İttihat Terakki’den başlayarak bugüne kadar uzanan çizgide gelişen tertiplerin arkasında hep ihtilâlcilerin olduğu görüldü. Tek parti devrindeki İzmir suikasti ve Menemen hadisesi ile muhalif sesler kanlı bir şekilde bastırılırken, Ticanî kalkışması ve öğrenci olayları ile 1960 ihtilâline uzanan yolun taşları döşendi. Yine benzer olaylarla 12 Mart’ta demokrasinin üzerine kalın bir şal örtüldü. Bizzat faillerinin itirafıyla 12 Eylül darbesinin olgunlaşması için beş bin gencin ölmesi beklendi. Sünnî-Alevî çatışmaları körüklendi, kanlar döküldü.
BİZ BU FİLMİ DAHA ÖNCE GÖRMÜŞTÜK
Sivas tezgâhı, Başbağlar katliamı, Gazi Mahallesi olayları, Kürt-Türk ayrışması v.b... Türkiye’nin karışmasını ve demokrasinin rafa kalkmasını isteyen derin güçler faili meçhul suikastlerle sonuç almaya çalıştılar. 28 Şubat sürecinde de aynı düzmece senaryolar sahneye konuldu ve dindarlara iftiralar atıldı. Gerçek failler sonradan ortaya çıksa da bundan hep insanca ve inancınca yaşamak isteyenler zarar gördü. Son olarak bir Ergenekon zanlısının Gazi Mahallesi olaylarının baş provokatörü olduğu iddiası bize, “Bu filmi görmüştük” dedirtiyor.
|