Haberler |
Çocuklar şöhrete |
Uzman Psikolog ve Aile Terapisti Dr. Budak, televizyonlardaki yarışmalarda “çocuk şarkıcılar” ortaya çıkarılmaya çalışıldığını ifade ederek, “Şöhret sarhoşluğu içinde olan çocuk kimlik karmaşası yaşar. İlgiyi kaybettiğini fark ettiği anda da psikolojik sorunlarla karşılaşır” dedi. ŞÖHRET GEÇİCİ, BİLGİ VE EMEK KALICIDIR “Popüler olmak ya da şöhret dediğimiz şeyler geçicidir. Kalıcı olan bilgidir, emektir” diyen Dr. Füsün Budak, kolay ulaşılan şeylerin çabuk kaybedildiğini, çaba ve emek vererek ulaşılanların daha değerli ve önemli olduğunu sözlerine ekledi. Uzman Psikolog ve Aile Terapisti Dr. Füsun Budak, televizyonlardaki yarışmalarda ‘’çocuk şarkıcılar’’ üretilmeye çalışıldığını ifade ederek, “Şöhret sarhoşluğu içinde olan çocuk kimlik karmaşası yaşar. İlgiyi kaybettiğini fark ettiği anda da psikolojik sorunlarla karşılaşıyor’’ dedi. Budak, yaptığı açıklamada, son yıllarda görsel medyanın da öncülük ettiği, çok fazla emek harcamadan popüler olma ve kısa yoldan para kazanma düşüncesinin ön plana çıkarıldığını söyledi. Televizyonlardaki yarışmalarda “çocuk şarkıcılar’’ üretilmeye çalışıldığını kaydeden Budak, bu tür programlarla aniden gelen şöhretin insanı şaşkına çevirdiğini belirtti. Bir anda kendini yükseklerde bulan ve her gün gündemde yer alan insan kısa bir süre sonra da aniden yok olduğunu savunan Budak, şunları kaydetti: “Şöhret sarhoşluğu içinde olan çocuk kimlik karmaşası yaşar. İlgiyi kaybettiğini fark ettiği anda da psikolojik sorunlarla karşılaşır. Çünkü aniden gelen şöhret, geldiği gibi de gidiyor. Şöhret insanın herkes tarafından tanınması ve bilinmesi, meşhur olmasıdır. Bu ne sağlar? İnsana toplumsal, ekonomik ve psikolojik yarar sağlar. Nedir bu toplumsal, ekonomik ve psikolojik yararlar? Statü, güç, hayranlık, ilgi, kendine güven, ego tatmini, para, lüks hayat, heyecan, var olduğunu gösterebilme gibi.’’ Toplumsal değişimle birlikte insan için önemli olan değerler ve isteklerin de farklılaştığını anlatan Budak, tüketimin ve popülaritenin değer kazandığı bir yapı oluştuğunu söyledi. İnsan tabiatında var olan ‘’ilgi, onay ve kendini var etme’’ çabasıyla birleşince de ortaya şöhret tutkunlarının çıktığını belirten Budak, ‘’İşi, kariyeri, eğitimi ve kültür düzeyi ile kendini gösteremeyen kişiler, kendilerini gösterebilmek ve var edebilmek için kısa sürede şöhret olmanın yollarını aramaya başladı. Görsel medyanın da etkisiyle o yarışma senin bu yarışma benim gezer oldular’’ dedi. Bu eğilimin özellikle çocuk ve gençler üzerinde oldukça etkili olduğunu savunan Budak, okuyup, çalışıp bir meslek sahibi olmanın uzun bir zaman gerektirdiğini söyledi. ‘’Kapitalizmin parayı ön plana çıkardığını, eskiden doktor, öğretmen olmak önemliyken, şimdi şarkıcı, futbolcu ya da daha kolay para kazanılan mesleklerin ön plana çıktığını’’ ifade eden Budak, şöyle devam etti: ‘’Şöhret sahibi insanların lüks hayatları anlatılırken, bu duruma nasıl geldikleri ya da perde arkasındaki şöhretin yol açtığı zararlara hiç değinilmemektedir. Çocuk ve gençleri etkilemekten öte eğitim ve kültür düzeyi düşük anne babalarda çocuklarını şöhret yaparak, hayat biçimlerini değiştirme yolunu seçmektedirler. Çocuklarının yaşayacağı psikolojik travmaları görmezden gelmektedirler. Medya reyting rekorları kırmak isterken, anne babalarda zengin olma hayalleri kurmaktadır.’’ |
24.08.2009 |