TSK’daki komuta kademesi değişikliklerinde yapılan konuşmalara bu sene de laiklik, ulus devlet, irtica ve bölücülük vurguları damgasını vururken, demokrasi ve hukuk devletinden söz edilmemesi yadırgattı. Yeni K.K. Komutanı Orgeneral Koşaner’in üniter yapımızı tehdit ettiğini ileri sürerek AB’yi ve AB’ye uyum yasalarını eleştirmesi dikkat çekti.
SİYASî MUHTEVALI MESAJLAR TSK’YI
YIPRATIYOR
Yeni Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ’un da aynı üslup ve vurgularla siyasî mesajlar verdiği görüldü. Başbuğ, dinin toplum içinde görünür halde yaşanmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdiği konuşmasında demokrasiye değinmezken, Anayasa Mahkemesinin laiklik yorumlarını savunması da ilgi çekiciydi.
Asker, demokrasiden neden rahatsız?
TSK’DAKİ komuta kademesi değişikliklerinde yapılan mutad konuşmalara bu sene de laiklik, ulus devlet, irtica ve bölücülük vurguları damgasını vururkun, demokrasi ve hukuk devletinden söz edilmemesi dikkat çekti. Kara Kuvetleri Komutanlığını devralan Orgeneral Işık Koşaner’in devir-teslim konuşmasında ulus devlet yapımızı tehdit ettiğini ileri sürerek AB’yi ve AB’ye uyum yasalarını eleştirmesi tepki çekti.
Genelkurmay Başkanlığına atanan Orgeneral İlker Başbuğ’un Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı’ndaki devir-teslim törenindeki konuşmasında da aynı üslûp ve vurgular hakimdi. Siyasî mesajlar vermekten çekinmeyen Başbuğ, dinin toplum içinde görünür halde yaşanmasından duyduğu rahatsızlığı da dile getirdi. Başbuğ bol laiklik, irtica ve bölücülük vurgusu yaptığı konuşmasında demokrasiye değinmezken, Anayasa Mahkemesinin laiklik yorumlarını da savundu.
Orgeneral Başbuğ, ‘’Bugün, toplumun bir kesimi yeni bir kültürel kimliğin, yaşam tarzının oluşumunda dini düşüncelere büyük bir ağırlık verildiğini düşünmekte ve gelişmelerden büyük bir endişe duymaktadır. Bu endişe ciddiye alınmalıdır. Çoğulcu demokrasi anlayışı çerçevesinde toplumsal huzur için bu zorunludur’’ diye konuştu. Herkese insan onuruna yakışır asgarî bir hayat seviyesi sağlamasının sosyal devletin bir görevi olduğunu ifade eden Orgeneral Başbuğ, sosyal devlet niteliğinin zayıflamasının toplumları cemaatleşmeye ittiğinin de bir gerçek olduğuna savundu. Orgeneral Başbuğ, ‘’Bu kapsamda giderek güçlenen bazı cemaatler, ekonomiyi yönlendirmeye, sosyopolitik yaşamı biçimlendirmeye, dine bağlı bir yaşam tarzı olarak sosyal kimliklerini ortaya koymaya çalışmaktadırlar. Ancak bu sosyal gerçek doğru analiz edildiği takdirde bu oluşuma karşı alınacak tedbirlerin başarı şansı olabilir’’ dedi.
“LAİKLİK
TEMEL DİREK’’
Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu kaydeden Orgeneral Başbuğ, bu niteliklerin, Cumhuriyetin değiştirilemez temel niteliklerini oluşturduğunu belirtti. Laiklik ilkesinin Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin temel direklerinden biri ve Türkiye Cumhuriyeti’ni oluşturan bütün değerlerin de temel taşı olduğunu kaydeden Orgeneral Başbuğ, laikliğin işlevsel tanımının; Anayasanın başlangıç ile 24. ve 174. maddelerinde yer aldığını söyledi. Orgeneral Başbuğ, ‘’Anayasa Mahkemesinin, Anayasa’yı resmen yorumlamaya yetkili tek organ olarak, laikliğe ilişkin yapmış olduğu yorumlar, laikliğin anlamının ortaya konulmasında vazgeçilmez kaynaktır’’ dedi.
|