G.Saray hastalandı. Teknik direktörü gibi. Bir anormallik var. Takımın dışında olduğumuz için ne olduğunu bilemiyoruz. Teşhisin doğru konulması lazım. Allah'dan devre arasına girildi. Yönetim acilen hastalığı ve tedavisini yapmazsa bu öyle Kalli'nin hastalığına da benzemeyecek. Oyunculara sari bir virüs bulaşmış sanki. Biri ben devre arası gidiyorum diyor. Diğeri G.Saray'la artık işim olmaz diyor. Bir diğeri kendinden yaşça büyük olan diğer oyuncuya horozlanıyor. Olmadı antrenörüne parmak sallıyor. Bu halin ne olduğunu anlamak çok zor..
G.Saray'ı eğer biri sabote etmek istese ancak bu kadar becerebilir. Benim aklıma gelen şu: Sezon başı bir takım oyuncular gönderildi. Zannediyorum devamı da devre arası sürecek. Bu sancılar ondan. Yoksa bu kadar edepsizliği bırakın yönetimi ve teknik kadroyu, eski oyuncular bu olanlara seyirci kalmazdı. Yeni yetmelerin kulağını çekerdi. Ama onlardaki huzursuzluk takımın tamamını olumsuz yönde etkiledi..
G.Saray geçmişinde de bir takım sorunlarla boğuşmuştu. Fakat bu onlara benzemiyor. Para olmadığı zamanlarda bile bu dağınıklık yoktu. Şimdi, sorun para değil. Ama her nedense disiplin diye bir şey yok. Abi-kardeş, büyük-küçük, saygı-sevgi kalmamış. Bu G.Saray geleneğinde olmayan bir durum. Forma aşkı falanda hikaye. Parayı alırken iyi de. Oynamaya sıra gelince ne oluyor? Boş versinler bunları..
Profesyonel futbolcu bir işçidir. Eğer milyon dolarları cebe indiriyorlarsa, sahada canını dişine takacak. Antrenörü kendinden neyi istiyorsa harfiyyen yerine getirecek. Oynatırlarsa oynayacak. Kenarda dur derlerse duracak. G.Saray yönetimi ne yapacaksa devre arasında yapmalı. Artık G.Saray taraftarının canına tak etti. Ya bu deveyi güderler. Ya da..
|