Karagöz ve kukla san’atçılarından Mahmut Hazım Kısakürek, Türk gölge oyunu klasiklerinden olan Karagöz ve Hacivat karakterlerini yaşatma çabasının, ramazan aylarındaki iftar çadırlarında ve düzenlenen bazı özel eğlence programlarındaki gösterilerle yaşatılmasının mümkün olmadığını söyledi.
Karagöz’ün yaşamın her diliminde mutlaka yer alması gerektiğini belirten Kısakürek, izleyici kitlesinin ağırlıklı bölümünü oluşturan çocukların Karagöz’le bezenmelerinin sağlanması gerektiğini ifade etti.
Kısakürek, ABD’nin bir takım çizgi kahramanlarının tişörtlere, halılara, defter ve kitaplara işlendiğini ve aynı zamanda medya aracı olarak kullanıldığını anımsatarak, ‘’Örneğin, Miki Maus’un yaratıcısı çok kötü salaş bir dükkanda farelerin içinde yaşarken yarattığı bir karakterdi. Şimdi Miki Maus dünyada hemen akla gelen çizgi film ve çizgi kahramanı oldu. Karagöz ve Hacivat bir çizgi kahraman veya halk kahramanı değildir ama, aynı uğraşın onlar için de verilmesi gerekir’’ dedi.
Böyle davranılması halinde Karagöz ve Hacivat’ın hayatın içerisinde daha uzun soluklu yaşama fırsatı bulacağını anlatan Kısakürek, şöyle konuştu:
‘’Karagöz ve Hacivat, Türk halk kültürünün geleneksel gösteri sanatlarında bir başlangıç ve çıkış noktasıdır. Hatta ve hatta Türk tiyatrosuna yeri gelmiş önderlik etmiş, ona renk katmış ve yol göstermiştir. Aynı zamanda Türk geleneksel sanatlarının içinde kukla sanatı yokken, Karagöz sanatı, gümbür gümbür girmiştir. Buna rağmen günümüzde zorda olsa yaşatılmaya çalışılıyor ve ramazandan ramazana hatırlanıyor. Karagöz, halka söyleyecek sözü olan bir san’at dalıdır. Bir hiciv sanatıdır. Hiciv sanatı, aynı zamanda sosyal eleştiriyi de beraberinde getirir. Onun için gündemi günceli takip eden bu sanatı yaşatmak için, sadece ramazan ayında değil, bütün bir yıla dağıtmak zorundayız.’’
|