41 yıl hizmet verdikten sonra önceki gün kapısına kilit vurulan Bayrampaşa Cezaevi, geçmiş yıllarda isyan, rehin alma, yangın, firar, ölüm orucu, silâhlı çatışma, cinayet ve gerginliklerle hep kamuoyunun gündeminde kaldı.
1967 yılında yaklaşık 120 dönüm arazi üzerinde 1210 kişilik kapasiteyle açılan Bayrampaşa Cezaevine, özellikle kapatılmasına yakın dönemlerde kapasitesi zorlanarak yaklaşık 5 bin 500 tutuklu ve hükümlü konulmuştu.
Bayrampaşa tarih oldu
TÜRK adalet sistemine 41 yıl hizmet verdikten sonra dün kapısına kilit vurulan Bayrampaşa Cezaevi, geçmiş yıllarda isyan, rehin alma, yangın, firar, ölüm orucu, silahlı çatışma, cinayet ve gerginliklerle hep kamuoyunun gündeminde kaldı. Derlenen bilgilere göre, 1967 yılında yaklaşık 120 dönüm arazi üzerinde 1210 kişilik kapasiteyle açılan Bayrampaşa Cezaevi, bir süre sonra bazı atölyelerin koğuşa döndürülmesiyle 1760 kişilik kapasiteye sahip oldu. Her geçen gün artan talep üzerine kapasitesi arttırılan cezaevine, özellikle kapatılmasına yakın dönemlerde kapasitesi zorlanarak yaklaşık 5 bin 500 tutuklu ve hükümlü konuldu.
İstanbul başta olmak üzere Marmara Bölgesi’nin tutuklu ve hükümlülerinin konulduğu bu cezaevi, Adalet Bakanlığı’nın, ‘’çağdaş standartlara uymayan kötü bir imaja sahip olan eski cezaevlerini kapatarak, tutuklu ve hükümlülerin yeni inşa edilen modern cezaevlerine taşınmasını’’ amaçlayan çalışmaları kapsamında, son tutuklu ve hükümlüleri uluslar arası standartlara uygun inşaa edilen Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumu Kompleksi ile şehir içindeki bazı cezaevlerine nakledilerek boşaltıldı.
Son 6-7 yıldır bu kötü imajından sıyralma çabası gösteren, birçok san'at, kültür ve eğitim çalışmasına sahne olan Bayrampaşa Cezaevi, dün Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in de katılımıyla gerçekleştirilen törende kapısına kilit vurularak kapatıldı.
Bayrampaşa Cezaevine ilişkin hafızalarda kalan olaylar arasında, firar ve firar girişimleri de yer alıyor. Koğuş sisteminde ve ‘özel tip’’, ‘’terör’’ ve ‘’adlî’’ olmak üzere 3 bölümden oluşan Bayrampaşa Cezaevinde, isyan ve sayım vermeme gibi olaylar da yaşandı. Bayrampaşa Cezaevinde iki suç grubu arasında çıkan çatışmalara da sahne olmuştu. Cezaevinde bir çok mahkûm şişlenerek öldürüldü. Bayrampaşa Cezaevinin tutuklu ve hükümlülerden sorumlu müdürü Hafit Kaya, 1998 yılında, cezaevi önünde kimliği belirsiz bir kişi tarafından tabancayla ayağından vurularak yaralandı. Aynı yıl, cezaevindeki makamında beyin kanaması geçiren Bayrampaşa Cezaevi Savcısı Ahmet Sıtkı Alkan, kaldırıldığı hastanede öldü. Çıkan yangınlar yüzünden de zaman zaman hasar gören cezaevinde, bu süreçten sonra yaşanan en büyük olaylardan biri de ‘’Hayata Dönüş Operasyonu’’ oldu. ‘’Ölüm orucu’’ eylemine son vermek amacıyla Bayrampaşa Cezaevine 19 Aralık 2000 tarihinde operasyon yapıldı. Tutuklu ve hükümlülerin direndiği operasyonda, 12 kişi öldü.
Bu olayın bir yıl sonrasında infaz koruma memurları, jandarmalar ve cezaevi yetkililerinden oluşan kamu görevlileri hakkında, ‘’kişiye kötü muamele yapmak’’, ‘’görevi kötüye kullanmak’’ ve ‘’görevi ihmal’’ suçlarından 1 ile 6 yıl arasında değişen hapis cezaları istemiyle dâvâ açıldı.
Eyüp 3. Asliye Ceza Mahkemesindeki yargılama sırasında bu kişilerden 155 infaz koruma memurunun dâvâ dosyası ayrıldı. Aynı mahkemede, ‘’tutuklulara kötü muamele yaptıkları’’ ve ‘’görevlerini kötüye kullandıkları’’ iddiasıyla yargılanan 1460 kamu görevlisi hakkındaki dâvâ ise geçen ay zaman aşımından düştü. Operasyon sonrası 167 tutuklu ve hükümlü hakkında, ‘’cezaevi idaresine karşı silâhla toplu ayaklanma’’ suçundan açılan dâvâ ise aynı mahkemede sürüyor. Operasyonun ardından bu tür olaylarla fazla gündeme gelmeyen Bayrampaşa Cezaevinde yapılan aramalarda da birçok kez çok miktarda uyuşturucu madde, tabanca, fişek, kesici ve delici aletler, cep telefonu gibi cezaevine sokulması yasak olan malzemeler ele geçirildi. Bayrampaşa Cezaevi, çeşitli tarihlerde yer altı dünyasının ünlü isimleri de konuk etti. Cezaevi son yıllarda kültür san'at ağırlıklı programlara ağırlık vererek kötü imajından kurtulmaya çalıyordu.
|