"Gerçekten" haber verir 30 Ekim 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Görüş

Biz cumhuriyetçiyiz de, siz değilsiniz!

Cumhuriyetin ilân edilişinin 85. yılını idrak ettiğimiz bu günlerde, memleketimin manzaralarına bakıyorum da, hiç de hoş olmayan şeyleri görüyorum.

Tabiî, bunda da en büyük sebep, isimde ve resimde Cumhuriyetçi, ama esasında bir dikta rejimcisi olanlarla, gerçek Cumhuriyet taraftarlarının halleridir. Lafa baksan, onlar Cumhuriyetçi, biz Cumhuriyet düşmanı. Ama, gerçekte görünen, onlar Cumhuriyeti kendilerine kalkan yapan bir dikta rejimcileri. Biz ise, gerçek mânâda, ismen ve cismen Cumhuriyetçiyiz. Sahabe-i kiram gibi, Hz. Ebubekir’i seçimle halife yapan sahabe-i kiram gibi. Kendisine Eskişehir Mahkemesi’nde “Cumhuriyet hakkındaki fikrin nedir?” diye sorulduğunda, “Eskişehir mahkeme reisinden başka daha sizler dünyaya gelmeden ben dindar bir cumhuriyetçi olduğumu elinizdeki tarihçe-i hayatım ispat eder” diyen Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri gibi cumhuriyetçiyiz.

Beyzadeler, güya padişahlığı kaldırıp, yerine halkın kendi kendisini idare ettiği rejim olan Cumhuriyeti ilân ettiler. Ama, ne gezer? Padişah efendiler gitti—ki belli zamanlarda onlar değişiyordu—yerine yıllardır değişmeyen Cumhuriyet padişahlarını ihdas ettiler. 85 senedir de tahtta oturuyor hâlâ. Dünyanın neresinde görülmüştür böyle tek adam rejimi? Belki Tanzanya’da, hatta totemistanda bile yoktur böyle bir rejim.

Yıllardır millete kan kusturmalarının sebebi de o değil mi? Millet, hür ve müstakil olmak istiyor, onlar milleti baskı altında tutarak, esir hayatı yaşatmaya çalışıyor. Ondan sonra da, huzursuzluk ufuklarımızdan hiç eksik olmuyor. Aziz milletimizin en büyük iki unsuru olan Türkler ve Kürtler aralarında hiçbir problem olmadan asırlardır kardeş gibi yaşarken, bu düzenbazların fitne ve fesatları sayesinde, içinden çıkılmaz bir denklem haline getirilmeye çalışılıyor. Hiç kimsenin aklının köşesinden geçmeyen başörtülü-başörtüsüz gibi bir sun’î şeyleri bunlar körükleyerek milletin arasına yeni bir fesat tohumu ekmeye çalışıyorlar.

Yani, bu mevzuda çok yazılacak, çok söylenecek şey var da, işte olmuyor. Bazı hallerde Nasreddin hocanın tabiriyle taşlar bağlı, itler serbest. Bazı hallerde de, bunlara ne dersen de, ne yaparsan yap, alışmışlar ya azınlığın çoğunluğa tahakküm ve tagallübüne... Bildiklerini okumaya devam ediyorlar. Söylediğiniz gerçekler de bir kulaklarından giriyor, beyinlerinde hiçbir iz bırakmadan diğer kulaklarından çıkıp gidiyor.

OSMAN ZENGİN

30.10.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır