Spor

Şampiyonluk gitti mi?

Geçen sezonu çifte kupa ile kapatan şampiyon Beşiktaş'ta işler iyi gitmiyor. Önceki hafta derbi maçta Galatasaray'a 3-0 yenilen yenilen siyah-beyazlılar, Şampiyonlar Ligi'nde Manchester United'a ve Cumartesi günü de Kayserispor'a aynı skorlarla 1-0 mağlup oldu ve taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı. Bu kötü sonuçlarla birlikte şampiyonluk yarışında Galatasaray ve Fenerbahçe'nin de bir hayli gerisinde kaldı.

Teknik Direktör Mustafa Denizli, geliyorum diyen tehlikeyi bir türlü göremedi. Kaybedilen her puan sonrasında "Bunları telafi edecek gücümüz ve kalitemiz var" cümleleriyle geçiştirdi. Ancak, üst üste gelen başarısızlıklar bu gidişatın geçici değil, kalıcı bir gerçek olduğu anlaşıldı. Beşiktaş ne acıdır ki, sezonun 6. haftasında belki de şampiyonluk yarışından kopacak duruma geldi. Zirvedeki rakiplerle açılan puan farkı kolay kolay kapatılacak gibi görünmüyor.

Bu başarısızlık birlikte başkan Yıldırım Demirören'in koltuğu da tehlikeye girdi. Ocak ayında yapılacak başkanlık seçiminde tekrar aday olması beklenen Demirören, muhaliflerin oklarını şimdiden üzerine çekmeye başladı. Şimdilik karşısına bir aday çıkmadı ama Beşiktaş'ta kötü gidişat durdurulmazsa mutlaka güçlü bir rakiple seçimlerde mücadele edecek gibi görünüyor.

Mustafa Denizli'nin, "başkan isterse istifaya hazırım" sözleri sadece bir temennidir. İstifa etmeye pek niyetli olmadığı için topu Demirören'e atıyor. Bu dönemde yönetimin Avrupa'da iyi bir hoca bulamayacağını o da gayet iyi biliyor. Bu yüzden rahat hareket edebiliyor.

Beşiktaş'ta bir diğer sıkıntı ise yeni transferler. Astronomik ücretler ödenen Nihat Kahveci ve Tabata'nın istenilen seviyeye hala gelememeleri yönetimin de canını sıkıyor. Özellikle Nihat'ın resmi maçlarda bir tek gol bile atamaması hayal kırıklığına yolaçıyor. Tabata'yı ise biraz beklemek gerek. Yeni geldiği bir camiada bir süre uyum sıkıntısı çekecektir. Beşiktaş taraftarının ona destek vermesi lazım. Kayserispor maçında oyundan çıkarken ıslıklanması onu moralman bozar.

Mustafa Denizli'nin anlamakta zorlandığı bir kararı da Alman futbolcu Fink'i kenarda oturtması. Ön liberoda ondan faydalanmıyor. Halbuki mücadeleci ve orta sahada ilk topu kesmede çok başarılı. Ernst'le de çok iyi anlaşıyor. Denizli, onun yerine oynatığı Ekrem'den ne kadar verim alıyor düşünmek gerek.

Takımda bir de küstürülmüş oyuncular var. Bunların başında Bobo ve Nobre geliyor. Bobo, sezon başında Avrupa'dan aldığı teklifler yüzünden takımdan bir ara soğudu ve oynamak istemediğini söyledi. Bu açıklamalar Denizli'nin canını sıktı. Onu ilk 11'e koymayarak tepkisini ortaya koydu. Nobre ise sakatlık mazareti adı altında yedek kulübesine oturtuldu. Nobre bugün Süper Lig'de santrafor olarak bir-iki iyi futbolcudan biridir. Rakip sahada hem pres yapıyor, hem de iyi niyetle mücadele ediyor. Denizli, Beşiktaş'taki golsüzlüğe ancak bu iki futbolcunun form tutması ile çare bulabilir. Bunun için bu iki futbolcuyu bir an önce takıma kazandırmalıdır.

[email protected]

EROL DOYURAN

21.09.2009