AK Partili bir Diyarbakır Milletvekili'nin "Diyarbakır'a bedava elektrik verilmesi" önerisi hükümet tarafından kabul görmüş sayılır. Bu öneri daha sonra "Fukaraya elektriğin bedava verilmesi"ne dönüştü. Zaten Diyarbakırlılar elektrik faturası ödemiyor. O halde "Bedava olsun" diyelim. İlk bakışta akla yatkın bir teklif gibi geliyor. Fakat demek ki Diyarbakır'da elektrik faturası tahsil edilemiyor!
Eğer ortada bir faturanın tahsil edilememesi gibi bir durum söz konusuysa bunun çaresi fatura bedelini sıfırlamak olabilir mi? Olamaz. Ama eğer böyle bir girişim varsa bunu fukaraya elektriği bedava vermek değil, olsa olsa "çaresizlik"tir.
Bu yaklaşım tembelliği, beleşçiliği, dilenciliği teşvikten başka bir işe de yaramaz. Pansuman...
Bu pansuman da yarayı iyileştirmek yerine yaralı organın kesilip gövdeden ayrılma sürecini hızlandırır. İstismarı artırır. Şimdi... Bölgenin toplam elektrik faturası ne kadardır? Bu hesaplanır, hükümet bu rakama sponsor olur. Bu durum böyle sürüp gider.
Her seferinde de toplam fatura bir öncekine göre kat ve kat daha fazla olur. Çünkü elektrik faturası ödemeyecek olanlar hiç bir şekilde tasarrufu düşünmeyecek, hatta bazıları da devlete düşmanlık olsun diye 24 saat elektrik tüketir.
Ve fatura ödenmeyen bölgede her iş elektrik kullanılarak yapılmaya başlanır! Eğer bölgeye kalıcı, sorunun çözümüne yardımcı bir şeyler yapılmak isteniyorsa bölgede istihdamı artıracak tedbirleri, istihdam merkezli çözümler üzerinde düşünmeli.
Bölgeye her ay toplam elektrik faturaları kadar istihdam oluşturucu yatırımlar yapılması bile bedava elektrik olayından daha fazla hizmet eder çözüme. İyi ama zaten ödemiyorlarmış!
Kullanılan bir hizmet bedelinin "ödenmiyor" olması ile "ödenemiyor" olması arasında çok büyük fark var. Birincisinde "meydan okuma", ikincisinde "yokluk" var. Madem Diyarbakır'a bedava elektrik olacak, Yozgat'ın, Çankırı'nın ne bileyim, Türkiye'nin en fakir kenti Bilecik'in faturalarını niye tahsil ediyoruz ki. Diyarbakırlılar elektrik faturası ödeyemiyormuş! Belki de ödemek istemiyorlar!
O zaman fatura ödeyen benim ne günahım var ve ben neden fatura ödüyorum? Bu durum hırsızlığa davetiye çıkarır. Vatandaşın moralini bozar, vatandaşlık görevini yerine getirmeyenlerin sayısını artırır. Bu teklif aynı zamanda Diyarbakırlıya da hakarettir.
Diyarbakırlı bunu ister mi acaba? İşte size bir referandum sorusu! Eğer hükümet Diyarbakırlıya bir iyilik yapmak istiyorsa her bir vatandaşın işine yarayacak başka bir yol bulsun. Diyarbakırlının taleplerine kulak kapatmasın, mesela demokrasinin çerçevesini genişletsin!
Bugün, 17.1.2008
|