Güncel |
Krizin sebebi, ahlâkî çöküntü |
Active ACADEMY Uluslararası Finans Zirvesinin düzenlediği “Kriz ve Değer Yargıları” konulu toplantıda konuşan dini liderler, dünyada yaşanan finans krizinin sebebinin ahlâkî çöküntü olduğunu vurguladılar. Krizin sebebi, ahlâkî çöküntü
Fİnans sektörüne yön veren isimleri bir araya getirerek önemli konuları irdeleyen ve bu yıl “Krizle Değişen Finansal Mimari” ana temasıyla yedinci kez kapılarını açan Active ACADEMY Uluslararası Finans Zirvesi, “Kriz ve Değer Yargıları” konulu toplantıda İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı, İstanbul Rum Patriği Bartholomeos, ve Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva’yı bir araya getirdi. Konuşmacılar oturumda modern çağın yozlaştırdığı ahlâk anlayışı ile ekonomik ve sosyal açıdan yaşanan adaletsizlikleri ele aldı. 12-13 Kasım tarihleri arasında İstanbul Swissôtel’de düzenlenen Active ACADEMY 7. Uluslararası Finans Zirvesi, ikinci gününde krizi etik açıdan mercek altına aldı. Günün “Kriz ve Değer Yargıları” başlığını taşıyan ilk ana oturumunda İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı, İstanbul Rum Patriği Bartholomeos ve Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva, krizin etik boyutlarını tartışmak üzere bir araya geldi. Başkanlığını Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı’nın üstlendiği oturumda ilk olarak sözü İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı aldı. Konuşmasına “Tüm dinler aynı kaynaktan geliyor bu nedenle söyleyeceklerim bütün insanlığı kapsıyor” diyerek başlayan Çağrıcı, günümüzde yaşanan tüketim çılgınlığının dünyanın ve insanlığın sonunu hazırladığını ifade etti. Çağrıcı sözlerini şöyle sürdürdü: “Aşırı tüketim dünyamızı tüketiyor, insanların ruh ve beden bütünlüğünü bozarak bencilleştiriyor. Herkesin sahip olma ve hakimiyet kurma güdüsüyle yol aldığı böyle bir ortamda maneviyat giderek yozlaşıyor. Akıl çağında akıl insanların sahip olma amacına hizmet eden bir araç haline geliyor. Kazanma ve tüketme uğruna insanların bencillikleri sürekli kışkırtılıyor, bu da ekonomik krizlere ve çevre sorunlarına zemin hazırlıyor.”
BARTHOLOMEOS: SAHİP OLDUKLARIMIZI PAYLAŞALIM
İstanbul Müftüsü’nün ardından söz alan İstanbul Rum Patriği Bartholomeos da inanç dünyasının sosyal ve ekonomik sorunları tanımlamak için güçlü bir müttefik olacağını belirtti ve şunları söyledi: “Ekonomi ve finans uzmanları küresel krize çözüm üretmeye çalışırken, din adamları da bu krizden etkilenen ve manevi bir çöküş yaşayanların yardımına koşmalıdır. Ekonomi ve ilahiyat arasında güçlü bir bağ vardır. Ekonomik bir kriz, yalnızca firmaların başarısız olduğunu değil, aynı zamanda evimizin de kargaşa içinde olduğunu gösteriyor. Yaşanan finansal ve ekolojik sorunlar açgözlü ve kibirli olmanın birer sonucu. Dünya genelindeki politika yapıcılar, 2. Dünya Savaşı sonrasındaki dünya düzenini ve o zamanın egemen güçlerini temsil ediyor. Bu artık değişmeli, herkesin hakkı eşit olarak temsil edilmeli. Kimse dünyanın geri kalanı yokmuş gibi davranarak yaşayamaz. İnsanlar sadece tüketici statüsüne indirgenemez.” Kıyamet gününde kimsenin maddi ve finansal başarılarıyla değerlendirilmeyeceğini söyleyen Bartholomeos, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelecek nesiller için temiz topraklar bırakmalıyız. Bunun için de dünyanın ve komşularımızın ihtiyaçlarının farkına varmalı ve elimizdekileri onlarla paylaşmalıyız.”
HALEVA: AYNI GEMİDE OLDUĞUMUZU UNUTMAYALIM
Ana oturumda son olarak da Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva söz aldı. “Bu kriz hepimize aynı gemide olduğumuzu hatırlattı,” diyen Haleva konuşmasında sorunların ülkesel olarak değil küresel olarak ele alınması gerektiğine değindi. Rav İsak Haleva sözlerini şöyle sürdürdü: “Edilmemiş kârlar dağıtıldı, bu da zararı katladı. Bu zarar sokaktaki adamın cebinden ödendi. Küresel ekonomik krizle birlikte CEO’ların oligarşisine son verilmesi gerektiği anlaşıldı. Bir başka deyişle paranın menteşesi yerinden çıktı. Modern düzenin olmazsa olmazı serbest piyasa ekonomisine duyulan güven azaldı. Yaşanan bu durumdan çıkarmamız gereken ders şu: Yapılan hatalar yeni bir evrensel ahlak oluşturmak için bize rehberlik edecek mi? Dünyanın sosyal adalete ihtiyacı olduğunu bize gösterecek mi? Bu yeni düzen şimdi kurulmazsa ne zaman kurulacak? Hepimiz aynı gemideyiz ve birlikte batmak istemiyorsak korumacılıktan vazgeçmeli ve gemiyi güzel ve sağlam bir konumda tutmak işbirliği içinde için çalışmalıyız.”
GAZZE'DEKİ ÇOCUKLARIN HAKKI UNUTULMASIN
KonuşmasInda modern insanın nefsine köle olduğuna da değinen Mustafa Çağrıcı “Bugün insanlık hakimiyet kurarak ve haz alarak tatmin olmak için gücü oranında yakıyor, yıkıyor, öldürüyor. Oysa Gazze’deki çocukların da en az New York, Londra ve İstanbul’dakiler kadar yaşamaya hakkı var. Bugün bir Amerikalı bir Afrikalıdan 24 kat fazla tüketiyor. Mağdur edilen yüz milyonlar da başka bir çözüm üretemedikleri için öfkeli ve isyankâr oluyor. Bunu önlemenin yolu ise ikiyüzlülüğe ve adaletsizliğe son vermekten geçiyor. Dünyayı dönülmez bir felakete sürüklemeden yaşadıklarımızdan ders almalıyız,” dedi. Ruhanî liderlerin seslerinin bu noktada daha gür çıkması gerektiğini de dile getiren Çağrıcı, ortaçağdaki dini anlayışın bir kenara bırakılması, doğruluk ve dürüstlük üzerine yeni bir ahlak anlayışı kurulması gerektiğinin altını çizdi. |
15.11.2009 |