledi. Özdemir, o dönemde yaşadığı bir hadiseyi şöyle anlattı: “O zamanlar eserler eski yazıyla basılıyordu. Bunları yeni gençlik okuyamıyordu. Bu eserleri yeni yazıyla bastırmak mecburiyetindeydik. ‘Sözler’i bana getirdiler, ben de Ankara’da bastırdım bu eserleri. Kendisi de mübarek kesesinden bin 200 Lira çıkardı ve bana verdi. Basıp ciltlettikten sonra kendisine getirdiğim zaman o anda hakikaten insan duygulanıyor, kalktı bağrına bastı ve dedi ki; ‘Şimdi ahirete gitsem sevinerek giderim; çünkü binlerce, milyonlarca gençler okuyarak imanlarını kurtaracaklar.’ “Said Özdemir, konuşmasının ardından kısa bir dua yaptı. Açılış konuşmaların ardından orada bulunan talebelerle birlikte açılış kurdelesi kesildi. Sergide Bediüzzaman’ın şahsî eşyalarından, el yazması Risâle-i Nurlara kadar birçok eser sergileniyor. Emirdağ Yılları sergisinde o dönemden kalma eserler ve belgelerin yanı sıra Bediüzzaman’ın talebelerinin hayat hikâyeleri ve hatıraları da yer alıyor. Sergi süresinde Bediüzzaman’ın yakın talebeleri ile sohbetler yapılarak o günlere dair hayatlarını ziyaretçilerle paylaşacak.

ELİF NUR KURTOĞLU / ANKARA

31.05.2010

‘Fatih Sultan Mehmed’ FETİH YÜRÜYÜŞÜNDE

FATİH Belediyesi’nin “557. Yıl Fetih Kutlamaları” çerçevesinde Fetih akşamı (29 Mayıs) temsili ‘Fatih Sultan Mehmet’ ve Hocası Akşemsettin, atının üzerinde meşaleli gençlerle ve mehteran takımı eşliğinde İstanbul Fatih’deki Fevzi Paşa Caddesi’nden, Saraçhane Meydanı’na kadar yürüdü.

Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’in de katıldığı yürüyüşe vatandaşlar da destek verdi. Saat 20.45 sıralarında Mihrimah Sultan Cami önünde temsili ‘Fatih Sultan Mehmed’ ve Hocası Akşemsettin atının üzerinde, Mehter Takımı, izciler ve kalabalık bir vatandaş grubu, yürüyüşe başladı. Ellerinde meşalelerle yürüyen gençler ve vatandaşlar yol boyunca Mehter Takımının marşlarına katılarak coşkularını gösterdi. Meşaleli grubun yürüyüşü sırasında çevrede bulunan vatandaşlar da yürüyüşe alkışlarıyla ve marşlara katılarak destek verdi. Yürüyüş Anıtpark’ta sona erdi. Burada hazırlanan kürsüde bir konuşma yapan Mustafa Demir, Türkiye’nin hemen her yerinde Fetih Kutlamalarının yapıldığına işaret etti. İstanbul’un Fethi’nin en çok Fatihliler tarafından kutlanması gerektiğine işaret eden Demir, “Fatih Sultan Mehmed 557 yıl önce bizim geldiğimiz yoldan, Edirnekapı’dan buraya gelmiş. Buradan Ayasofya’ya geçmiş ve namazını kılmıştır” dedi. Fatih’te eski eser olarak ne varsa hepsini ortaya çıkarmayı hedeflediklerini belirten Demir, bunları gelecek kuşaklara ulaştırmanın hedeflerinden biri olduğunu vurguladı. Demir, Fatih’in İstanbul’u fethederek çağ kapatıp çağ açtığını hatırlattı ve “Bizler bu komutana, padişaha, lidere lâyık olabilmek için, gelecek kuşaklara düzgün bir şehir bırakabilmek için var gücümüzle çalışmalıyız” diye konuştu. Daha sonra mehter takımı konser verirken havai fişek gösterisi yapıldı. Büyük bir coşkuyla karşılanan ve yaklaşık 5 dakika süren havai fişek gösterisinin ardından program sona erdi.

Fetih'e görkemli kutlama

İSTANBUL'UN fethinin 557. yıl dönümü, Haliç üzerinde ışık, su, ses, lazer ve görüntü teknikleri kullanılarak hazırlanan gösteriyle kutlandı. Gösteriler için Balat sahilinde özel bir platform oluşturuldu. Yaklaşık 1 saat süren kutlamaları, Haliç sahilini dolduran binlerce İstanbullu, ellerinde Türk Bayraklarıyla izledi. Bu özel şov, Avrupa’nın en büyük gösterilerinden biri olan ses ve su gösterisiyle başladı. Ardından sudan oluşturulan perdede, İstanbul’un fethinin anlatıldığı ‘’İstanbul fetih filmi’’ gösterildi. Haliç üzerine kurulan platformda ise Genelkurmay Başkanlığı Askerî Müze ve Kültür Sitesi Mehteran Bölüğü konser verdi. Finalde, 10 bin adet havaî fişeğin kullanıldığı ışık, su, ses, lazer ve havaî fişek gösterisi İstanbulluları büyüledi. Gösterileri, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığına atanan İstanbul Valisi Muammer Güler ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da çocuklarla birlikte Türk Bayrağı sallayarak izledi.

31.05.2010

Vezirköprülü hanımlardan Kastamonu gezisi

VEZİRKÖPRÜ Yeni Asya hanım okuyucuları Kastamonu’ya bir gezi düzenledi. Gezi kapsamında Bediüzzaman Said Nursî’nin evi, Nasrullah Camii, Aşıklı Sultan, Kale, Şeyh Şaban-ı Veli Hazretlerinin türbesi ve Mehmed Feyzi Ağabeyin kabri ziyaret edildi.

Hanımlar, Osmanlı’nın kokusunu taşıyan Kastamonu’yu çok beğendiklerini, buranın manevî bir havasının olduğunu ifade ederek gezip gördükleri mekânlardan, bilhassa Üstadın evinden, eşyalarından çok etkilendiklerini belirttiler. Üstadın çok zor şartlar altında yaptığı hizmetin büyüklüğünü daha iyi anladıklarını söyleyen hanımlar, Risâle-i Nur hizmetine bundan böyle daha fazla sarılmaları, daha çok risâle okumaları gerektiğini derinden hissettiklerini dile getirdiler. Geziye katılan hanımlar, başta kendilerini çok güzel bir şekilde ağırlayan Kastamonulu hanımlara, gezide kendilerine rehberlik eden İbrahim Tezcan’a, Satı Arslan ve Hatice Zengin’e teşekkür ettiklerini belirttiler.

31.05.2010

Dünyanın en büyük ebrusu

TRABZON'DA, bir resim öğretmeni ile 110 öğrencisi, ‘’dünyanın en büyük ebrusu’’ rekor denemesini Guinness Dünya Rekorları temsilcileri önünde başarıyla tamamladı. 45 metrekare büyüklüğünündeki ebrunun yapımında beş renk kullanıldı.

Kanuni Anadolu Lisesi resim öğretmeni Ali Şentürk ile 110 öğrencisi, Trabzon Forum Alıveriş ve Yaşam Merkezi’nin giriş katında kendilerine ayrılan bölümde, dünyanın en büyük ebrusunu yapıp Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek için gayret gösterdi. Şentürk ve öğrencilerinin çalışmasına, alış veriş merkezine gelen çok sayıda vatandaş da zaman zaman alkışlarla destek verdi. Yaklaşık 1.5 saat süren çalışmanın ardından Şentürk ve ekibi, 30 metre uzunluğunda 1.5 metre genişliğinde, beş renk kullanılarak yapılan 45 metrekarelik ebruyu tamamladı.

31.05.2010

Avrupa Komşular Günü kutlaması sona erdi

KIRIKKALE'DE 3 gündür süren Avrupa Komşular Günü kutlamaları, Balışeyh ilçesi Dinek Dağındaki yayla faaliyetleriyle sona erdi.

Balışeyh Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığınca düzenlenen faaliyetlere, Vali Yardımcısı Fethi Yorulmaz, Balışeyh Kaymakamı Tekin Erdemir, Belediye Başkanı Ali Dedelioğlu, 30 ülkeden gelen 80 öğrenci ve vatandaşlar katıldı. Kaymakam Erdemir ve Belediye Başkanı Dedelioğlu, yaptıkları konuşmalarda, yabancı konuklarını ilçelerinde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını söyledi. Kutlamaların son gününde, konuk öğrenciler ile onları evlerinde ağırlayan aileler arasında hüzünlü bir vedalaşma yaşandı.

31.05.2010