25 Nisan 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Görüş

Yaşayan hatıralar

Yakın tarihimizin, bizim açımızdan korkunç gelişmelerine sebep olan bir olayı da 1877–1878 tarihinde patlak veren “Osmanlı–Rus Savaşı” dır.

Ruslar, bu savaşta –özellikle Batı’da, Osman Paşa’nın savunduğu Plevne Kalesi önlerinde– büyük kayıplar vermişlerdir. Sonunda büyük zorluklarla Doğudan Erzurum’a, Batı’dan Edirne’ye kadar ilerlediler. Daha önceki tarihlerde Osmanlılarla yaptıkları savaşlarda olduğu gibi, bu savaşta da çok şeyler öğrenmişlerdir. İşte bunlardan biri ve belki de en çarpıcı olanını, Romanya ve Bulgaristan’ı istilâ eden Rus generali Çirnayef tesbit etmiştir. Adı geçen general, Çar’a (Rus krallarına bu isim verilmiştir) gönderdiği tarihî raporunda şu açıklamalara yer verilmiştir:

“Bu yörelerde hiç yoktan ordular kurmak ve ölüme göndermek mümkün. Ben bu imkânları bol bol kullanıyorum. Fakat, orduları tökezleten bir durum var. O da Osmanlıların yaşayan hatıraları. Ölümden korkmayanlar, bu Osmanlı hatıralarından korkuyor! Bu korkuyu hemen herkeste hissediyorum. Bundan da anlıyorum ki, Osmanlıları yenmek kolay değil! Onları yenebilmek için, tarihini de yenmek lâzım. Osmanlıların, bir çok milletleri kolaylıkla idare etmelerinin sırrı da burada. Onlar milletleri bir defa yeniyorlar. Fakat, kazandıkları zaferleri ruhlarda ve nesillerde yaşatmasını biliyorlar! Bir değil, birkaç ihtilâl bile, Osmanlıların iliklere kadar işlettirdikleri hakimiyet gücünü yıkmaya kâfi gelmeyecek! Yine anlıyorum ki, Osmanlılarda yalnız sonsuz bir cesaret değil, iradeleri etkileyen, adeta bir sihirbaz zekâsı da varmış!”

İşte bunları iyi tesbit eden düşmanlar, temin ettikleri yerli işbirlikçileriyle sistematik bir şekilde çalışıp, gelişen olayların doğurduğu fırsatlardan da faydalanarak milletimizi içinden çökertmeye çalışmışlardır. Üç yüz yıldan fazla süren bu çalışmalarında, İslâmın ve onun bayraktarlığını yapan Osmanlı’nın düşmanları, zaman zaman bu menfur düşüncelerini açıklamaktan da çekinmemişlerdir. Meselâ bunların en başında Çarlık Rusya’sı, Boğazlara sahip olarak sıcak denizlere inmek ve Osmanlı hakimiyetindeki Hıristiyanları himayesine almak gayesini güdüyordu. Bunun için de başta Ermeni ve Rumlar olmak üzere, Hıristiyan toplumlarını kışkırtıyordu. Bu emellerini gerçekleştirmek için de “Panislavizm” (Bütün Islav topluluklarını bir bayrak altında toplamak) fikrini ortaya atmıştı.

İngiliz yönetimi daha da ileri giderek, Osmanlı’yı ruh cephesinden vurmayı planlıyordu.. Bu düşüncelerini açığa vuran İngiltere’nin dinsiz Müstemlekât Nazırı (Sömürgeler Bakanı) Gladiston, 1890’lı yıllarda verdiği bir konferansta, eline aldığı Kur’ân-ı Kerimi göstererek şöyle diyor: “Bu Kur’ân İslâmların elinde kaldıkça, biz onlara hakikî hakim olamayız, tahakkümümüz (baskımız) altında tutamayız. Ya Kur’ânı sukut ettirmeliyiz (büsbütün çürütmeliyiz) veyahut Müslümanları ondan soğutmalıyız.” (Emirdağ Lâhikası; Yeni Asya Neşriyat, İstanbul – 2001, sa: 438).

Diğer Avrupa devletlerinin (Almanya hariç) takip ettikleri politika da aşağı yukarı bu paralelde idi. Nihayet bekledikleri fırsatı Birinci Dünya Harbi (1914-1918) sonunda yakaladılar. Osmanlı Devleti’nin müttefikleriyle birlikte yenik düşmesi sonunda ülkemizin başına öyle çoraplar ördüler ki, hâlâ içine düşürüldüğü kaostan kurtulmak için çırpınıp durmaktadır. Bunun da en çarpıcı örnekleri; zaman zaman açık-örtülü bir çok darbelerin yapılması, bazı darbe planlarının da ortaya çıkarılması ve görünüşte demokrasiyle idare edilen ülkemizin hâlâ gerçek demokrat bir Anayasası olmayışıdır!

NACİ TEPİR [email protected]

25.04.2010

 
Sayfa Başı  Geri

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım