ÇİN'İN batısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan Müslümanlar, mübarek Ramazan ayında Pekin hükümetinin kendilerine olan baskılarının ‘tahammül edilemez’ derecede arttığını bildirdi.
Bölgede yaşayan Müslümanlar, Ramazan’ın başlamasıyla birlikte yetkililerin sakallı kişileri traş olmaya zorladığını söyledi. Amerikan AP ajansına konuşan Arem isimli bir Çinli, öfkeyle “Eğer traş olmasaydım, bir polis gelip beni uyaracaktı. Eğer konuşsaydım, tutuklanmış olabilirdim” dedi. Ramazan, dünyanın her yerinde Müslümanlar için duâ, ibadet ve mutluluk ayı iken, Çin’deki Müslüman Uygurlar için aynı zamanda korku anlamına geliyor. Sincan’da yaşayan Müslümanlar, bu ayın gelmesiyle Çin hükümetinin “garez köpürmesiyle” karşılaştıklarını, kısıtlamaların arttığını, Sünnî ve Şiî etkilerinin görüldüğü İslâmî hayat tarzlarını hafifletmek zorunda kaldıklarını belirtiyor. Yingmaili’ye bağlı Xayar yerleşim biriminde, hükümet görevlilerinin, öğretmenlerin ve öğrencilerin oruç tutmasına izin verilmedi. Camilerin, sesli veya görüntülü herhangi bir Ramazan etkinliği yapması yasaklandı. Toplum içinde İslâmî propagandaya izin verilmiyor. Camilerdeki teftişler özellikle bu ayda artıyor. Restoranların gün boyu açık olması isteniyor. Hükümetin belirlediği tur şirketi haricinde Mekke’ye hac için gitmek yasadışı olarak gösteriliyor. Genişliği Fransa’dan üç kat daha büyük olan Sincan Özerk Bölgesi’nde 9 milyondan fazla Uygur Türkü yaşıyor. Bu nüfusun yönetimi, gelişmekte olan Çin’in en büyük mücadelelerinden birisi. Aynı Tibetliler gibi, Uygurlar da, Çin’in dinin özgürlük ve özerklik planlarını geriye atarak ekonomik rahatlığa önem veren politikalarını desteklemek için gönülsüzler.
|