TBMM Başkanı Köksal Toptan, asıl huzursuzluluğun özgürlüklerin kısıtlanmasından kaynaklandığını söyledi.
Memur-Sen Genel Başkanı Dr. Ahmet Aksu, Meclis Başkanı Toptan’ı makamında ziyeret etti. Aksu, ziyarette, eğitim-öğrenim hakkının önündeki en büyük engel olan başörtüsü yasağının kaldırılması için Anayasa değişikliği yapan Parlamentoya teşekkür etti. Aksu, halkın iradesinin yani Meclis’in üzerinde hiçbir güç olmadığını vurguladı. Aksu, Toptan’a çalışma hayatının önündeki engelleri de iletti.
Meclis Başkanı Toptan ise, 22 Temmuz’da Meclis’in belki de tarihinde ilk kez büyük bir temsille faaliyetlerini sürdürdüğünü, 7 siyasi partinin, 4 siyasi parti grubu ile halkın yüzde 86’sının Parlamento da temsil edildiğini söyledi. Toptan, “Meclis kürsüsü özgür bir platform olarak halkımızın görüş ve düşüncelerini ortaya konmaktadır. Batılılaşma, modernleşme Parlamentomuzun başarılı çalışmalarıyla hızla hayata geçirilmektedir. Meclis olarak üzerimize yüklenen görevin farkındayız ve çalışmalarımızı ona göre sürdürmekteyiz. Kuvvetler ayrılığı bizim çalışmalarımızın temel prensibini oluşturmaktadır. Kuvvetler ayrılığı uygulamasında bir ahenk varsa o ülkenin demokrasisinde büyük bir huzur ve güven, büyük bir gelişme vardır. Biz bu ahengi oluşturmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Köksal Toptan, tek tip düşünce, tek tip adam istemdiklerinin bunun zaten demokrasinin de ruhuna aykırı olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Osmanlı’dan gelen bir hoşgörünün adıdır bizdeki laisizm ve Cumhuriyet ile de anayasal güvence altına alınmıştır bu hoşgörü. Asıl huzursuzluk özgürlüklerin kısıtlanmasından kaynaklanmaktadır. Türban yasağı kalkarsa çok büyük baskıların ve olumsuzlukların yaşanacağı iddia edilmektedir. Ancak tecrübelerle de sabittir ki böyle bir baskı ve olumsuzluklar asla yaşanmamıştır. Ben 1983’de Milli Eğitim Bakanı iken Meclis’te yaptığım konuşmada, Türkiye’de 54 üniversitenin sadece 2 tanesinin bazı bölümlerinde türban yasağının olduğunu söylemiştim. Ne o zaman ne ondan önce ne de sonra herhangi bir olay yaşanmamıştır. 1999-2000 Eğitim-Öğretim yılında kızım bir gün okuldan eve ağlayarak döndü. Neden ağladığımı sorduğumda, ‘Başörtülü arkadaşlarının sınıfa alınmadığını ve bu duruma çok üzüldüğünü’ söyledi. Dediğim gibi huzursuzlukların temelinde özgürlüklerin kısıtlanması yatmaktadır.”
|