Avrupa Parlamentosu bugün Türkiye raporunu tartışacak. Taslakta Türkiye’nin son 3 yıldır yaptığı AB reformlarının yavaşlamasından endişe duyulduğu belirtiliyor. Yarın Genel Kurulda oylanacak raporda, Türk hükümetinden “2005 yılında taahhüt ettiği reform sürecine devam konusunda siyasî iradesini ispatlaması” isteniyor.
Avrupa Parlamentosu (AP) genel kurulu, Hollandalı parlamenter Ria Oomen-Ruijten tarafından kaleme alınan Türkiye raporunu bugün tartışacak. Rapor, Perşembe günü genel kurulda oylanacak. Dış İlişkiler Komitesinde daha önce oylanarak kabul edilen taslak belgede, Türkiye’nin AB reformlarında son 3 yıldır devam eden yavaşlamadan endişe duyulduğu belirtilerek, Türk hükümetinden “2005 yılında taahhüt ettiği reform sürecine devam konusunda siyasî iradesini ispatlaması” isteniyor. Türk toplumunda ve önde gelen siyasî partiler arasında süren kutuplaşmanın 2008 yılında daha da derinleştiği savunulan raporda, bunun siyasî kurumların işleyişini ve reform sürecinde ilerlemeyi olumsuz etkilediği kaydediliyor.
Siyasî parti liderlerine “ciddî şekilde diyalog aramaları ve Türkiye’nin modernleşmesi gündemi üzerinde uzlaşmaları” çağrısı yapılan taslak raporda, reformların “hukukun üstünlüğüne dayalı, insan haklarına ve temel özgürlüklere bağlı, istikrarlı, demokratik, çoğulcu ve müreffeh bir toplum” hedefine yönelik olması gereği vurgulanıyor. Taslak raporda, “Daha önceki kapsamlı Anayasa reformu çabalarının başörtüsü tartışmasıyla sonuçlanmasından ve toplumun daha fazla kutuplaşmasına yol açmasından üzüntü duyuyoruz. Temel özgürlükler ve insan haklarının korunmasını merkeze alacak yeni ve sivil anayasa çalışmalarına yeniden başlaması için hükümete çağrı yapıyoruz” deniliyor.
Yeni anayasa çalışmalarına “etnik ve dinî azınlıklar dahil sivil toplumun ve siyasî partilerin de katkı yapması” talep edilen taslak belgede, AKP ve DTP hakkında açılan kapatma dâvâlarıyla ilgili şu ifadeye yer veriliyor: “2008 yılında TBMM’deki iki partinin kapatılması istemiyle açılan dâvâlardan endişe ediyoruz. Siyasî partiler kanununun öncelikli olarak değiştirilerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları ve Avrupa Konseyinin Venedik Komisyonu önerilerine bütünüyle uyumlu hale getirilmesi gerektiğini vurguluyoruz.”
Belgede, “Ordu üzerinde tam sistematik sivil gözetim sağlanması konusunda ilerleme kaydedilememesinden” ve “TBMM’nin ordu ve savunma politikasını denetlemesinin güçlendirilememesinden” kaygı duyulduğu ifade ediliyor. “Yargı mensuplarının siyasî tartışmalara müdahil olmamasını güvence altına alarak, yargının tarafsızlığını ve meslekî yetkinliğini güçlendirecek sistematik çabalara acil ihtiyaç duyulduğu” vurgulanan belgede, hükümetin yargıda reform çabalarını sürdürmesinin önemine işaret ediliyor. Strasbourg / aa
|