Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Fındıklı, “İnsanların kalplerini harekete geçiremezseniz, bedenlerini asla harekete geçiremezsiniz” dedi. Doğru bir yönetim için insanların hem kalplerini, hem de ruhlarını kazanmak gerektiğini vurgulayan Fındıklı, yönetimin insanî boyutunun özünün, “insanı insan yerine koyma” ilkesi olduğunu söyledi.
POLİS Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Fındıklı, ‘’İnsanların kalplerini harekete geçiremezseniz, bedenlerini asla harekete geçiremezsiniz’’ dedi. Server Vakfınca düzenlenen ‘’Çarşamba Sohbetleri’’ kapsamında, ‘’Yönetimin İnsanî Boyutu’’ konusu ele alındı. Fındıklı, Vakıf Merkezi’ndeki sohbet toplantısında yaptığı konuşmada, yönetimi ‘’beden ve kalp gücünden yararlanarak, ortak hedeflerin gerçekleştirilmesi süreci’’ olarak tanımladı. Yönetimin nesnesinin de objesinin de amacının da insan olduğunu belirten Fındıklı, doğru bir yönetim için insanların hem kalplerini hem de ruhlarını kazanmak gerektiğini vurguladı. ‘’İnsanların kalplerini harekete geçiremezseniz bedenlerini asla harekete geçiremezsiniz’’ diyen Fındıklı, yönetimin insanî boyutunun özünün, ‘’insanı insan yerine koyma’’ ilkesi olduğunu söyledi. Beyinlerin bilgiye, bedenlerin besine, kalplerin ise inanç ve sevgiye ihtiyacı olduğuna işaret eden Fındıklı, şunları kaydetti: "İnsanlardan verim elde edebilmek için bu ihtiyaçları karşılamak, insanların hem kalplerini hem ruhlarını doyurmak gerekir. Her şeyin tamiri mümkündür, ancak kalp yarasının tamiri mümkün değildir. Yönetimin insani olması, kalple beyin arasında uyum, uzlaşma, ahenk ve dengenin sağlanması ile mümkündür. İnsan kendini yönetirken aklını, başkalarını yönetirken vicdanını kullamalı ve sürekli empati yapmalıdır.’’
|