"Gerçekten" haber verir 25 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

İktidardan beklenen

Türkiye için demokrasi bundan sonra kaderdir ve herkes hesaplarını ‘darbesiz bir Türkiye’ gerçeği üzerine yapmak zorundadır.

Ak Parti’nin iktidardaki yaklaşık ilk altı yılı Türkiye’nin henüz geleceğinden bu kadar emin olamadığı bir dönemdi. İktidarın enerjisinin büyük bölümü, ülkeyi demokrasi dışı istikametlere çekmek isteyenlere karşı tedbirler düşünmekle geçti. 2008 yılını ise, neredeyse bütünüyle, bu anlamda ‘heba edilmiş bir yıl’ sayabiliriz. Ancak heba edilmiş yıl olan 2008, önümüzdeki rahat geçecek yılları da iktidara bağışladı. Şimdi yepyeni bir dönem var ülkemizin önünde; iktidar partisi bu dönemi akıllıca ve sağduyuyu elden bırakmadan değerlendirmek zorunda.

Bunu yapabilecek mi Ak Parti? Önümüzdeki dönemi sürekli kazanım yıllarına çevirebilecek mi?

Gelişmelerin sürekli kazanç hanesine yazılması ancak sorunlarını geride bırakmış bir ülke için söz konusudur. Türkiye ise, bildiğimiz üzere, çözüm için avaz avaz bağıran bir yığın sorunla yüz yüze bulunuyor. O sorunların üstesinden ivedilikle gelinmediği taktirde önümüzdeki dönem de büyük hayal kırıklıkları yaşayabiliriz.

Bereket, Türkiye, sorunların gözde büyütüldüğü kadar çetrefil olmadığını da süreç içerisinde öğrendi. Din ve lâiklik, etnisite ve kimlik, özgürlükçü demokrasinin kanalları, hukuk devleti olmanın gerekleri gibi ana başlıklar altında toplanabilen sorunları, hiçbirini diğerine feda etmeden, teker teker ele alarak, çözmek zorundayız. Çağdaş bir topluma dönüşmek için başka çaremiz yok.

Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) perspektifi içerisinde yer alması bu yolda önemli bir fırsat. Son beş yılda yüz güldüren hemen her atılım bir biçimde AB eksenli girişimler sayesinde gerçekleştirilebildi. Aynı yolda atılacak adımları daha da hızlandırmak gerekiyor.

Korkular ve kuşkular yüzünden birbirinden kaygı duyan bir insanlar topluluğu olarak fazla mesafe kaydedemeyeceğimiz ortada; kuşkular ve korkuların bir gecede yok olmasını da bekleyemeyiz. Bu durumda en akıllıca davranış tarzı, hukuku hakem haline dönüştürmek ve sistemin bütün sütunlarını hukuka dayandırmaktır. İkili davranışlarımız, toplumsal bağlarımız, birey-devlet ilişkilerimiz yeni bir gözle yaklaşıldığında çözüme kavuşturulabilir. Birbirimizi anlamaya çalışarak dinlemeye başlamak şartıyla...

Vatandaşların yarısının iktidarı ellerine teslim ettiği Ak Parti kadrosu bize bunu borçlu işte. Demokrasiyi pekiştirecek, hukuku gerçekten üstün hale getirecek, lâikliği siyasilerin elini kolunu bağlayan bir manivela olmaktan çıkarıp devleti inançlar karşısında yansız ve tarafsız yapacak bir politik çizgi. Bunları mümkünse sıfırdan yapılacak bir anayasanın güvencesine kavuşturarak...

Yeni dönemin Türkiye’den beklentilerine cevap verebilmek için iktidarın Türkiye’yi dönüştürmesi şart. Bu fırsatı kaçırmak tarihî bir vebaldir.

Yeni Şafak, 24.8.2008

Fehmi Koru

25.08.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Başlıklar

  Ya “başını aç” derse?

  Kara bulutlar

  İktidardan beklenen

  Şiddet, şiddettir

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır