Haberler |
İNGİLİZLER, BAŞARIYI KONUŞUYOR |
Kuzey Londra’da eğitim faaliyetinde bulunan Kuzey Londra Kız Yüksek Okulu’nda öğrencilerin diğer okullara göre olan başarı grafiğinin gittikçe yükselmesi The Times gazetesine haber konusu oldu. Bu durumun kız ve erkek öğrencilerin ayrı ortamlarda eğitim almasının haklılığını ispatladığını yazan gazete, kız okulunun en yüksek dereceler aldığını vurguladı. İLGİ VE DİKKATLERİ DAĞILMIYOR
Okul müdürü Bernice McCabe, “Erkeksiz ortamda kızlar zeki ve kendine güvenmeleri için daha serbest bir ortam yakalıyorlar.” dedi. Sadece erkek öğrencilerin alındığı başka bir okulun müdürü Jon Cox da “Kızların olmadığı bir ortamda erkeklerin dikkati dağılmıyor ve derslerine daha fazla odaklanıyorlar.” diyerek karma eğitimin başarıya engel olduğunu teyid etti.
Kuzey Londra’da eğitim faaliyetinde bulunan Kuzey Londra Kız Yüksek Okulu’nda öğrencilerin diğer okullara göre olan başarı grafiğinin gittikçe yükselmesi The Times gazetesine haber konusu oldu. Sadece kız öğrencilerin eğitim aldığı okulun başarı grafiği, devlet okulları ve diğer karma okullara göre daha yüksek ve bu grafik gittikçe arayı açıyor. Bu durumun kız ve erkek öğrencilerin ayrı ortamlarda eğitim almasının haklılığını ispatladığını yazan The Times gazetesi, eğitim tablosunda kız okulunun en yüksek dereceler almaya devam ettiklerini vurguladı. Bu durumun sebeplerini The Times gazetesine açıklayan okul müdürü Bernice McCabe, “Kızlar erkeklerden ayrı ortamlarda eğitim almalarının faydasını görüyor. Bu ortamda kendilerine her şekilde güven duyabiliyorlar. Etrafında erkekler olmadığı için bir davranışta bulunacaklarında erkekler tarafından etkilenmeyeceklerinin farkındalar. Erkeklerin olmadığı bir ortamda kızlar zeki ve kendine güvenmeleri için daha serbest bir ortam yakalıyorlar.” görüşlerini dile getirdi. Sadece erkek öğrencilerin alındığı Royal Grammar Okulu Genel Müdürü Jon Cox da konu hakkındaki görüşlerini aktarmış. Cox, “Kızların olmadığı bir ortamda erkeklerin dikkati dağılmıyor ve derslerine daha fazla odaklanıyorlar. Kızların olduğu bir ortamda dışa açılmaları ve sınıfta söz almaları daha da azalıyor ve söz aldıklarında ‘acaba kızlar ne düşünür?’ kompleksine kapılabiliyorlar.” diye konuştu. Bağımsız Eğitim Konseyi’nin okulların başarı grafiğini ve sınav sonuçlarını dikkate alarak yaptığı sıralamada ilk on okul içinde 2 erkek okulu ve 1 karma okul bulunuyor. Bunun dışındaki okullar kız ve yatılı okullardan oluşuyor. Londra / cihan |
31.08.2009 |
Araştırma için geldi, Müslüman oldu |
Malatya’ya kerpiç evlerle ilgili bir araştırma yapmak üzere gelen ABD’li üniversite öğrencisi Austin Hawkins, Battalgazi ilçesindeki cami imamının kendisine İslâm’ı anlatması üzerine dinimizden etkilenerek Müslüman oldu. Malatya’ya kerpiç evlerle ilgili bir araştırma yapmak üzere gelen ABD’li üniversite öğrencisi genç, Müslüman oldu. ABD’li genç Austin Hawkins (22), University Of British Columbia’da mimarlık eğitimi aldığını, Malatya’ya kerpiç evlerle ilgili bir araştırma yapmak üzere geldiğini belirtti. Austin Hawkins, Battalgazi ilçesindeki Ak Minare Camii’nin imamı Gazi İşler’in kendisine İslâm’ı anlattığını ve bunun üzerine, çok etkilenerek Müslüman olduğunu belirtti. Hawkins, şöyle konuştu: ‘’Malatya’ya geldiğimden bu yana araştırdığım evler, mimarî yapı ve toplum içinde İslâm’ın yansımalarını görüyordum. İslâm Türkiye’de ve Malatya’da hem san'ata yansımış hem topluma yansımış.’’ Malatya’nın ilk yerleşim yeri de olan Battalgazi ilçesine gittiğini ifade eden Hawkins, şöyle konuştu: ‘’Bu ilçede bütün tarihî mekânları gezmedim. Sadece Gazi Hoca ile tanıştığım Ak Minare Camii’ne gittim. Gazi Hocayı dikkatli, açık, net, sıcakkanlı gördüm. Daha önce herhangi bir dine inanmıyordum, Allah’a inancım da yoktu, ancak belleğimin altında ve yüreğimde bir ışık yanıp sönüyordu, onu arıyordum. sonunda İslâm’ı kabul ettim.’’ Ramazan ayının insanı yeniden yapılandırdığını belirten Hawkins, ‘’İnsan ne kadar mutlu oluyor. Arkadaşlarınla birlikte iftarda yiyorsun, içiyorsun. Birliktelik oluşuyor’’ dedi. Malatya / aa |
31.08.2009 |
Giyim sektörü bayramı bekliyor |
Uzun süredir durgunluk yaşayan giyim sektöründe, bayram öncesi telâş arttı. Yaklaşan Ramazan Bayramı ve yeni eğitim-öğretim dönemi giyim sektörünü hareketlendirdi. Yoğunluğu artan sektörün temsilcileri ‘’çifte bayram’’ yaşamak istiyor. Yaz koleksiyonlarını sınırlı sayıda üreten sektörde, konfeksiyon atöl-yelerinde yeniden yoğunluk yaşanırken, üretici firmaların yanı sıra esnaf da satışlarını katlayarak bayramı kârlı kapatmayı hedefliyor. Yaklaşan Ramazan Bayramı ve yeni eğitim-öğretim dönemi giyim sektörünü hareketlendirdi. Yoğunluğu artan sektörün temsilcileri ‘’çifte bayram’’ yaşamak istiyor. Alınan bilgiye göre, uzun süredir durgunluk yaşayan giyim sektöründe, yaklaşan bayram öncesi telaş arttı. Yaz koleksiyonlarını sınırlı sayıda üreten sektörde, konfeksiyon atölyelerinde yeniden yoğunluk yaşanırken, üretici firmaların yanı sıra esnafta satışlarını katlayarak adeta ‘’çifte bayram’’ yapmak istiyor. Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Tarık Bozbey, hazır giyim sektörünün uzun süredir büyük durgunluk yaşadığını, tüm umutlarının bayram ve okul alış verişinde olduğunu söyledi. Kriz sebebiyle yaz koleksiyonlarının sınırlı sayıda üretildiğini bunun da yüzde 50-70’e varan indirimlerle tükendiğini anlatan Bozbey, yeni sezon hazırlıklarının da yoğun bir şekilde sürdüğünü bildirdi. Yaklaşan Ramazan Bayramı ve arkasından yeni eğitim-öğretim sezonunun başlayacak olmasının sektör temsilcilerini fazlasıyla heyecanlandırdığını belirten Bozbey, ‘’Hem okulların açılması, hem bayram aynı aya denk geliyor. Bunan yanında kış sezonu alış verişinin de yapılacak olması, tüketiciyi perakende pazarına yöneltecektir. Uzun zamandır durgun olan giyim sektörü de rahat bir nefes alacaktır’’ dedi. Satışlarda önemli derecede canlanma olmasını beklediklerini belirten Bozbey, atölyelerdeki yoğunluğun da arttığını bildirdi. Bozbey, bayram ve sonrasında yaşanacak hareketliliğin, iç pazar üreticilerinin yanında ihracata yönelik üretim yapan firmaları da rahatlatacağını söyledi. Adana / aa |
31.08.2009 |
Bahçeli’ye göre herkes işbirlikçi |
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Bazı başkentlerin temsilcisi işbirlikçi zihniyetler aramızda ve maalesef topluma yön verecek mevki ve makamlardadır. Fabrikada iş adamıdır, mecliste politikacıdır. Üniversitede öğretim üyesi, cemaatin güvendiği kanaat önderidir. Medyada patron, gazetede köşe yazarı, devlette bürokrattır" iddiasında bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, işbirlikçi zihniyetlerin aramızda ve maalesef topluma yön verecek mevki ve makamlarda olduğunu iddia etti. Bahçeli, ‘’Çözülen Ülke Türkiye ve Ülkümüz’’ konulu konferansta yaptığı konuşmada, küreselleşmenin, millî devletlerdeki yönetim iradesinin millet üstü birliklerle paylaşılmasını ısrarla dayattığını ifade ederek, ‘’bunun olmaması halinde alt kimliklerin tahriki devreye sokulduğunu’’ söyledi. Bahçeli, ‘’dayatmanın özünün, ‘ya üste bağlan ve egemenliği paylaş ya alta in, paylaşarak çözül’’ olarak formüle edildiğini savundu. Bahçeli, bu siyasetin kaynağının eski olduğunu ve bir asır önce de Türk milleti üzerinde oynanmak istendiğini, oyunun ‘’süngü ve iman gücüyle’’ bozulduğunu belirtti. ‘’Üzücü olan tarafı, bugün haritada aramızda mesafe bulunan Washington, Brüksel, Londra, Paris, Erivan ve Erbil sanıldığı gibi uzaklarda değil’’ diyen Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Bu başkentlerin temsilcisi işbirlikçi zihniyetler aramızda ve maalesef topluma yön verecek mevki ve makamlardadır. Fabrikada iş adamıdır, mecliste politikacıdır. Üniversitede öğretim üyesi, cemaatin güvendiği kanat önderidir. Medyada patron, gazetede köşe yazarı, devlette bürokrattır. Üstelik tehdit bu kez dışarıdan değil, içeriden gelmektedir. ‘Şark Meselesi’ adı verilen tarihi emellerin günümüzdeki Truva atı görevini şimdiki yöneticiler üslenmektedir.” Ankara / aa |
31.08.2009 |
Alkol üreticisine baskın |
Gelir İdaresi Başkanlığı, alkollü içki piyasası ile tütün ve tütün mamulleri üreticilerini mercek altına aldı. İncelemeler kapsamında alkol üreticileri ve ithalatçıları nezdinde kapsamlı bir vergi denetimi başlatıldı. Gelİr İdaresi Başkanlığı, alkol üreticileri ve ithalatçıları nezdinde kapsamlı bir vergi incelemesi başlattı. Burgaz Alkollü İçkiler A.Ş’deki vergi denetimlerinde de 16 bin 511 ürüne el konuldu. Edinilen bilgiye göre, Gelir İdaresi Başkanlığı, alkollü içki piyasası ile tütün ve tütün mamulleri üreticilerini mercek altına aldı. Gelir İdaresi Başkanlığı, alkol üreticileri ve ithalatçıları nezdinde kapsamlı bir vergi incelemesi başlattı. Önce 7 ildeki 18 üretici ve ithalatçı firmada fiilî envanter çalışması yapıldı, ardından da bu firmalara yönelik vergi incelemelerine geçildi. Alkollü içki piyasasına yönelik ilk denetimlerde çok sayıda bandrolsüz ürün tesbit edildi. Maliyecilerin Burgaz Alkollü İçkiler A.Ş’deki özel vergi incelemesi de devam ediyor. Bu şirkete ait işletmelerde geçtiğimiz günlerde yapılan denetimlerde 16 bin 511 ürüne el konuldu. Ankara / aa |
31.08.2009 |
Atalay ‘Açılımı’ anlatacak |
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, bugün ‘’demokratik açılım’’ sürecine ilişkin basın toplantısı düzenleyecek. Atalay, bugün saat 11.00’de bakanlık konferans salonunda ‘’demokratik açılım’’ sürecinde bugüne kadar yapılan çalışmalar hakkında basına bilgi verecek. Bakan Atalay, açılımı bugün anlatacak
İçİşlerİ Bakanı Beşir Atalay, bugün ‘’demokratik açılım’’ sürecine ilişkin basın toplantısı düzenleyecek. İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğinden bildirilen basın duyurusunda, Atalay’ın, bugün saat 11.00’de bakanlık konferans salonunda ‘’demokratik açılım’’ sürecinde bugüne kadar yapılan çalışmalar hakkında bilgi vereceği basın toplantısı düzenleyeceği kaydedildi. Ankara / aa |
31.08.2009 |
ÜNİVERSİTE KAYITLARI BUGÜN BAŞLIYOR |
ÜNİVERSİTELERE kayıt işlemleri bugün başlayacak. 2009-ÖSS sonucunda üniversitelere kayıt hakkı kazanan adaylar, kazandıkları programlar için belirlenen günde kayıt için başvuracak. Kayıt için belirlenen gün adayların sınav sonuç belgesinde yer alıyor. Adaylar kendilerine bildirilen günde, gerekli belgelerle birlikte ilgili üniversiteye başvurarak kayıt yaptırabilecek. Bildirilen süre içinde kayıt için başvurmayan veya kayıt işlemlerini tamamlamayan adaylar haklarını kaybedecek. Anadolu Üniversitesi Merkezi Açıköğretim Programlarını kazanan adayların kayıt işlemleri ve kayıt tarihi için Anadolu Üniversitesi Rektörlüğüne başvurmaları gerekiyor. Bu arada, ÖSYM’nin hazırladığı 2009 Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer alan uyarılara göre, ‘’Yükseköğretim öğrencileri, kılık kıyafet ile ilgili olarak yüksek yargı organları tarafından verilmiş kararlarla oluşmuş bulunan hukukî mevzuata uymak’’ zorunda.
KAYITLARDA NÜFUS CÜZDANI İSTENMEYECEK YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’ın üniversite rektörlüklerine gönderdiği ‘’Üniversite kayıtları’’ konulu genelgede belirtildiği üzere kayıtlar sırasında öğrencilerden yükseköğretim kurumları tarafından ‘’Nüfus cüzdanı’’ ve ‘’İkamet belgesi’’ istenmeyecek. Bu verilere ulaşmak için sadece T.C Vatandaşlık Numarası bilgisi istenecek. Öğrencilerden ‘’Öğrenim katkı bedeli’’ haricinde de her ne ad altında olursa olsun hiçbir ücret talep edilmeyecek. Kayıt için adaylar bizzat üniversiteye başvuracak. Postayla kayıt yapılmayacak. Belirtilen tarihlerde kayıt yaptırmayan adaylar hak iddia edemeyecek. Üniversiteler, kayıt yaptıracak adaylardan sağlık kurulu raporu isteyebilecek. KAYITLARDAN SONRA EK YERLEŞTİRME Öte yandan, üniversitelere kayıtların tamamlanmasının ardından, merkezi yerleştirmede boş kalan kontenjanlar ile kayıtlar sonucunda boş kalan kontenjanlara ek yerleştirme yapılacak. Üniversiteler kayıtlardan sonra boş kalan kontenjanları ÖSYM’ye bildirecek. Buna göre ek yerleştirme başvuru tarihleri ise ÖSYM tarafından duyurulacak. ÖSS merkezi yerleştirme sonucuna göre üniversitelerde lisans programlarında 26 bin 643, ön lisans programlarında 61 bin 959 kontenjan boş kaldı. Ankara / aa |
31.08.2009 |
Bursa’ya otobüs bağlantılı hızlı tren seferleri başlıyor |
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, 1 Eylül’den itibaren Ankara-Bursa arasında otobüs bağlantılı Yüksek Hızlı Tren (YHT) seferlerinin başlatılacağını belirterek, Ankara-Bursa arasındaki yolculuğun 6 saatten 4 saate düşeceğini söyledi. Karaman, yaptığı açıklamada, şehirler arası yolcu taşımacılığı yapan Kamil Koç firması ile TCDD arasında, Ankara-Bursa arasında kombine taşımacılık yapılmasına ilişkin sözleşme imzalandığını bildirdi. Ankara-Bursa arasında otobüs bağlantılı YHT seferlerinin 1 Eylül’de başlatılacağını ifade eden TCDD Genel Müdürü Karaman, şunları kaydetti: ’’Türkiye’de ilk kez otobüs artı tren bağlantısı ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı başlattık. Uygulama ile Ankara’dan YHT ile Eskişehir’e gelen bir yolcu, Eskişehir Garı’ndan otobüse binecek. Otobüs bağlantılı YHT ile Ankara-Bursa arası 6 saatten 4 saate düşecek. Böylece, YHT’den Bursalılar da yararlanacak.’’ Ankara-Bursa arasında yapılacak kombine taşımacılığın ilk etapta 4 gidiş-5 dönüş olarak planlandığını kaydeden Karaman, yolcu yoğunluğu ve gelen talepler dikkate alınarak sefer sayısının arttırılabileceğini dile getirdi. Ankara-Bursa arasında yapılacak kombine taşımacılığın ücretleri ise şöyle: “Ekonomi tam: 28,50 TL, Ekonomi öğrenci: 25,50 TL, Ekonomi çocuk: 20,50 TL, Business tam: 40,50 TL, Business indirimli: 31,75 TL.” Ankara / aa |
31.08.2009 |
Mutluluk hormonuyla tiryakilik tedavisi |
ENFRARUJ ışınlarının vücudun belli noktalarına 4 gün boyunca uygulanarak mutluluk hormonu salgılanmasıyla sigara tiryakiliğine son veriliyor. Sigara yasağının geçen aydan itibaren genişletilmesiyle, sigara içebileceği mekanlar kısıtlanan pek çok bağımlı, sigaradan kurtulmak istiyor. Uzmanlar sigaradan tamamen kurtulma konusunda kesin kararını vermiş kişileri, resmî ve özel hastanelerdeki sigarayı bıraktırma merkezlerine dâvet ediyor. Sanılanın aksine, sağlık kuruluşları bünyesindeki sigarayı bıraktırma merkezlerinde kişiler, aylar ve yıllar değil, sadece haftalarla ifade edilebilen zaman dilimlerinde kolaylıkla tedavilerini tamamlıyor. Konya Özel Nakipoğlu Hastanesi. Hastanenin başhekimi Dr. Kutsi Öncü, ‘’Aslında sigarayı bırakmak için başvuranlardan para istemeyeceğiz. Ancak, insanlar para ödemedikleri bir uygulamanın yararına tam olarak inanmadıkları için sembolik ücret talep ediyoruz’’ dedi. Konya / aa |
31.08.2009 |
Engelliler için “Uğur böceği” yaptı |
OSMANİYE'DE, egzoz tamirciliği yapan Mustafa İlçi, engellilerin hayatını kolaylaştırmak için, ‘’Uğur Böceği’’ adını verdiği 3 tekerlekli araç tasarladı. Sanayi Sitesinde egzoz tamirciliği yapan İlçi, yaklaşık 2 yıl süren çabasının ardından aküyle çalışan aracı yaptığını söyledi. Tasarladığı aracın 3 tekerlekli olduğunu ve ‘’şarjlı bisiklet’’ kategorisinde yer aldığı için ehliyet gerektirmediğini belirten İlçi, aracı, kişinin engeline göre tasarlayabileceğini bildirdi. İlk yaptığı üç aracın Sivas, Hatay ve Osmaniye’deki engellilere 2 bin 500 TL’den sattığını ifade eden İlçi, yoğun talep aldığını kaydetti. İlçi, ‘’Bu engelli aracı üzerinde iki yıl çalıştım. Aracı tamamladığımda da görünüşünün uğur böceğini anımsatması nedeniyle bu ismi verdim’’ dedi. İlçi, aracına patent almak için girişimlerinin sürdüğünü söyledi. Aracın saatte 80 kilometre hıza ulaşabildiğini ifade eden İlçi, şöyle konuştu: ‘’Araç, 20 kilometrede 1 liralık benzin tüketmesiyle çok ekonomik. Ayrıca eli olmayanın ayağıyla ayağı olmayanın da eliyle kullanabileceği teknik özelliklere sahip. Aracı kullanmak isteyen engellilerin fiziksel yapısına göre üretim yapabiliyorum. Seri üretime geçilmesi durumunda engelli vatandaşlarımız için büyük kolaylık sağlayabilir.’’ Osmaniye / aa |
31.08.2009 |
10 bin göçmen vatandaşa “konut parası” uyarısı |
BULGARİSTAN'DAN 1989-1995 döneminde zorunlu göçle gelen, parasını yatırıp, devletten konut almak için ortalama 17 yıldır bekleyen, ancak konut alamayan vatandaşların, nemalanmış bir şekilde parasını almak için yıl sonuna kadar Toplu Konut İdaresi’ne (TOKİ) başvurması gerekiyor. Göçmen vatandaşların başvurmaması halinde para, göçmen konutları hesabına gelir kaydedilecek. TOKİ yetkililerinden edinilen bilgiye göre, göçmen vatandaşların konut sorununun çözümü kapsamında, 31 Temmuz itibariyle başvuruda bulunan yaklaşık 7 bin göçmen vatandaştan 6 bin 996’sına toplam 13 milyon 48 bin lira ödendi. Kalan 10 bin civarındaki göçmen vatandaşın da nemalanmış bir şekilde parasını almak için 5 Aralık’a kadar TOKİ’ye başvurması gerekiyor. Hak sahibi vatandaşların tamamının başvurması halinde, toplam ödeme 40 milyon liraya ulaşacak. Bunun 13 milyon lirası göçmen konutları hesabından, kalan 27 milyon lirası ise Hazine tarafından karşılanacak. Ankara / aa |
31.08.2009 |
İttifak Holding, Ekim’de borsada |
İttİfak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Mehmet Buğa, 1994’te Sermaye Piyasası Kurulu’na kayıt yaptırdıklarını ve bu yılın Ekim ayı ortasında yüzde 100 hisseyle borsaya kote olacaklarını söyledi. İttifak Holding’in Divan Kuruçeşme Restoran’da verdiği iftar yemeğinde konuşan Buğa, İttifak Holding’in 20 yıldır halk şirketi olduğunu ve 19 bin ortakları bulunduğunu bildirdi. Buğa, ortakları arasında hisse senetlerini nakde dönüştürmek isteyenlerin çıktığını ve bu ortaklarının piyasa şartlarında hisse senetlerini daha hızlı nakde dönüştürebilmeleri amacıyla İMKB’ye kote olmak için müracaat ettiklerini belirtti. Buğa, konuyla ilgili bir aracı kurum ile sözleşme imzaladıklarını ifade etti. İftar yemeğine katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer de Türkiye için bir tablo, geleceğe dair bir tasarım yaptıklarını söyledi. Dinçer, tasarladıkları tabloda, iktisaden gelişmiş bir Türkiye'nin olduğunu ifade etti İstanbul / Ümit Kızıltepe |
31.08.2009 |
Erdoğan ile Baykal’ın 30 Ağustos açılımı |
30Ağustos Zafer Bayramı ve Türk Silâhlı Kuvvetleri (TSK) Günü doloyısıyla Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı'ında düzenlenn tebrik törenine katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal bir süre sohbet etti. 30Ağustos Zafer Bayramı bütün yurtta, KKTC’de ve dış temsilciliklerde kutlandı. Ankara’daki kutlamalar Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un başkanlığındaki heyetin Anıtkabir’i ziyaretiyle başladı. Orgeneral Başbuğ ile kuvvet komutanları daha sonra Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı Şeref Salonunda tebrikleri kabul etti. Orgeneral Başbuğ ve kuvvet komutanlarını; TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, yüksek yargı mensupları, milletvekilleri, orgeneraller, oramiraller, bürokratlar ve yabancı askerî ataşeler tebrik ettiler. Törenin başlamasından önce son siyasî gelişmeler sebebiyle araları gergin olan Başbakan Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Baykal’ın bekleme salonunda bir süre sohbet ettikleri görüldü. Ankara / aa |
31.08.2009 |
İspanya, Türk dostlarını unutmayacak |
İspanya Dışişleri Bakanı Miguel Angel Moratinos, 2010’un ilk yarısında devralacakları AB dönem başkanlığında “Türk dostlarımızı unutmayacağız” dedi. İspanyol haber ajansı EFE, Uluslararası Menendez Pelayo Üniversitesi’nde konuşan Moratinos, AB dönem başkanlığı boyunca İspanya’da 300, Brüksel’de ise 3 bin toplantı olacağını kaydetti. AB’nin çok fazla sayıda toplantı düzenleyecek olmasını “dış politikaya önceliğinin bir göstergesi ve 21. yüzyılda dünyanın nasıl yönetileceğinin bilinmesi” olarak açıklayan Moratinos, AB’nin ABD, Kanada, Meksika, Rusya, Japonya, Fas gibi ülkelerle yapacağı ikili toplantılar ve Latin Amerika ile yapacağı zirveyle, “dünyada takınacağı tavırı belirlemeye başlayacağını” vurguladı. Dönem başkanlığında Orta Doğu sorununun çözümü için de çalışacaklarını kaydeden Moratinos, 2 Eylül’de Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın İspanya’ya geleceğini, kendisinin de 7 Eylül 2009 tarihinde bölge ülkelerini kapsayan bir tura çıkacağını bildirdi. Madrid / aa |
31.08.2009 |
Yeni anayasa kararlılığı rafa kaldırılmasın |
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ‘’Eğer hükümet yeni anayasa kararlılığını rafa kaldırırsa (demokratik açılım) tartılışıp top taca atılacaktır’’ dedi. Partisinin İzmir teşkilâtı tarafından Gaziemir ilçesindeki bir tesiste düzenlenen iftar programına katılan Kurtulmuş, burada yaptığı konuşmada, hükümetin ‘’demokratik açılım’’ çalışmalarını değerlendirdi. Türkiye’nin ‘’kuruluşundan bu yana karşı karşıya kaldığı en ciddî sorun hakkında’’ bir kaç gün tartılışıp rafa kaldırma zihniyetiyle adım atılmaması, konunun günlük siyasetin malzemesi olmaması, iyi niyet ve kararlılığın elden bırakılmaması gerektiğini dile getiren Kurtulmuş, meselenin bütün toplum kesimlerini içine alan yeni bir siyasî ve hukukî reform süreciyle halledilebileceğini dile getirdi. Kurtulmuş, bunun da ilk etapta anayasa değişikliğiyle mümkün olabileceğini söyledi. Kurtulmuş, ‘’Eğer hükümet bu tartışmalar içinde yeni anayasayı ortaya koyma kararlılığını rafa kaldırırsa, üzülerek söylemek istiyorum ki, bu sorun da tartışılıp top taca atılacaktır. Çok köklü bir şekilde siyasî ve hukukî reform sürecinin tamamlanması gerekmektedir” diye konuştu. İzmir / aa |
31.08.2009 |
Fıstık için silâhlı nöbet |
Gazİantep’te bahçelerindeki Antep fıstıklarının çalınmasından korkan çiftçiler, silâhlı nöbet tutuyor. Hasat için Antep fıstıklarının tam olgunlaşmasını bekleyen çiftçiler, ‘’alın terimiz’’ dedikleri ürünlerinin çalınması hâlinde nafakalarını hırsızlara kaptırmış olacaklarını söyledi. Antep fıstığının aile ekonomisinde önemli yer tuttuğunu belirten çiftçilerden Lütfü Bozkurt, ‘’Antep fıstığı için 2 yıl emek harcıyor, alın teri döküyor ve hasat zamanı karşılığını alıyoruz. Bahçelerimizde nöbet tutmazsak harcadığımız emeğimizin, döktüğümüz alın terimizin karşılığı olan ürünümüz çalınabilir’’ dedi. Antep fıstığının çiftçi için çok değerli olduğunu ifade eden Lütfü Bozkurt, bölgedeki çiftçilerin aylardır gelecek planlarını bahçelerindeki zeytin ve Antep fıstığını dikkate alarak yaptıklarını ifade etti. Lütfü Bozkurt, zeytine hırsızların pek ilgi göstermediğini, Antep fıstığının ise hasadının ve satışının kolay, parasal değerinin de yüksek olması sebebiyle zaman zaman hırsızlık olaylarının yaşandığını bildirdi. Genellikle geceleri yol kenarlarındaki bahçelerden hırsızlık yapıldığını anlatan Lütfü Bozkurt, ‘’Biz çiftçiler de ürünümüzü ve kendimizi hırsızlardan korumak için Antep fıstıklarının olgunlaştığı 20-30 gün, geceleri bahçelerimizde nöbet tutuyoruz’’ diye konuştu. Gaziantep / aa |
31.08.2009 |
55 yıldır kibrit kutusu biriktiriyor |
Gazİantep’İn İslahiye ilçesinde berberlik yapan Nazım Dalsuna, 55 yıldır biriktirdiği kibrit kutularını işyerinde sergiliyor. Mesleğe 1952 yılında çırak olarak adım atan Dalsuna, o yıllarda Malazlar kibrit ile başladığı koleksiyon işini, 60 ve 70 yıllarda rengârenk kibrit kutuları ile devam ettirdi. ‘Her işin bir hevesi vardır’ diyerek 50’li yıllarda biriktirmeye başladığı kibrit kutularının hepsinin birer hatırası olduğunu belirten Dalsuna, “Kimi zaman yerde, kimi zaman birilerinden rica ederek ben de olmayan kutudan istedim. Zevkli bir iş ama şimdi yoruldum. Zaten şimdi kibrit kutuları da güzel çıkmıyor. Benim biriktirdiğim yaklaşık 600 çeşit kibrit kutusu nadide eserlerden. 50’li yıllardan başlayıp 80’li yılların sonuna kadar devam ettirdim. Belki kutuyu yapan fabrikalarda bile yoktur.” diye konuştu. Bu yaşına kadar hiç sigara içmediğini belirten Dalsuna, işyerine gelenlerin, ‘Sigara mı içtin ki bu kadar kibrit kutusu topladın?’ dediklerini belirterek, kendisine bazı müşterilerin bile kibrit kutusu hediye ettiklerini anlattı. Dalsuna, kutuların muhafazasının çok zor olduğunu, bu işte zaman zaman sıkıntılar yaşadığını ifade etti. Artık yorulduğunu belirten Dalsuna, “Gerçekten bir koleksiyoncu bulsam elimdeki bütün eserleri ona verirdim.” dedi. Gaziantep / cihan |
31.08.2009 |
Bakırcılık yok olmak üzere |
BakIrcIlIğIn son temsilcileri olduklarını söyleyen ustalar, eskiden kullanılan bakır mutfak eşyalarının artık ilgi görmediğini, bu sebeple çırak yetiştiremediklerini belirtti. Kayseri’de 10 yaşından beri bakırcılık san'atı ile uğraşan Ali Özbek, bu san'atın yok olmak üzere olduğunu belirterek, ‘’Şehirde 30 yıl önce bu san'at ile uğraşan kişi sayısı 330 iken, şimdi 20 kişi kaldık’’ dedi. Eski Sanayi Bakırcılar Sokağı’nda iş yeri olan 55 yaşındaki Ali Özbek, yaptığı açıklamada, bakırcılık san'atını, 1969 yılında ilkokulu bitirdikten sonra kendisi gibi bu san'atla uğraşan ağabeyi Mustafa Özbek’ten öğrendiğini bildirdi. O yıllarda bakırcılık san'atının çok yaygın olması sebebiyle ailelerin çocuklarını iş öğrenmeleri için kendilerine getirdiklerini vurgulayan Özbek, ‘’Şimdiki gençler bu san'ata ilgi göstermiyor. Kayseri’de 30 yıl önce bu san'at ile uğraşan kişi sayısı 330 iken, şimdi 20 kişi kaldık. Bakırcılık san'atı yok olmak üzere. Artık usta da yetişmiyor, çırakta gelmiyor’’ diye konuştu. ’’ Kayseri / aa |
31.08.2009 |
Av sezonu öncesi bayat balık uyarısı |
Yenİ av sezonuyla elde kalan bayat balıkların, taze balıklarla satışa sunulabileceği, tüketilen bayat balıkların zehirlenmelere yol açabileceği bildirildi. Kocaeli Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Akif Şen, yaptığı açıklamada, avlanma yasağının 1 Eylül’de sona ereceğini belirtti. Şen, geçmiş dönemlerde bazı satıcıların elde kalmış, taze olmayan balıkları fiyatını düşürerek tazeymiş gibi piyasaya sürmeye kalkıştığını, tüketicilerin de fiyatlara aldanarak balık avının açılış sezonunda ‘’ucuza taze balık alıyoruz’’ düşüncesiyle bu balıkları satın aldığını dile getirdi. Bayat balığın tüketilmesi halinde zehirlenmeye yol açabileceğine dikkati çeken Şen, şunları söyledi: ‘’Taze balık parlak yapıda, yosun kokusunda, ağzı kapalı, solungaçları parlak kırmızı olur. Pullar sıkıca tutunmuş, vücut yüzeyi mukoz tabaka akıcı kıvamda olmalı, el ile balığın yüzeyine bastırıldığında parmak izi kalmamalıdır. Taze balık genelde su içerisine atıldığında batar, el ile kuyruğundan tutulduğunda düz bir hal alır.’’ Bayat balığın görünüşünün mat ve itici, amonyak benzeri bir kokuya sahip olduğunu belirten Şen, şöyle devam etti: ‘’İçe çöken gözler ve açık ağız yapısına sahiptir. Solgun renkte olan solungaçlar gibi pullar da solgun ve gevşek yapıdadır. El ile bastırıldığında balığın vücudunda izler kalır. Suya atıldığında karnındaki gazdan dolayı yüzeye çıkan bayat balık, kuyruktan tutulduğunda kolaylıkla eğilip bükülür.’’ Kocaeli / Yeni Asya |
31.08.2009 |
Somon balıkları nereye kayboldu? |
Her yıl binlerce kilometrelik efsanevî bir yolculuk yaparak yumurtadan ilk çıktıkları yere gelen Somon balıkları, bu yıl esrarangiz bir şekilde ortadan kayboldu. Ağustos ayı içerisinde yumurtlamak için, ilk yumurtadan çıktıkları yere gelen Somon balıklarının bu yıl gelmemesinden dolayı, Kanada’da balık sezonu Somonsuz başladı. Ancak diğer yandan Levrek, Bass, Payk, Sunfish, Pickerel, Turna ve Alabalıkta bolluk yaşanıyor. Torontolu balıkçılar, Ağustos ayında yumurtlamaya gelmesi gözlenen Somon balıklarını boş yere bekledi. Her yıl başta Port Hope limanı olmak üzere Ontario göl ve nehir kavşaklarına ve kanallara giren Somonlar, bu yıl ortadan kayboldu. Bu yıl Toronto çevresine 10 milyon yerine sadece bir milyon somonun geldiği sanılıyor. Defalarca Belleville, Trenton, Hamilton, Port Hope gibi balık tutulan noktalara giden amatör Türk balıkçıları da hayâl kırıklığına uğrayanlar arasında. Somonların çıkış merkezi olan İngiliz Kolombiya’sının Fraser nehri, tarihindeki en büyük Somon balığı kıtlığını yaşıyor. Somon balıklarıyla meşhur nehirde, bu yaz 11 ila 13 milyon arası balık beklenmesine rağmen, Kanada Balıkçılık ve Okyanus Bakanlığı’na göre, bu rakam sadece 1 buçuk milyonda kaldı. Yaklaşık 11 milyon somon balığının nerede olduğu ise gizemini koruyor. Somonsuz Fraser nehri kelimenin tam anlamıyla ölü bir nehir haline büründü. Toronto / cihan |
31.08.2009 |
Yönetmenden İsrail protestosu |
Kanada’nIn dünyaca ünlü film yönetmenlerinden John Greyson, Uluslararası Toronto Film Festivali yönetimini, İsrail destekli filmlere ağırlık vermeleri sebebiyle protesto etti. John Greyson, “Daha birkaç ay önce Gazze’de 1000 kişi öldürüldü. Rahip Desmond Tutu, John Berger ve daha birçok insan, bunun İsrail yapımı bir ırk ayrımı olduğunu dünyaya haykırdılar. Oysa festivalde yeralan bütün yapımlar, ya İsrailli ya da İsrail destekli. Hiçbir Filistinli ya da Arap yapımcıya yer vermediniz. Sizin amaçlarınızın bir parçası olamam. Bu yüzden açılıştaki yapımım olan Covered adlı filmimi festivalden çekiyorum.’’ dedi. Toronto / cihan |
31.08.2009 |