|
|
|
‘Türkiye ile psikolojik duvarı aştık’ |
Kuzey Irak ile Türkiye arasındaki diyaloğu artırmak amacıyla Ankara’da temaslarda bulunan siyasi parti temsilcileri Erbil’e mutlu döndü. Kürt bölgesi Siyasi Partiler Yüksek Meclisi’nden oluşturulan heyet, Ankara’da yaptığı bir dizi görüşmelerin ardından, Türkiye’deki temaslarının verimli geçtiğini bildirdi.
Kürt heyetin üyelerin, Türk yetkililerle, başta diyalog ve kardeşlik ilişkilerinin artırılması başta olmak üzere, sınır ötesi operasyon, ekonomik ambargo ve terör örgütü PKK ile ilgili konuları ele aldıkları ifade edildi.
Erbil’e önceki akşam saatlerinde uçakla dönen Kürdistan İslam Birliği (KİB) Genel Sekreteri Selahattin Muhammed Bahaddin, Kürdistan İslam Cemiyeti (KİC) Başkanı Ali Babir, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Siyasi Büro Temsilcisi İzzetin Bervari, Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Siyasi Büro Üyesi Erselan Bayiz ve Kürdistan Demokrat Sosyalist Partisi (KDSP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud’dan oluşan Kürt heyeti, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanı başta olmak üzere, Dışişleri Bakanlığı temsilcileri ve Ak Parti yetkileriyle görüştü.
Heyet üyeleri uçaktan indikten sonra Erbil Havaalanı’nda basın toplantısı düzenledi. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kürdistan İslami Birlik Genel Sekreteri Selahaddin Bahaddin, Türkiye ile bölge arasındaki ikili ilişkilerin iyileştirilmesi amacıyla Ankara’ya gittiklerini belirterek, “İsteklerimizi onlara ilettik. Onlar da iyi niyetlerini bize aktardılar. Biz herkesin birlikte yaşayabileceği refah ortamını istedik. Biz onlara ‘neden böyle yapıyorsunuz? Şunu yapın ya da bunu yapın’ diye gitmedik. Biz kendi istek ve taleplerimizi ilettik. Çok iyi bir vakitte iyi bir görüşme oldu. Önümüzdeki duvarı açmış olduk” dedi.
Ziyaret amaçlarının barışçıl mesajlarını Türkiye’ye aktarmak olduğunu söyleyen Bahaddin, “Biz sorunların çözümüne yönelik kendi görüşümüzü aktardık. Onlar da aynı şekilde kendi düşünce ve görüşlerini bize iletti. Ankara ve Türk silahlı kuvvetleri kararlı bir tutum içinde. PKK sorunun çözümü konusunda diplomatik ve diyalog yolu tercih edilmeli” diye konuştu.
Görüştükleri yetkililerin kendilerini saygıyla karşıladıklarını ifade eden Bahaddin, “Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile görüştük. Bizim taleplerimizi görüşerek tartışacaklar. Dışişleri yetkilileri söylemlerimizi olumlu karşıladı. Biz barışçıl çözüm temelinde yaklaştık. İki taraf oturduk, barışçıl ve diyalog temelinde sorunların çözülmesini konuştuk” şeklinde konuştu.
Bahaddin, temaslarında ileri bir zamanda tekrar bir araya gelme konusunda talepte de bulunduklarını aktararak, “Sorunların birebir diyalog ve görüşmelerle çözülebileceğini vurguladık. Onlar da aralarında bir tartışma yürüteceklerini ve onun sonucunda bir cevap vereceklerini beyan ettiler. Bizim isteğimiz sorunların barışçıl çözüm yolu ile diplomatik yollarla çözülmesidir” şeklinde düşüncelerini dile getirdi.
|
/ ERBİL
15.11.2007
|
|
|
Talabani: Türkiye ile krizi atlattık |
Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, Türkiye ile Irak arasındaki krizin geçtiğini ve iki ülke arasındaki ilişkilerin iyiye gittiğini söyledi.
Talabani, 4 günlük bir ziyaret amacıyla geldiği Kuveyt’te Errai gazetesine verdiği demeçte, “Türkiye ile kriz geçti” dedi. Irak’taki durumun şimdi daha iyi olduğunu belirten Talabani, bu durumun devamı için ulusal uzlaşmada daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini ifade etti. Irak’taki birçok bölgede durumun güvenli olduğunu ve birçok Iraklının teröristlerle savaştığını kaydeden Talabani, Iraklıların şimdi El Kaide terör örgütü üyelerini kendilerine tehlike olarak görmeye başladığını bildirdi. Talabani, eski Savunma Bakanı Sultan Haşim El Tai’nin idam cezasının infaz edilmesinin ise genel havaya zarar verebileceği ve uzlaşma çabalarını engelleyebileceği uyarısında bulundu.
|
/ KUVEYT
15.11.2007
|
|
|
Müşerref yerine Nevaz Şerif |
Pakistan’da eski başbakanlarından Navaz Şerif, Devlet Başkanı Pervez Müşerref yönetimine karşı eski başbakanlardan Benazir Butto ile birlikte çalışmaya hazır olduğunu söyledi.
Sürgünde olduğu Suudi Arabistan’dan Reuters ajansına telefonla açıklamalarda bulunan Şerif, Butto’nun Pakistan Halk Partisi ile aralarındaki görüş ayrılıklarını bir kenara bırakarak, demokrasiye dönülmesi yönünde çalışmaya hazır olduklarını kaydetti.
Şerif, Butto’nun Müşerref’in istifa etmesi çağrısını memnuniyetle karşılamış, muhalefetin Müşerref’e karşı birleşmesi gerektiğini söylemişti. Sürgünde kaldığı uzun yılların ardından geçen ay ülkesine döndükten hemen sonra yeniden sınır dışı edilen Şerif, Butto’nun Müşerref ile her türlü bağlantıyı kestiğini açıklaması ve Müşerref’in hem devlet başkanlığı, hem de genelkurmay başkanlığından istifa etmesi yönündeki talebini olumlu bir gelişme ve muhalefetin amaçlarına ulaşma yolunda bir adım olarak nitelendirmişti.
Müşerref’in genelkurmay başkanlığının yanı sıra ilk kez devlet başkanlığından da istifasını isteyen Butto, ülkede demokrasinin yeniden tesisi için, aralarında Şerif’in de olduğu diğer muhalefet liderleriyle ittifak oluşturmak istediğini söylemişti.
|
/ İSLAMABAD
15.11.2007
|
|
|
Talat: Biz üzerimize düşeni yaptık, sıra Rum halkında |
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, KKTC’nin Kıbrıs Türk halkının iradesinin şekillenişi ve Kıbrıs Türk halkını çağdaş bir hayat seviyesine ulaştırmanın aracı olduğunu söyledi.
KKTC, 15 Kasım 1985 tarihinde kuruluşunun 24. yıl dönümünü kutluyor. Resmi kutlamalar, Cumhurbaşkanı Talat’ın saat 12.00’de radyo ve televizyondan halka hitaben yaptığı konuşmayla başladı. Aynı saatte 21 pare top atışı yapıldı. Cumhurbaşkanı Talat, Bayrak Radyo Televizyonundan (BRT) yaptığı konuşmada, KKTC’nin ayrılığın ve bölünmüşlüğün sembolü olmadığını, tüm kurumlarıyla güçlenmesiyle barışa katkı sağlayacağını vurguladı.
‘’Çağdaş uygarlık ilkelerine uygun yaşayabilmek için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni kurmuş olan Kıbrıs Türk halkının 24 Nisandaki referandumda Kıbrıs sorununa çözüm bulunması için üstüne düşen fedakarlıkları yapmaya hazır olduğunu da gösterdiğini’’ hatırlatan Talat, ‘’Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs Rum halkı ile yeni bir ortaklık devleti kurmaya hazırdır. Bunu en somut şekilde kanıtlamıştır. Sıra Kıbrıs Rum halkındadır’’ dedi.
Talat, Rum tarafını, çözüm için çalışacak liderliğini belirlemeye, çözüm için fedakarlıkta bulunmaya hazır olduğunu göstermeye ve tarihi gerçekleri dikkate almaya çağırdı.
|
/ LEFKOŞA
15.11.2007
|
|
|
Blackwater’a raporlu suçlama |
ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI), özel güvenlik şirketi Blackwater elemanlarının 16 Eylülde 17 Iraklı sivilden 14’ünü haksız yere öldürdüğünü ortaya koydu
The New York Times gazetesinin bu dava hakkında bilgilendirilen sivil ve askeri yetkililere dayanarak internet sitesinden verdiği habere göre, FBI, Blackwater elemanlarının “ani bir tehdide karşılık ölümcül güç kullanılmasına imkan tanıyan kurallar” çerçevesinde 3 Iraklı sivili ise haklı yere öldürmüş olabileceği sonucuna vardı.
Haberde, FBI’ın 16 Eylüldeki olayı hala araştırmasına rağmen Adalet Bakanlığının da bu bulguları değerlendirdiği kaydedildi. Times, Blackwater elemanlarının Iraklı sivillerin ateşine maruz kaldığına dair iddiaları destekleyen kanıt olmadığını da belirtti. FBI, Irak’taki sivillerin öldürülmesiyle ilgili soruşturmanın denetimini geçen ay Dışişleri Bakanlığından devralmıştı.
Blackwater şirketinin elemanları, 16 Eylülde Bağdat’ta 17 sivili öldürmekle suçlanıyor. Şirket, elemanlarının meşru müdafaada bulunduğunu savunuyor. Irak hükümeti ise şirketi “taammüden cinayetten” sorumlu tutuyor.
|
/ WASHINGTON
15.11.2007
|
|
|
Türkmenistan hacca hazırlanıyor |
Türkmenistan’da Hacca hazırlıklar sürerken, yine 200 kişinin Hac masraflarının devlet tarafından karşılanacağı bildirildi.
Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, 1994 yılından beri süren geleneği devam ettirerek, 200 kişinin hac masraflarının devlet tarafından karşılanmasını öngören kararnameyi imzaladı. Maddi durumu iyi olmayanlar ücretsiz hac uygulamasından faydalanabilmek için isim yazdırarak sıraya giriyorlar.
|
/ AŞKABAT
15.11.2007
|
|
|
‘Ülkeyi demokrasiye ben taşırım’ |
Pakistan’ın eski başbakanı Benazir Butto, Devlet Başkanı Pervez Müşerref’i iktidarı bırakmaya zorlamak için aralarında dincilerin de bulunduğu bütün muhalefetle ittifak kurmayı hedefliyor.
Nükleer güce sahip Pakistan’da, 1999’da kansız bir darbeyle iktidara gelen, ABD’nin müttefiki olan Müşerref’in 3 Kasım’da olağanüstü hal ilan ederek anayasayı askıya alması ve binlerce muhalifin gözaltına alınmasının ülkede yol açtığı siyasi kriz sürüyor.
Olağanüstü hale karşı Lahor’dan ‘’uzun yürüyüş’’ eylemini başlatmayı planlayan, ancak 1 haftalığına ev hapsine alınan Butto, ayrıca eski rakipleri dinci ittifakın lideri Kazi Hüseyin Ahmed ile eski kriket oyuncusu yeni muhalefet lideri İmran Han’ı telefonla aradı. Parti yetkililerine göre, Butto bu görüşmelerde ‘’bir ortak çıkarlar koalisyonu’’ önerdi.
Butto’nun yardımcısı senatör Latif Köse, telefonla Lahor’dan yaptığı açıklamada, ‘’liderlerinin, ülkeyi gerçek bir demokrasiye döndürmek için bütün muhalefet partilerini, asgari bir gündemle birleştirmeye çalıştığını’’ söyledi.
|
/ İSLAMABAD
15.11.2007
|
|
|
ABD: PKK devam eden bir tehdit |
ABD Dışişleri Bakanlığı, terör örgütü PKK’yı, ‘’hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de sıradan Türk vatandaşları için devam eden bir tehdit’’ olarak nitelendirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tom Casey, terör örgütü PKK’nın son terörist saldırılarının hatırlatılması üzerine, ‘’bu, PKK’nın, sadece Türk Silahlı Kuvvetleri değil sıradan Türk vatandaşları için de süren bir tehdit olduğunu gösteriyor. Bu durum, bu ciddi sorunla mücadele için hem Türk Hükümetiyle hem de Irak hükümetiyle birlikte çalışmamızın sürmesi gerektiğini yeniden ortaya koyuyor’’ dedi.
|
/ WASHINGTON
15.11.2007
|
|
|
İmran Han gözaltına alındı |
Pakistan’da muhalefet lideri İmran Han’ın, bir gösteriye katılmak üzere saklandığı yerden gizlice çıktığı sırada polis tarafından gözaltına alındığı bildirildi.
Lahor polisinden Halid Batti, muhalefet lideri ve eski kriketçi İmran Han’ın polisin elinde bulunduğunu ve evinde gözetim altına alınacağını belirtti. Devlet Başkanı Pervez Müşerref’in olağanüstü hal ilan etmesinden sonra Lahor’daki evinde göz hapsine alınan İmran Han, evinden kaçtığını ve saklandığını söylemişti. Polisin kendisini cezaevine götürmesinden önce evden kaçtığını belirten Han, Müşerref yönetiminin misillemelerinden korktuğu için saklandığını açıklamıştı.
|
/ İSLAMABAD
15.11.2007
|
|
|
Aile başı savaş maliyeti 21 bin $ |
Irak ve Afganistan’da devam eden savaşların ekonomik maliyeti 1,6 trilyon dolara ulaştı. Kongre uzlaşma komitesi tarafından hazırlanan rapora göre, savaşın maliyeti halen, öngörüldüğü maliyetin iki katını geçmiş durumda.
Raporda savaşın somut maliyetinin yanı sıra, ekonomide ve kişilerin gelirinde sebep olduğu “gizli maliyeti” de mercek altın alınıyor. Buna göre 2002-2008 yılları arasındaki savaş maliyeti 1,6 trilyon doları geçti. Raporda bu durum, 4 kişilik ortalama Amerikan ailesi başına 20 bin 900 dolar maliyet olarak örneklendiriliyor. Rapor, aynı dönemde sadece Irak savaşının toplam ekonomik maliyetinin 1,3 trilyon doları bulduğunu kaydediyor. Buna göre, sadece Irak Savaşı için her ailenin cebinden 16 bin 500’er dolar para çıktı.
|
/ NEWYORK
15.11.2007
|
|
|
|