İzmir Ekonomi Üniversitesi ile Tarih Vakfının ortaklaşa düzenlediği ''2008'den 1908'e Bakışlar'' konulu sempozyumda 100. yılında 2. Meşrutiyet değerlendirildi. İZTO Başkanı ve Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ekrem Demirtaş, "1908'in hedeflerine baktığımızda, bunlara bugün dahi ulaşılamamış olması üzerinde durulması gereken bir konu" dedi.
TOPLUM HAYATINA YÖN VERECEKTİ
Ekonomi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cemali Dinçer de, sadece hürriyetin ilânı ya da anayasanın yeniden şekillenmesi olarak algılanan 2. Meşrutiyetin aslında ekonomiden edebiyata, aile hayatından askerliğe, sivil alandan siyasete her sahayı etkilediğini söyledi. Bediüzzaman da meşrutiyeti şeriat namına alkışladığını söylemiş ve savunmuştu.
100. yılında Meşrûtiyetin hedeflerine ulaşamadık
İZMİR Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı ve Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ekrem Demirtaş, ‘’1908’in hedeflerine baktığımızda, bunlara bugün dahi ulaşılamamış olması üzerinde durulması gereken bir konu’’ dedi. İzmir Ekonomi Üniversitesi ile Tarih Vakfı’nın ortaklaşa düzenlediği ‘’2008’den 1908’e Bakışlar’’ konulu sempozyumda 100. yılında 2. Meşrutiyet değerlendirildi.
Sempozyumun açılışında konuşan Ekonomi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cemali Dinçer, bugüne ışık tutması bakımından 2. Meşrutiyet döneminin iyi anlaşılması gerektiğine işaret etti. 2. Meşrutiyet’in hürriyetin ilanı ya da anayasanın yeniden şekillenmesi gibi algılandığını dile getiren Prof. Dr. Dinçer, ‘’Aslında bunun çok ötesinde ekonomiden edebiyata, aile hayatından askerliğe, kadından siyasete dokunmadığı alan kalmamıştır’’ dedi. Ekonomi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cemali Dinçer, Cumhuriyeti kuran kadroların bu dönemde yetiştiğini söyledi.
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı ve Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ekrem Demirtaş ise İZTO olarak geçmişe bakmayı, geçmişten dersler alarak geleceğe bakmayı çok sevdiklerini anlattı. ‘’1908’in hedeflerine baktığımızda, bunlara bugün dahi ulaşılamamış olması üzerinde durulması gereken bir konu’’ diyen Demirtaş, Türkiye’nin kurulduğu yıllardaki çağdaşlaşma hareketinin günümüzde hala hayata geçirilmemiş olmasının üzüntü verici olduğunu ifade etti.
19. yüzyılda İzmir ile İskenderiye arasındaki ticaret düzeyine bugün ulaşılamadığını belirten Demirtaş, ‘’Aslında bakıldığında İskenderiye İzmir’e neredeyse İstanbul uzaklığında. Yani ticaretin artırılması çok mümkün’’ dedi.
Tarih Vakfı Başkanı Murat Güvenç de 1908’in bir ‘’simge tarih’’ olduğunu kaydederek, ‘’2008 önemli, ama simge tarih değil, tabii Amerikan bankaları yerlerinde duruyorlarsa’’ dedi. Aynı nesneye farklı bakış açılarından bakıldığında ya da farklı kişiler baktığında başka başka şeyler gördüğünü ifade eden Güvenç, 1908’e farklı bakışların bu açıdan önem kazandığını söyledi.
Tarih Vakfı Sempozyum Düzenleme Kurulu adına bir konuşma yapan Prof. Dr. Zafer Toprak ise 1908 anılacaksa 3 önemli şehirden birinin İzmir olduğunu belirterek, ‘’İzmir, 1908 devrimi sonrası yankıların en bariz olduğu coğrafya’’ dedi. Dünyada yaygın görüşün 20. yüzyılın 1914’te başlayıp 1991’de sona erdiği şeklinde olduğunu anlatan Prof. Dr. Toprak, Türkiye’nin 20. yüzyılından söz edildiğinde bu tarihin 1908’de başlayıp 2001 yılında bitirilebileceğini dile getirdi.
Prof. Dr. Toprak, 1908’den 1924’e ulaşıldığında Türkiye coğrafyasının en köklü değişimleri geçirdiği coğrafyanın Ege Bölgesi olduğunu belirterek, ‘’İzmir kenti büyük bir metamorfoz geçiriyor, oluşmakta olan Türkiye’nin işaretini veriyor. 1919 ile birlikte Türkiye bir tarih yazıyor, ancak bunun gerişindeki birikim göz ardı edilemez’’ diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından üç gün sürecek oturumlara geçildi. Yerli ve yabancı 23 bilim insanının sunum yapacağı oturumlarda 2. Meşrutiyet döneminde toplumsal ve etnik yapı, yerel yapı ve nüfus bilim, kültür ve sanat, siyaset ve hukuk konularının irdeleneceği bildirildi.
YADİGÂR-I HÜRRİYET SERGİSİ
3 gün sürecek sempozyum süresince Orlando Carla Calumeno Koleksiyonundan Meşrutiyet kartpostalları ve madalyalarının yer aldığı ‘’Yadigâr-ı Hürriyet’’ sergisi gezilebilecek. Ayrıca, üniversitede bulunan Türkiye Odalar ve Borsalar (TOBB) kütüphanesinde ‘’Yunanistan Köşesi’’nin açılışı da sempozyum katılımcıları tarafından gerçekleştirildi.
|