İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, Türk özel sektörünün, AB’ye üye olunması ile yeni yapıya adapte olmakta geç kalmayacağını belirterek, “Üstelik sahip olduğu ucuz, nitelikli ve dinamik iş gücü üstünlüğü ile AB’nin dünya pazarlarındaki rekabet gücünü arttıracaktır” dedi
İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, Türk özel sektörünün, AB’ye üye olunması ile yeni yapıya adapte olmakta geç kalmayacağını belirterek, “Üstelik sahip olduğu ucuz, nitelikli ve dinamik iş gücü üstünlüğü ile AB’nin dünya pazarlarındaki rekabet gücünü artıracaktır” dedi.
İTO’dan yapılan yazılı açıklamada, Yalçıntaş’ın Monako’da gerçekleştirilen Crans Montana Forum’un 19’uncu yıllık toplantısında bir konuşma yaptığı bildirildi. Açıklamaya göre Yalçıntaş, burada yaptığı konuşmada, İTO’nun ve Akdeniz’in odalar birliği olan ASCAME’nin Başkanı olarak hitap ettiğini, Türkiye’nin medeniyetlerin beşiği Akdeniz’in en çok medeniyete ev sahipliği yapan ülkesi olduğunu belirtti. AB ile henüz AB’ye tam üye olmayan Türkiye’nin, gelecek için benzer ekonomik stratejiler geliştirdiklerine işaret eden Yalçıntaş, bu bağlamda Türkiye’nin hedefinin önce AB hızını yakalayıp, ardından birlikte aynı hedefe doğru yol almak olduğunu vurguladı. Yalçıntaş, “Türkiye ve AB’nin rekabet güçlerini artırmak ve dinamik bir ekonomi yakalamak yönünde ortak bir hedefi paylaşmaları yetmez. Aynı zamanda, bunu başarmak uğruna birbirlerini desteklemeyi sürdürmeleri de gerekir” dedi.
Türkiye’nin son yıllarda elde ettiği ekonomik gelişmelerde Türk özel sektörünün büyük payı olduğuna, özel sektör yatırım yaparsa ülke ekonomisinin büyüdüğüne, yapmazsa büyümenin yavaşladığına dikkati çeken Yalçıntaş şunları kaydetti: “Türk özel sektörü AB’ye üye olunması ile yeni yapıya adapte olmakta geç kalmayacaktır. Üstelik sahip olduğu ucuz, nitelikli ve dinamik iş gücü üstünlüğü ile AB’nin dünya pazarlarındaki rekabet gücünü artıracaktır. Ayrıca, Türk özel sektörünün Orta Doğu ve Kafkaslar’a yakınlığı, AB’nin bu pazarlara daha rahat ulaşmasını sağlayacaktır. Özellikle son dönemde petrol fiyatlarının artmasıyla bu bölgede oluşan sermaye birikimi, böylece AB’li iş adamlarıyla ortak yatırıma dönüşebilecektir.”
|