|
|
|
Faiz indirimi şart |
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Malatyalı, Türkiye’de ekonominin canlanması için Merkez Bankasının faiz oranlarında kademeli ama ‘dişe dokunur’ oranlarda indirim yapması gerektiğini bildirdi.
Malatyalı, ekonomideki gelişmeleri değerlendirirken, 2007 Eylül ayında sanayi üretiminin yüzde 2,2 arttığını, bu rakamın geçen yılın Eylül ayında ise yüzde 4,1 olduğunu hatırlattı.
Temmuz-Ağustos-Eylül aylarını kapsayan yılın üçüncü çeyreğindeki sanayi üretim artışının ise yüzde 4’de kaldığını ifade eden Malatyalı, ‘’Bu rakamlar, gayri safi milli hasıla üçüncü çeyrek büyüme oranının yüzde 5’in altında kalacağı tahminlerini güçlendirdi’’ dedi.
Malatyalı, hükümetin, 2002-2006 döneminde ortaya çıkan yüksek büyüme oranlarına tekrar ulaşmak için, sanayi, yatırımlar ve ekonominin canlanmasına yönelik yeni önlemler alması gerektiğini ifade ederken, ‘’Merkez Bankasının faiz oranlarında kademeli ama dişe dokunur oranlarda indirim yapması, yatırımları canlandıracak en önemli adım olarak görünüyor’’ dedi.
REKABET KONUSU
Türk ekonomisinin son 4-5 yılda hızlı büyüme yakalamış olmasına karşılık rekabet gücünde çok fazla mesafe alınamadığından yakınan Malatyalı, dış ticaret açığının rekor düzeye ulaşmasının durumu yeterince anlattığını kaydetti.
Yıllık bazda ihracatın 100 milyar doları geçtiğini ifade eden Malatyalı, şöyle konuştu:
‘’İhracatımız 100 milyar doları geçti geçmesine de, ithalatımız da 159 milyar dolara vardı. İhracat kendi ithalatını yaratıyor. Sadece ara malı ithalatı, toplam ihracatı geçiyor. Türk Lirasının değerlenmesi, büyümenin ve dış konjonktürün de etkisiyle ihraç ürünleri içinde yerli katkı giderek azalıyor.
Bugün itibarıyla, tüketimdeki duraklamaya rağmen kurun düşüklüğü nedeniyle dış ticaret açığı büyümeye devam ediyor. Bunun cari açığa yansıması turizm sezonunun sona ermesiyle daha net ortaya çıkacak.’’
EKONOMİ KIRILGAN
Bu arada operasyon olasılığının gündemde olduğu şu günlerde, siyasi ve askeri konuların daha ön planda olduğunu belirten Malatyalı, hükümetten beklentilerinin, en az bu konular kadar önemli olan ekonominin de ihmal edilmemesi olduğunu söyledi.
Malatyalı, Türk girişimcisinin acil çözüm bekleyen sorunları olarak, ‘’istihdam üzerindeki yükler, üretim maliyetlerinin yüksekliği, bürokratik engeller’’ ve daha pek çok konunun sıralandığı uzun bir liste oluşturulduğunu, bu listedeki sorunların birer birer gündeme alınarak çözümlenmesi zamanının geldiğini aktardı. Kenan Malatyalı, şunları kaydetti:
‘’Hepimiz şu gerçeği kabul etmeliyiz; Türkiye, dünya ekonomisindeki muhtemel bir dalgalanmayla bütün dengelerin alt üst olacağı kırılgan bir ekonomiye sahip. Bu durumdan kurtulmanın yolu, ekonomide yapısal dönüşümün sağlanması için gerekli adımların atılmasıdır. Ayrıca Irak’ın kuzeyiyle ilgili hükümetin alacağı her türlü siyasi ve askeri kararın arkasındayız.’’
|
/ ÇORUM
15.11.2007
|
|
|
İŞKUR, işsizlerin umudu oldu |
Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü (İŞKUR) 2006 Yılı Faaliyet Raporundan derlenen bilgilere göre, İŞKUR’a geçen yıl özel sektörden 119 bin 47 açık iş bildirimi yapıldı. İŞKUR, bu işlere 61 bin 703 kişiyi yerleştirdi.
Geçen yıl bir önceki yıla oranla İŞKUR’a yapılan açık iş bildirimlerinde yüzde 50,37 artış görülürken, işe yerleştirme sayısı da bir önceki yıla oranla yüzde 26,03 arttı.
İŞKUR’a, geçen yıl en çok açık iş, 33 bin 264 bildirimle İstanbul’dan yapılırken, 11 bin 605 kişinin işe yerleştirilmesiyle yine en çok işe yerleştirme bu ilde gerçekleştirildi.
Öte yandan, geçen yıl İŞKUR’un özel sektörde normal bir işe yerleştirdiği kişi sayısı 32 bin 886 oldu. Özel sektörde normal bir işe yerleştirme sayısında 2005 yılına oranla yüzde 55,12’lik bir artışın olduğu ifade edilen raporda, 2006 yılında 25 bin kişinin özel sektörde normal bir işe yerleştirilmesine yönelik hedefe ulaşıldığı vurgulandı.
Geçen yıl İŞKUR’un verdiği iş ve meslek danışmanlığı hizmetlerinden yararlananların sayısı da 121 bin 295 kişi oldu. 2005 yılına oranla iş ve meslek danışmanlığı hizmetinden yararlananların sayısı yüzde 57,59 arttı.
2006 yılında İŞKUR’un iş gücü yetiştirme kurslarından 17 bin 106 kişi, iş arama becerileri eğitiminden 74 bin 776 kişi yararlanırken, eğitim hizmeti verilenlerin sayısı toplam 213 bin 262 kişi oldu.
Rapora göre, 2006 yılında 10 ve yukarı sayıda işçi çalıştıran toplam 39 bin 444 iş yeri de kayıt altına alındı.
|
/ ANKARA
15.11.2007
|
|
|
Beyaz et üreticileri kuş gribi şokunu atlattı |
Kuş gribiyle 2 yıl önce tanışan Türkiye’de hastalıktan büyük ölçüde etkilenen beyaz et sektörünün, yeniden toparlanma sürecine girdiği bildirildi.
Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçılar Birliği (BESD-BİR) Genel Sekreteri Yüce Canoler, yaptığı açıklamada, 2005 yılının Ekim ayında Balıkesir’in Manyas ilçesinde görülen kuş gribi vakasının, ilk olması özelliği nedeniyle etkisinin büyük olduğunu söyledi.
Aynı yılın sonunda, Iğdır’ın Aralık ilçesinde çıkan kuş gribi sonucu 4 kişinin öldüğünü hatırlatan Canoler, hastalık ilk görüldüğünde yüzde 25’lere düşen tüketimin, ölümlerin yarattığı panik nedeniyle sıfır noktasına indiğini belirtti.
Canoler, TBMM’de yapılan, ‘’Tavuk ürünleri günü’’ ve bilgilendirme kampanyaları sonucu satışların tekrar arttığını ve yaz aylarında yüzde 80-85 seviyelerine ulaştığını kaydederek, şunları söyledi: ‘’Fakat, bu arada stoklarımız 100 bin tona ulaşmıştı. Üretim ne kadar olursa o kadar zarar oluyordu. Büyük firmalar, üretimlerini düşürmek için kuluçkahanelerdeki yumurtaları attı, 16 günlüğe kadar civcivler imha edildi. Yaz aylarında tüketim artsa da satış fiyatı, maliyetlerinin altında kaldı. 2005 ile birlikte 2006’da da zarar ettik. Hemen hemen tüm firmalar zarar etti.’’
KÂR ETMEYE BAŞLADIK
Canoler, kuş gribi görülmeden önce her yıl yüzde 10-14 büyüyen sektörün, son 3 yıldır 940-970 bin ton arasında tavuk eti üretimi yaparak durgun bir seyir izlediğine değinerek, sektörün büyük zarara uğramasına rağmen üretimde düşüş yaşanmamasının sevindirici olduğunu, aksilik çıkmaması durumunda gelecek yıl tekrar büyüme trendine gireceklerini ifade etti.
Kuş gribi nedeniyle 9 büyük firmanın üretimden çekilmek zorunda kaldığını belirten Canoler, şunları kaydetti:
‘’Zararına satış yapma bedelini ödeyenler, şimdi bunu telafi etme şansı yakaladılar. Bu yılın mart ayından sonra ilk defa maliyetler üzerinde, karlı bir seviyede satış yapmaya başladık. Sektör, son 3 yılda ilk kez kâr edecek. Maliyet altındaki fiyatlara alışan halkımızdan, (fiyatları nasıl artırdılar, bak şu fırsatçılara) şeklinde yaklaşımlar oluyor. Fakat sürekli zararına satış yapmamız da mümkün değil.’’
|
/ BURSA
15.11.2007
|
|
|
Mayın yerine serbest bölge |
Kilisli iş adamları, Türkiye-Suriye sınırındaki mayınlı arazide ‘’ortak bir serbest bölge’’ kurulmasını istiyor. Serbest bölgede sağlanan teşvik ve avantajlarla yatırımları artırmayı hedefleyen Kilis, Suriyeli iş adamlarıyla ortak üretim yaparak, milyarlarca dolar pazara sahip Arap Birliği ülkelerine gümrüksüz mal satmayı amaçlıyor.
Kilis Ticaret ve Sanayi Odası, iki ülke dış ticaretini artırmanın yanı sıra kentin ekonomisini canlandıracak ve işsizliği önleyecek ‘’ortak serbest bölge kurulması’’ önerisine ilişkin raporunu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanlığına sunacak.
Kilis Ticaret ve Sanayi Odası Mehmet Özçiloğlu, yaptığı açıklamada, Türkiye ile Suriye arasında sınırda mayınlı bölgede iki ülke iş adamlarının ortak çalışabileceği, yatırımlar yapabileceği bir serbest bölge kurulmasını istediklerini söyledi.
Kilis’in güney batısında tarıma elverişli olmayan araziler bulunduğunu belirten Özçiloğlu, ‘’Kentin güney batısında mayınlı alan az. Bunlar temizlenerek, Türkiye ve Suriye arasında geçiş yapılabilir. Burada ilk etapta 1,000 dönüm üzerinde örnek bir serbest bölge kurulabilir. Halep Ticaret ve Sanayi Odası da buna olumlu bakıyor’’ dedi. Mehmet Özçiloğlu, sınırda serbest bölgenin kurulması için, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanlığı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvuruda bulunacaklarını bildirdi.
SINIRDA OLMASI AVANTAJ
Serbest bölgede teşvik ve vergi avantajları, ucuz enerji kullanımı ve daha az bürokrasi sağlandığını vurgulayan Özçiloğlu, serbest bölgede özellikle makine, plastik, demir çelik, gıda, ambalaj sektörlerinde ortak yatırımlar yapılabileceğini ifade etti.
Mehmet Özçiloğlu, serbest bölgenin sınırda olmasının iki ülkeye avantaj sağlayacağını dile getirerek, şöyle dedi: ‘’Serbest bölgenin yanı sıra Suriye’nin ucuz enerjisinden istifade ederek üreteceğimiz ürünleri, Ortadoğu ülkelerine, Arap Birliği ülkelerine gümrüksüz satabiliriz. Suriye’de üretilen tüm ürünler, Arap Birliği ülkelerine gümrüksüz ihraç edilebiliyor. Arap Birliği ülkeleri birlik dışındaki ülkelerden, ithalat ve ihracatta yüzde 200’e varan gümrük vergisi alıyor. Arap Birliği ülkeleri pazarı çok büyük. Serbest bölge ile gümrük vergisi engelini aşar, bu pazardan daha büyük pay alabiliriz. Son yıllarda Türkiye-Suriye ticari ve sosyal ilişkilerimiz çok gelişti. Serbest bölgenin, iki ülkenin ekonomisine ve ilişkilerine büyük katkısı olacaktır.’’
|
/ GAZİANTEP
15.11.2007
|
|
|
Güler: Elektrik zammı kararnamesini imzalamadık |
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, elektrik zammına dönük bir kararname imzalamadıklarını bildirdi.
Bakan Güler, TÜBİTAK tarafından Feza Gürsey Konferans salonunda düzenlenen ‘’Bentonit Çalıştayı’’nın ardından gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını cevapladı.
Gazetecilerin, elektrikte fiyat artışına dönük sürecin ne aşamada olduğunu, konutta kullanılan elektrik fiyatının yüzde 15 oranında artırılacağına ilişkin bir kararnamenin imzalanıp imzalanmadığını sormaları üzerine Bakan Güler, ‘’hayır öyle bir kararname imzalamadık’’ dedi. Türkiye’nin nükleer santral yapımına ne zaman başlayacağının sorulması üzerine de Güler, yasalaşmanın son etabında bulunulduğunu,
Cumhurbaşkanının onaylamasının ardından sürecin hemen başlatılacağını, prosedürün yasada da tanımlandığını, buna uygun kriterler ve ölçütlerle değerlendirmelerin yapılacağını kaydetti. Bakan Güler ‘’bu konuda çok süratli hareket ediyoruz. Acele değil süratli’’ diye konuştu.
|
/ ANKARA
15.11.2007
|
|
|
Kâbe’ye Elazığ mermeri |
Elazığ’da çıkan ve dünyada birçok seçkin mekânda kullanılan Elazığ Vişnesi türü mermer, Kâbe’yi de içerisine alan Harem-i Şerif içerisinde tadilat çalışması yapılan Safa ile Merve tepelerine döşenecek.
Elazığ’da mermer işletmeciliği yapan Oğuzhan Arslan, yaptığı açıklamada, dünyada 5 kıtada 32 ülkeye mermer ihracatı yaptıklarını kaydetti.
Elazığ Vişnesi başta olmak üzere firmaları tarafından gönderilen taşların, dekoratif ve bulunduğu mekana zenginlik kattığı için seçkin ve elit mekânlarda ısrarla aranan mermerler olduğunu ifade eden Arslan, ‘’Başta ABD’de senato binasında, Beyaz Saray’da kullanılmıştır. Ayrıca yine birçok ülkede seçkin kurumlarda, hotellerde kullanılmaktadır’’ dedi.
Son olarak Suudi Arabistan ile bir ihracat anlaşması yaptıklarını anlatan Arslan, bu ülkede hacıların ziyaret ettiği Safa ile Merve mekânında yapılan tadilatta Elazığ Vişnesi türü mermerin kullanılacağını bildirdi.
|
/ ELAZIĞ
15.11.2007
|
|
|
BEST, altın madalyayı kaptı |
Balıkesir Sanayi Odası tarafından düzenlenen ödül töreninde Kurumlar Vergisi dalından 2006 yılında en yüksek oranda vergi ödeyen BEST (Balıkesir Elektromekanik Sanayi Tesisleri AŞ) altın madalya alırken, ihracat dalında ise altın madalyaların 2’sini Eti Maden kaptı.
Balıkesir’li Yırcalı Grubuna ait şirketlerden biri olan BEST Başkanı Rona Yırcalı’ya altın, Mevlüt Yolcu’ya gümüş madalya verildi. Törende bronz madalya alanlar ise, Fatma demet Egeli, Müşerref Yırcalı, Hüseyin Salı, Yalçın Aksoy ve A. Memduh Yolcu. Bandırma ilçesinden Ahmet Gencer ve Yahya Kemal Gencer gümüş madalya alırken, Gönen’den ve Gönün’den M. Davut Kavuzoğlu ise bronz madalya almaya hak kazandı.
Kurumlar Vergisi dalında BEST altın madalya alırken, Yarış kabin, Yavaşçalar Av Spor Malzemeleri ve Sanayi ve Yemek Sanayi gümüş madalya kazandı.
2006 yılındaki ciroları ile Türkiye’nin ilk 500 büyük sanayi kuruluşu içinde 22 Balıkesirli firma yer aldı. 2 bin 500 kuruluş içine ise Balıkesir’den 11 firma girdi.
|
Enver TEZER
/ BALIKESİR
15.11.2007
|
|
|
Pişmaniye satıcılığından pestil krallığına |
İzmir’de ortaokul öğrencisiyken ders saatleri dışında tezgahta pişmaniye satan Kaya Büyükbayraktar, hayalini gerçekleştirerek, memleketi olan Gümüşhane’de kurduğu Kral Pestil Köme şirketiyle en büyük pestil üreticisi konumuna geldi.
Kral Pestil Köme Yönetim Kurulu Başkanı Bayraktar, yaptığı açıklamada, Gümüşhane ile adı özdeşleşen pestilin sektörel bazda ilk işletmesini kendisinin kurduğunu söyledi.
Gümüşhaneliler tarafından sadece evlerde tüketilmek üzere hazırlanan pestilin, bugün kendileri de dahil kentte 13 firma tarafından üretildiğini ve Türkiye’nin dört bir yanında satışa sunulduğunu belirten Büyükbayraktar, pestilin markalaşmasında önemli pay sahibi olduklarını anlattı.
Pestili Gümüşhane’de geliştirirken en büyük sıkıntılarının hammadde yetersizliği olduğunu ifade eden Büyükbayraktar, ‘’En çok üzüldüğüm de budur. İlk başladığım yıllarda dut da ceviz de yeterli idi. Ama ne yazık ki bağlar, bahçeler hep betonarme binalarla doldu. Bu nedenle bizler de ana ham madde olan ceviz ve dutu başta İran olmak üzere yurt dışından ithal ediyoruz’’ dedi.
|
/ GÜMÜŞHANE
15.11.2007
|
|
|
Mikro kredi hayat verdi |
Bangladeş’te Prof. Dr. Muhammed Yunus tarafından 27 dolarla başlatılan, 2006 yılında Nobel Barış Ödülüne lâyık görülen “Mikro kredi’’ uygulamasının, 2003 yılından bu yana uygulandığı Türkiye’de küçük meblağlarla binlerce ‘’hayatı kurtardığı’’ bildirildi.
Projeyi Türkiye’ye uyarlayan Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül, uygulamayı başlatmak için geldiği Adana’da, mikro kredinin, yoksul ve dar gelirli kadınların kendi kendilerine gelir getirici faaliyette bulunmalarına imkan sağlayan, teminat, kefalet, icra ve mahkeme süreçleri takip edilmeden verilen küçük bir sermaye olduğunu bildirdi.
Akgül, mikro kredinin ‘’hayat suyu’’ olduğunu, herkesin kabiliyetini işe dönüştürebilmesi için bir hayat suyuna, itici bir güce ihtiyaç duyduğunu söyledi.
|
/ ADANA
15.11.2007
|
|
|
|