Dünya

İNGİLİZ AKTİVİSTLER AÇLIK GREVİNE BAŞLADI

Filistin’e özgürlük sloganıyla yola çıkan Filistin Konvoyu’nu Mısır hükümeti Ürdün’ün Akabe Limanı yakınlarında durdurdu. Perşembe günü akşamından beri Akabe’de bekletilen konvoy çeşitli eylemlerle bekleyişini sürdürüyor. Filistin Konvoy Başkanı ve İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, Mısır’ın izin vermemesinin İsrail’in Mısır hükümeti üzerinde kurduğu baskı olarak değerlendirerek, İsrail’in Filistin topraklarında altmış yıldır işgal uyguladığını, buna ‘dur’ demenin zamanının geldiğini ifade etti.

FİLİSTİN'E özgürlük sloganıyla yola çıkan Filistin Konvoyu’nu Mısır hükümeti Ürdün’ün Akabe Limanı yakınlarında durdurdu. Perşembe günü akşamından itibaren Akabe’de bekletilen konvoy çeşitli eylemlerle bekleyişini sürdürüyor. Akabe şehrinde sessiz bekleyiş sürerken Cuma namazı sonrası konvoy ekibi Filistin için yürüyüş gerçekleştirdi. Polis eşliğinde yürüyen grup sessiz bir şekilde dağıldı.

Cumartesini de bekleyerek geçiren konvoy Mısır’dan gelecek haberleri bekliyor. Konvoyda bulunan Hıristiyanlar, Gazze savaşının yıl dönümü olması sebebiyle savaşta ölenlerin anısına bin tane mum yakma eylemi yaptı.

Ürdün’ün Akabe şehrinde bulunan konvoy ekibi Mısır’ın geçiş için izin vermemesi halinde geldikleri araçları birer birer yakma kararı aldı. Geri dönmemekte kararlı olduklarını ifade eden konvoy sözcüleri, Filistin’e uygulanan ambargonun kaldırılmadan yollarından dönmeyeceklerini vurguladılar.

“Viva Palestine” grubu Filistine özgürlük için beş Aralık’ta İngiltere’den yola çıkmıştı. Gittiği her ülkede kamuoyu oluşturan gönüllü ekip sırayla Fransa, İtalya, Yunanistan, Türkiye, Suriye topraklarından geçerek Ürdün’e ulaştı. Gittiği her ülkede sevgi gösterileriyle karşılanan Filistin Konvoyu, Mısır’a geçmek için Ürdün’ün Akabe şehrine geldi. Ancak Mısır hükümeti konvoyun kendi topraklarına girmesine izin vermedi. Ürdün’den gemi ile Mısır topraklarına geçişine izin verilmeyen konvoyda bulunanlar geceyi kendilerine tahsisi edilen bir sendikanın bahçesinde geçiriyor. Siyasî sürecin işlediği gerginlikte Başbakan Tayyip Erdoğan da devreye girdi. Ancak Mısır hükümeti sert tavrını sürdürüyor.

Konuyla ilgili bilgi veren Filistin Konvoyu Başkanı ve İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, olayı İsrail’in Mısır hükümeti üzerinde kurduğu baskı olarak değerlendirdi. Yaklaşık iki haftadır yolda olduklarını söyleyen Başkan Bülent Yıldırım, bu işin dönüşü olmadığını belirtti. İsrail’in Filistin topraklarında altmış yıldır işgal uyguladığına değinen Yıldırım, buna dur demenin zamanının geldiğini ifade etti. Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: “Yaklaşık 220 araçlar Filistin için yollara çıktık. Amacımız, bu kadarcık araçla yardım yapmak değil. Biz uyuyan dünya insanını uyandırmak istiyoruz. Bunun için kamuoyu oluştura oluştura buraya kadar geldik. Fakat Mısır hükümeti bize zorluk çıkarıyor. Önemli değil, bu bizim işimize geliyor. Dünya basınında daha fazla yer buluyor.”

Yıldırım, konvoy ekibinin çok kararlı olduğunu ve bir adım geriye atmayacağını sözlerine ekledi.

Konvoy ekibinde bulunan İngiliz Parlamenter George Galloway, bu konvoyun İslâm âleminin uyanışı olduğunu söyledi. Konvoy ekibinin içinde bulunan bir grup Mısır hükümetinin kendilerine izin vermemesi halinde sırayla araçlarını yakacaklarını ve geri dönmeyeceklerini açıkladı. Kızıldeniz’e açılan Körfezdeki Akabe şehrinde kalan konvoy ekibini Ürdün Polisi de kontrol altına tutuyor. Polis ekipleri konvoyun şehir içine girmesini izin vermedi. Şehir dışında kontrol noktasında tutulan araçlardan ekip otobüslerle şehir merkezine getirildi. Burada kendi imkânlarıyla kalan gönüllüler çöl ortamında tulumlar içinde yatıyor.

MUSTAFA GÖKMEN / ÜRDÜN-AKABE

28.12.2009

Kıbrıs’taki müzakereler seçime kurban edilmesin

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, KKTC’de Nisan 2010’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Kıbrıs müzakerelerini durduracaklarını açıklayarak, ‘’Müzakerelerin seçimlere kurban edilmesinden endişeleniyoruz’’ dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Talat, bugün Gazimağusa’ya bağlı İnönü, Köprülü, İncirli ve Çayönü köylerini ziyaret ederek, halka Kıbrıs konusunda ve müzakerelerde gelinen son aşama hakkında bilgiler verdi, sorularını yanıtladı. Müzakereler devam ederken, seçim havası yaratmak istemediklerini, fakat bunun mümkün olmadığını, seçimlere daha çok olmasına rağmen seçim havası yaratıldığını ifade eden Talat, en büyük endişelerinin görüşmelerin seçimlere kurban edilmesi olduğunu kaydetti. Görüşmeler devam ederken ortaya koydukları görüşlerin propaganda maksatlı kullanılmasının çok kötü olacağını, bunun görüşmelere büyük zarar vereceğini dile getiren KKTC Cumhurbaşkanı Talat, ‘’Bizim için en önemli şey görüşmelerin başarıya ulaşmasıdır. O bakımdan seçimlere belli bir zaman kalınca müzakereleri durduracağız gibi görünüyor’’ dedi. Lefkoşa/aa

28.12.2009

İslâm dünyası STK’ları Endonezya’da toplanacak

İSLÂM Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları (İDSB) Birliği ilk ikisini gerçekleştirdiği Uluslararası Gençlik Buluşmasının üçüncüsünü 17-24 Ocak 2009 tarihleri arasında üye kuruluşu KKI (Endonezya İnsanî Yardım Komitesi)’nin ev sahipliğinde Endonezya’nın başşehri Cakarta’da gerçekleştiriyor.

Konuyla ilgili olarak açıklama yapan İDSB Genel Koordinatörü A. Cihangir İşbilir şunları söyledi: “İlkini 2007 yaz mevsiminde 50 kişi ile ikincisini 2009 yaz mevsiminde 100 kişi ile gerçekleştirdiğimiz uluslar arası gençlik buluşmasının üçüncüsünü Ocak 2010 tarihinde 150 kişinin katılımıyla Cakarta’da gerçekleştireceğiz. Hedefimiz Müslüman gençliğin bir araya gelerek birbirlerini daha yakından tanımalarını, kaynaşmalarını ve sıkı bir işbirliğini temin etmektir.”

KİMLER KATILIYOR?

İDSB üyesi kurum ve kuruluşlardan başta Türkiye olmak üzere Suriye, Kosova, Irak, Bosna, Suudi Arabistan, Ürdün, Mısır, Yemen, BAE, Kuveyt, Umman, Katar, Sudan, Pakistan, Malezya, Tayland, Filipinler, Brunei, Avustralya ve Avrupa Birliği ülkeleri gibi ülkelerden yaklaşık 100 katılımcının iştirak edeceğini söyleyen İşbilir, “Endonezya’ya bağlı eyaletlerden de 50 civarında katılım bekliyoruz” şeklinde konuştu.

III. GENÇLİK

BULUŞMASI PROGRAMI

Programla ilgili olarak ise İşbilir şu bilgileri verdi: “Programımız 17 Ocak 2009 tarihinde Endonezya Üniversitesinin ev sahipliğinde iki gün sürecek bir panel ile başlayacaktır. Konusu “Dünyanın Değişiminde Gençliğin Rolü ve İslâmî Eğitim” başlıklı bu panelde sayın rektör Prof. Dr. Gumilar R. Somantri, Yusuf İslam ve milletvekili Prof. Dr. Irwan Prayitno selamlama konuşmaları yapacaklardır.”

KAMP PROGRAMI

Panel ve resmî temasların akabinde Batı Cava’ya bağlı Cidobas’ta yer alan kamp alanına geçileceğini ifade eden İşbilir, “Burada sayın Valimizin ev sahipliğinde yine bir takım temaslarda bulunacağız. Sonrasında üç gün boyunca katılımcılar ile sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerin yapılacağı yoğun bir kamp programımız olacak” dedi. Program hakkında detaylı bilgiler için www.internationalyouthgathering.net sitesi ziyaret edilebilir. İstanbul / YENİ ASYA PROGRAMI KİM DÜZENLİYOR? İSLÂM Dünyası STK’ları Birliği (İDSB)’nin projesi olan Uluslararası III. Gençlik Buluşmasının ana sponsorunun İDSB üyesi Endonezya İnsani Yardım Komitesi (KKI) olduğunu söyleyen İşbilir, “Programa Endonezya Üniversitesi Öğrencileri İslâmî Nüansı (SALAM UI), Endonezya Müslüman Öğrenciler Hareket Cephesi (KAMMI) ve Endonezyalı Müslüman Birliği (PUI) de organizatör olarak destek veriyor” dedi.

28.12.2009

CENAZE TÖRENİNE 20 BİN KİŞİ KATILDI

Nablus’un eski şehir içindeki evlerinde İsrail özel timleri tarafından öldürülen 3 El Aksa Tugayı mensubunun şehirdeki cenaze törenine 20 bin dolayında kişi katıldı. Filistin Yönetimi Başbakanı Selam Feyyad, İçişleri Bakanıyla birlikte Nablus’a gelerek ölenlerin ailelerini ziyaret etti, başsağlığı diledi. Cenazeye katılanlar intikam yemini ederken, Filistin Yönetimi’ne de İsrail’e karşı politikasını değiştirme çağrısı yaptılar. Cenazeye katılan El Fetih Merkez Komite üyesi Mahmud El-Alul, hem Nablus’ta öldürülenlere hem Gazze Şeridi’nde bu sabah öldürülen diğer 3 Filistinli’ye atıfta bulunarak, “Bu, İsrail’in işlediği cürümlere karşı cevabın Filistin ulusal birliği olduğu konusunda net bir mesajdır” diye konuştu. Nablus’ta 3 günlük yas ilân edilirken, bütün dükkânlar kapandı.

28.12.2009

İsrail’e içeriden tepki

İSRAİL insan hakları örgütlerinden B’Tselem, İsrail ordusunun Nablus’ta 3 Filistinliyi öldürmesiyle ilgili olarak, öldürülenlerden ikisinin askerler tarafından infaz edilmiş olabileceğine yönelik çok ciddî endişeler bulunduğunu bildirdi.

B’Tselem, öldürülen 3 kişiden ikisinde, askerlerin bir tutuklamadan çok infaza yönelik hareket ettiklerini belirtti. Akrabalarının ve görgü şahitlerinin, B’Tselem’e anlattığına göre, her iki kişi silâhsız durumdaydı ve kaçmaya da çalışmamışlardı. Askerlerin de onları durdurmaya çalışmaktan daha çok, kim olduklarını öğrendiklerinde yakın mesafeden ateş açtığı belirtildi.

Üçüncü kişinin öldürülmesiyle ilgili olayda ise görgü şahidi bulunmadığı ifade edildi. İsrailli insan hakları örgütü, akrabaların ve görgü şahitlerinin bu suçlamalarıyla ilgili olarak İsrail ordusunun bir soruşturma açmasını, şahit ifadelerini ve evlerde bulunan diğer malzemeleri vermeye hazır olduğunu bildirdi. Bu arada, İsrail Ordu Radyosu, dördüncü bir “aranan” militanınsa Filistin güvenlik güçlerine teslim olduğunu duyurdu. İsrail ordusu, Batı Şeria’da bir Yahudi yerleşimcinin öldürülmesinin ardından yaptığı operasyonda El Fetih’in El Aksa Şehitleri Tugayı üyesi 3 kişiyi öldürmüştü. Tel Aviv / aa

28.12.2009

BM, ablukanın kalkmasını istedi

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, İsrail’e, Gazze’deki ablukayı kaldırma çağrısında bulundu. Genel Sekreter Ban, İsrail’in Gazze’ye saldırılarının başlamasının yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. BM sözcülüğünden yapılan açıklamada, Genel Sekreter Ban’ın mesajında, söz konusu operasyonun başlamasına sebep olan unsurların da, operasyon sonrasındaki kötü dönemin de sona ermediğini belirttiği vurgulandı. Ban, BM Güvenlik Konseyinin 1860 sayılı kararında, istikrarın sağlanması için gerekli olduğu kaydedilen kilit unsurların çok azının uygulandığını ve Gazze’de kalıcı bir ateşkesin bulunmadığını da ifade etti. Genel Sekreter mesajında, İsrail’i, Gazze’deki “kabul edilemez ve ters tepen ablukasına son vermeye, Gazze’deki ekonomik faaliyetleri ve yeniden yapılanmayı kolaylaştırmaya ve uluslar arası hukuka saygı göstermeye” çağırırken, Hamas’ı da şiddete son vermeye ve uluslar arası hukuka saygı göstermeye dâvet etti.

28.12.2009