Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Köksal Toptan, “Yüksek mahkeme ilgili anayasa maddesini yorumlayarak bir sonuca varma yetkisinin ötesine geçmiştir” dedi. Toptan, Anayasa Mahkemesinin, TBMM’nin, 411 milletvekilinin oyuyla çıkardığı kanunu, Anayasanın 148. maddesine göre sadece şekil bakımından inceleyebileceğinin açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, mahkemenin esasla ilgili bir karar verdiğini söyledi.
MAHKEMEDE KONUŞULDUĞU İDDİA EDİLEN
SORU
Toptan, Anayasa Mahkemesinde konuşulduğu iddia edilen “Anayasayı değiştirme çoğunluğunu ele geçirmiş bir parti ‘Seçimler 20 yılda bir yapılır’ şeklinde bir Anayasa değişikliği yaparsa ne olur?” sorusuyla ilgili olarak da, “Bu parlamento için şu söylenebilir; 5 yıl olan yasama dönemi süresini 4 yıla indirmiş bir parlamento... 5 yılı 4 yıla indiren bir parlamento bunu 20 yıla çıkarabilir mi? Böyle birşey düşünülebilir mi?” dedi.
Mahkeme yetkisini aştı
ANAYASA MAHKEMESİNİN VERDİĞİ KARARLA YETKİSİNİ AŞTIĞINI BELİRTEN KÖKSAL TOPTAN, ’’YENİ BİR ANAYASA YAPIMI YANINDA BELKİ ÇİFT KAMARALI SİSTEMİ, YANİ SENATOYU DA TARTIŞMALIYIZ’’ DEDİ.
Cumhurbaşkani Vekili ve TBMM Başkanı Köksal Toptan, ‘’Yüksek mahkeme ilgili anayasa maddesini yorumlayarak bir sonuca varma yetkisinin ötesine geçmiştir’’ dedi. Toptan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Anayasa Mahkemesinin kararının gerekçesinin ne zaman yayınlanacağını bilinmediğinden konuyla ilgili basın toplantısı düzenlediğini bildirdi. Toptan, ‘’Yeni bir anayasa yapımı yanında belki çift kamaralı sistemi, yani senatoyu da tartışmalıyız’’ dedi.
Toplantısına, Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasasında da açıkça ifade olunduğu gibi demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu vurgulayarak başlayan Toptan, tüm çağdaş demokrasilerde olduğu gibi Anayasanın, yasama, yürütme ve yargı erklerinin ayrılığı ilkesine dayandığını vurguladı.
Her erkin görev ve yetkilerinin sınırlarının Anayasada ve ilgili yasalarda açıkça belirlendiğini kaydeden Toptan, ‘’Milletimizin temsil makamı olan TBMM’nin, Anayasa ve içtüzük kurallarına göre çıkardığı kanun, yürürlüğe girdikten sonra herkes için bağlayıcı ve uyulması gerekli bir norm halini almaktadır. Millet adına TBMM tarafından kullanılan bu yasama yetkisi mutlak bir yetkidir. Ancak hukuk devleti olmanın bir gereği olarak yürütmenin çalışmaları ‘idari’, yasama organı çalışmaları da belli şartlarda ‘anayasal yargı’ denetimine tabidir’’ diye konuştu. Bu denetim yollarının şart ve şekilleri, kuralları, konuları, yolları, hem Anayasa hem de ilgili yasalarda açıkça belirtildiğini vurgulayan Toptan, ‘’Yargı, konulan normları ancak anayasa ve hukuk devleti ilkelerine göre yorumlar ve bir sonuca varır. Bu hak da yargı için mutlaktır ve tartışılamaz. Ancak erkler, anayasadan doğan haklarını kullanırken kendilerini başka bir erk yerine koyamaz ve olmayan yetkiyi kullanamaz, başka erkin yetkisini elinden alamaz, o alana müdahale edemez. Bu amaçla norm ihdas edemez’’ dedi.
SENATO MODELİNİ TEKLİF ETTİ
‘’Sorunlarımızı demokrasi içerisinde çözebileceğimize yürekten inanıyorum’’ diyen Toptan, demokrasinin de sürekli gelişen ve değişen bir kavram olduğunu vurguladı.
Toptan, şunları kaydetti:’’Hepimiz el birliğiyle demokrasiyi savunmalı, korumalı ve geliştirmeye çalışmalıyız. Türk toplumu demokratik düzenin erdeminin ve yararlarının bilincine varmış durumdadır. Bize düşen, siyasal ve hukuksal yapılarımızı bu anlayışa uygun duruma getirmektir. Bu çerçevede yeni bir anayasa yapımı yanında belki çift kamaralı, yani senatoyu da artık Türkiye’nin tartışmasının yararlı olabileceğini düşünmekteyim. Demokratik yönetimin dayandığı değerleri, demokratik siyasal kültürü de güçlendirmeye hep beraber çalışmalıyız. Herkes bilmelidir ki Meclisimiz; yüksek temsil gücüyle bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Anayasada belirlenen ilkeler çerçevesinde millet ve tarih önünde ettiği yeminine sadık kalarak milleti için doğruları yapmaya devam edecektir. Vatandaşlarımızın, Türkiye’nin geleceğine olan güven ve inançlarında hiçbir eksilme olmamalıdır.’’
Köksal Toptan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan günümüze pek çok sorunu aştığını, içinde bulunduğu sorunları da durumu da aşacağını belirterek, ‘’Bunun için kurumlarımıza ve birbirimize olan güven duygularını kaybetmemeliyiz, birbirimizi incitecek ve etkisizleştirme amacı taşıyan davranışlardan kaçınmalıyız. Bütün bunları karşılıklı konuşmak ve değerlendirmeler yapmak üzere önümüzdeki süreçte Parlamentomuzda temsil edilen siyasi partilerin liderlerini ortak bir toplantıya çağırmayı da düşünmekteyim’’ diye konuştu.
‘’DEMOKRASİMİZİN GELİŞİMİ AÇISINDAN KAYGI VERİCİ’’
Köksal Toptan, Anayasa Mahkemesinin, TBMM’nin, 411 milletvekilinin oyuyla çıkardığı kanunu, Anayasanın 148. maddesine göre sadece şekil bakımından inceleyebileceğinin açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, mahkemenin esasla ilgili bir karar verdiğini söyledi.
Toptan, ‘’Anayasa değişikliğinin içeriği başka bir şey, ancak yüksek mahkemenin 148. maddeye göre yetki kullanması, yahut yetki aşımını kullanması ayrı bir şeydir. Böylece yüksek mahkeme ilgili anayasa maddesini yorumlayarak bir sonuca varma yetkisinin ötesine geçmiştir. Bu kararın; erkler arasında bulunması gerekli olan karşılıklı, güvenli, ahenkli ve uyumlu işleyişe uygun bir sonuç doğurmadığı kanaatindeyim. Bu kararla kuvvetler ayrılığı ilkesi sorgulanabilir hale gelmiştir. Böyle bir hal demokrasimizin gelişimi açısından kaygı vericidir’’ diye konuştu.
Anayasa Mahkemesinin, demokratik sistemin ‘’olmazsa olmaz bir gücü’’ olduğunu kaydeden Toptan, bu mahkemenin verdiği kararların bazıları tarafından beğenilmemesi, bazılarınca ise alkışlanmasının doğal olduğunu ifade etti.
|