İslâmiyet ile Yahudilik arasındaki karma bir dini topluluk olan Samaritanlar görenleri şaşırtıyor. Samaritan cemaati mensuplarının ilk bakışta Müslüman mı, yoksa Yahudi mi? oldukları anlaşılmıyor. Müslümanlarla ortak paydalarından birisi de giymiş oldukları kıyafetlerin benzerliği.
“BAŞ KAHİN” ve toplumun kaftanlı yaşlıları, beyazlara bürünmüş gençler, sağlı-sollu dizildikleri uzun kanalın kenarında, hep bir ağızdan yüksek sesle okudukları dualardan sonra, dizleri arasında sıkı sıkıya tuttukları koyunların boğazını bir çırpıda kesti. 45 dolayında kurbanın kanları, kanaldan aşağı, topraktan süzülürken, topluluktan bir çığlık şeklinde sevinç nidaları yükselirken, eller çırpıldı, kurbanların kesildiği alana koşuşturanlar birbirlerine sarıldı, her birinin alnı, çoluk-çocuk, kadın-erkek kurbanların kanıyla işaretlendi.
Batı Şeria’daki Filistin şehri Nablus’un kuzey kesiminde, deniz seviyesinden 880 metre yükseklikteki Gerizim Dağı’nın tam tepesine konuşlanan; Samiriler veya Samaritan Yahudileri olarak bilinen küçük toplum, Yahudilerin Mısır’dan çıkışlarının hatırasını yaşatan bayramlardan biri olan Pesah’ta, yüzyıllardır uyguladıkları geleneksel kurban törenini, otobüslerle taşınan bir grup turistin ve Nablus Valisi Cemal Muheysin de dahil, protokolde yer alan sınırlı sayıda izleyicinin eşliğinde gerçekleştirdi. Kurban töreni için dağa gelenler, Pesah’ın başladığı akşam, uzun saatler boyunca kurban töreni için yapılan hazırlıkları ilgiyle izledi.
Pesah kurbanlarının kesimi için kazılı yarım metre enindeki 30 metreyi aşkın çukurun yanı sıra törenin yapılacağı bahçenin giriş tarafına daha derin kazılmış ve üzerinde demirden mazgallar bulunan çukurlar etrafına da, kurbanların yenmesi haram iç organlarının yakılması ve ve kurbanların pişirilmesinde kullanılacak kalın ağaç kütükleri istif edilmişken, tören saatinin başlamasına yakın kurbanlıklar da bahçeye doğru getirilmeye başlandı. Saat 18.00 civarında, aralarında bir kaçı yeşil, hemen hemen tamamı uzun beyaz kaftanlar giymiş Samiri (Samaritan Yahudileri) toplumunun yaşlıları, kurban duâsı için bahçedeki yerlerini aldı. Kurban kesimini yapacaklar, tümü bembeyaz giysiler içinde, koyunlarla birlikte uzun çukurun iki yanına dizildi. Toplumun diğer üyeleri, mini etekli Samiri kızları, çocuklar bir tarafta, törene davetli Nablus protokolu ile meraklı turistler de bahçenin diğer tarafında hazırlanan izleme mekânında toplandı.
Tören alanına en son, Samiri toplumunun en yaşlısı, Abdül Muin Sadaka’nın gelmesiyle birlikte, topluluktan dualar yükselmeye başladı. Hep bir ağızdan okunan duaların bitiminde, bıçaklar çalıştı. Onlarca kurbanın bir anda kesilmesiyle, Samirilerden ortak bir sevinç çığlığı yükseldi, eller çırpıldı, herkes birbirini sarılarak “Hag Sameah” sözleriyle bayramlarını kutladı, kenar platformda kurban kesimini bekleyenler toplumun diğer üyeleri de alana doluştu. Kurbanların kanı her bireyin alnına sürülürken, kesimi yapanlar, el çabukluğuyla hayvanların derilerini yüzdü; deriler tümüyle boşaltılan kurbanların iç organlarıyla birlikte, beri yandaki çukurlarda yakılmaya başlanan ateşlerin üzerindeki mazgallara atılarak yok edildi. Ortalık kesif bir duman ve koku ile kaplanırken, deri ve iç organlarından temizlenen kurbanlar, hazırlanmış uzun çubuklara geçirilerek, kızartılmak üzere ateşlere yerleştirildi. Pesah kurban töreni böylelikle tamamlanırken, aileler Allah’a adanan kurban etlerini hep birlikte yedi, artan etler yine ateşlerde yok edildi.
|